Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '08

 
Kategori
Blog
 

:-)Ben KOCAMAN çocuk değiliiiim!

:-)Ben KOCAMAN çocuk değiliiiim!
 

Sabiha Rana hanımefendinin "onlar KOCAMAN çocuklar"yazı dizisinde yer almamla başladı yaşadığım tuhaflıklar.
Yazı yayınlandığı sırada Ankara dışında olmam nedeniyle mahalleden bir haftalık bir süre uzakta kalmıştım.
Döndüğümde herkes sanki bir haftalık ömrüm kalmış gibi bana çok iyi ve saygılı davranmaya başlamışlardı.
Sokakta yürürken bir kaç kişinin başını eğerek beni selamlaması şaşkınlığımı daha da artırdı!
Önce bizim sitede oturanlardan birileridir diye düşünmüştüm ama yanıldığımı anlamakta gecikmedim.
Çünki bazıları sayın yazarım diye hitap etmekteydiler.

Bu deyimi Esma Kahraman hanımefendinin yorumlarından öğrenmişlerdi mutlaka!

Oturduğumuz siteye yaklaştığımda apartman görevlisinin dış kapı ile bina kapısını arasındaki bölüme bukleli bir halı serdiğini gördüğümde iş çığırından çıkmıştı.

Tam da, çok abartıyorsunuz yaaaa bu kadarda olmaz diye bağırıyordum ki, sizin için değil efendim diye cevapladı apartman görevlisi.

Yönetici kar yağışlarının olduğu günlerde kullanmak için aldı bu halıyı.

Site sakinleri parke taşlarındaki buzlanmaya basıp kaymasın diye!

Buyurun efendim geçiniz, geçiniz.

Ona inanmamıştım, kesin benim için sermişlerdi.

Tam kapıdan girerken bu defa yönetici ile karşılaştık, asansörün önünde bir saat lafa tuttu beni.

Emekliymiş ikinci bir işe başlamış ama yine de geçinemiyormuş.

% 2 zam aldık beyefendi diyordu, bir şişe viski parası bile değil!

Bu konuyu yazsanız efendim, çok komik bir artış yaptılar vallahi?

Hangi konuyu, viski den alınan yüksek vergilerimi?

Hayır efendim, geçim derdini, açlık sınırı konularını.

Neden viski içiyorsunuz beyefendi dedim, ucuz şaraplar varken!

Bir avuç leblebiyle zıkkımlanın olsun bitsin!

Ahhh beyefendi dedi, denemedim mi sanıyorsunuz, balkon şişelerle dolu .

Şarap ve bira içmek göbek yapıyormuş, kollestrol falan!

Viski ise çok faydalıymış kalp damarlarını açıyormuş güya!


Tövbe, tövbe dedim içimden.


Kalemimi satın alamazsınız efendim, hem ben aşk evlilik yazıyorum artık.

Hem Hükümet kızıyor eleştirel yazılara!

Beni bu işlere bulaştırmayın, valla pinokyo, cin ali yazdıracaksınız bundan böyle bana.

Rahat bırakın biraz, ben mi kurtacağım dünyayı?

Bir çok ünlü yazarlarımız varken.

Yönetici yanımdan uzaklaştıktan sonra apartman görevlisi sırıtarak yanıma sokuldu bu defa.

Tazminatlarımız ödenmiyor be abi, aidat gelirleri yakıta bile yetmiyormuş güya.

Doğal gaz fiyatlarına ikinci zam kapıdaymış doğrumu?

Ne bileyim dedim ben kabinede değilim ki!

Köydeki anama para gönderemedim bu kış abi diye devam etti yakınmalarına.

Ne olacak halimiz?

Sosyal haklarımızdan bahsetseniz de büyüklerimizin kulağına çınlatsanız.

Nereden biliyorsunuz kardeşim yazar olduğumu?

Hem sipariş yazı yazmıyorum ben.


Üniversiteye hazırlanan kızım internet gazetelerine bakar her sabah.

Milliyet blog mu neymiş,orada adınıza rastlamış.

Şimdiye kadar bilmiyorduk valla, niye gizlediniz ki?

Ne gizlemesi be dedim, aylardır yazıyorum okusaydınız, mani olan mı var?

Sahi kızım bir soruver dediydi.


”Kocaman çocuk ne demek abi?"

Neee kocaman çocuk mu?

O yazıdan mı tanıdınız beni?

Yavv sen çok şey biliyorsun, bütün mahalleliye de duyurmuşsundur Allah bilir.

Çenen durmazmı hiç senin diye bağırdım.

Sadece markette söyledim abi dedi utanarak.


Oysa yüzü aşkın blog yazısı yayınlamıştım şimdiye kadar.



Tanınmamış bir yazardım ama çok rahattım!

Ah Sabiha hanım ah!

Yaktınız beni......!



Bir zamanlar tanınmamaktan yakınmıştım efendim:-)

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=80465



 
Toplam blog
: 1021
: 1607
Kayıt tarihi
: 19.10.07
 
 

Çok eski olmayan bir tarihte tıpkı sizler gibi Melek'lere gülümsermişim uykulu hallerimde!  ..