Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ekim '07

 
Kategori
Üniversiteler
 

''İnsanlar... İnsancıklar...'' (Son bölüm)

''İnsanlar... İnsancıklar...'' (Son bölüm)
 

''-Peki hocam nasıl becereceğiz bu işi...?'' Dediğimde, Hoca geriye kaykılmış... Avını yakalamış bir panter gibi gözlerini kısmış...P urosundan derin bir nefes çekmişti.

''-Gayet kolay yavrucuğum. Bu Doçent bozuntusu kıl bir adam... Evinden çıkmaz... Eşini ve çocuklarını da yakında memleketine gönderiyor. Evi de tek katlı eski bir ev... Önümüzdeki Pazar, yanına Zaferi de al... Ben size iki dinamit lokumu vereceğim bir pakette... Genellikle salonda çalışır... Camından içeri bıraktığınızda ... Booommm...! Bu kadar basit...''

''Adama bak yahu...! Sanki maytap patlatıyor... Dinamit ne demek...? Ev havaya uçar, sonra biz ne oluruz orada...? Bu kadarına da ''Pes'' yani...''Diye içimden konuşmuştum... Hocanın gözü iyice kararmış... Bizi de ''Piyon'' olarak görüyordu... Sordum:

''-Peki başka yöntem var mı ?''

Bu sırada arkadaşım boncuk boncuk ter döküyordu.H er an patlayabilirdi ve hemen de patlamıştı:

''-Hocam, siz ne diyorsunuz? Adamın eşi, çoluğu, çocuğu var hiç, vicdan azabı çekmeyecek misiniz?''

Ben, hemen, kaş-göz ederek Zafer'i susturmuştum.Hoca bu işi kafasına koymuştu...''Kurt dumanlı havayı sever ''misali '' bu kaos ortamında , biz olmasak da başkalarını bulabilirdi.Ortalık kiralık katil doluydu...Önemli olan bu katliamı durdurmaktı...

''-Siz O'na bakmayın hocam...Biraz duygusaldır kendileri...Eeee devam ediniz lütfen.Hoca kadehini yeniden doldurdu ve bir dikişte bitirdi...Arkasındaki dolabın çekmecesine elini uzattı ve oradan bir tomar para çıkararak :

''-Evlatlarım...Sizi ateşe atar mıyım...? Bakın , burada sizi mutlu edecek dünya kadar para var...Hem benim çevrem çok geniş...Kılınıza halel getirtmem...''

O, Zafer'e korkulu gözlerle bakarken suratının sarardığını görüyordum...Bizi parayla da satın alabileceğine inanmıştı... Titrek bir sesle konuşuyordu...

''-Ha...Bakın...! Dinamit olmaz diyorsanız başka yolu da var...Şu mini paketi görüyor musunuz ? Bir damlası saniyede adamı öbür tarafa götürür...Doçent, Zafer'i sever bilirsiniz...Bir bahaneyle evine girin...Nasıl olsa size birşeyler ikram edecektir...Çaktırmadan içkisine boşaltırsanız...Daha çabuk temize havale olur...Kihhh...kiiihhh...! ''

Hocanın sinir bozucu kahkahası karşısında arkadaşımın sinirleri boşalmıştı ve başını iki dizinin arasına alarak gülme krizine girmişti...O'nu rahatlaması için balkona çıkartmıştım.Balkonda sarışın güzel kız çayını yudumluyordu.O'nu Zafer'le başbaşa bırakıp hocanın yanına geldim.Bacaklarım titriyordu...O'na belli etmeden, kararlı cümlelerle konuştum:

''-Tamam hocam...Siz merak etmeyin...Biz bu işi bitiririz...Ancak....Eeee ...Şeyy...Bize yarın akşama kadar zaman tanıyın...Hazırlıklarımızı yapalım...Doçentin evini bir etüt edelim...Yarın , bu saatte evinize gelir, ''Emenetleri''alırız...Okey...?''

Hoca, tedirgin olmuştu.Titreyen sesiyle:

''Yavrucuğum, bu işi bu gece halledelim...Yarına kalmayalım...İsterseniz burada sizi misafir edeyim bu gece...Şöyle sıcak bir banyo alırsınız...Geç oldu, bu saatte sıkı yönetim de var ne olur ne olmaz...Yarın sabah sizi otomobilimle istediğiniz yere bırakırım...Hııı...? Ne olur...! ''

''-Hocam, ailemiz merak eder...Burada olduğumuzu da kimse duymasın...Söz...Yarın evinizdeyiz...''

Tam o sırada Zafer'le , sarışın kız, yılışarak içeri girdiler. Kız, Zafer'e hayran bakışlarla bakıyor , hafiften de gülücükler atıyordu...Zafer'de sinir minir kalmamıştı. Hatta demez mi :

''-Yahu kirve , saat 12 olmuş...Bu gece burada kalsak mı ki ha...Ne dersin...? ''

Baktım ki durum vahim, hemen ayağa kalkmıştım ve kesin bir dille gitmemiz gerektiğini vurgulamıştım.Hatta tüm ısrarlarına rağmen parayı da almamıştık.

Hemen , sakince evden ayrılırken , ''Gazası mübarek olacak kahramanlar'' gibi de hararetli vedalaşmalar yapmıştık. Durakta epey bekleyip kırmızı renkli ''Boynuzlu otobüsümüze'' binmiştik.

Otobüs, vardiyadan çıkmış yorgun işçilerle doluydu.Hocanın bize teklif ettiği para otobüsü dolduran işçilerin belki de bir kaç yıllık maişetlerine denkti...Şu, insanların helal kazancını ve alın terini düşünürken, koca öğretim üyesinin iğrenç planı, beni ve arkadaşımı öğrenim yaşamımızdan soğutmuştu.

İkinci durakta , askerlerin kimlik kontrollerinden sonra yolumuza devam ettik.Evimize geldiğimizde sırtımızdan büyük bir yük inmişti. Annemin ''Mis''kokan yataklarına yattığımızda sabaha kadar uyumadan ertesi günün planlarını yapmıştık. Zafer ara sıra sarışın kızdan söz ediyordu;ama ben lafı değiştiriyordum.
....................

Ertesi gün, kapıdaki tanıdık hizmetlileri ayarlayıp , süresiz boykotta olan fakültemizdeki ''Kurban adayı, Doçenti ''ziyaret etmek istemiştik.Adam izinliydi, göremedik.

Akşam üzeri sakin bir zamanda Prof.'un odasına yöneldik...Öğrenci olmadığı için her taraf sessizdi.Kapısını çalmadan içeri daldık.Hocayı, sarışın kızla , sırnaşık bir pozisyonda yakalayıverdik.

O zaman anlamıştık ki bu kız, O'nun evladı falan değildi...Bize ''Yutturmaya''çalışmıştı.Çok ''Özel''konuşacağımızı belirtip, kızı dışarıya çıkarttık.Kapıda , her zamanki yerinde asılı olan anahtarla kapıyı içeriden kilitleyiverdik..

Hoca şaşkınlıkla sevinç arasında epey bocalamıştı.O'na böyle bir cinayete'' Alet olmayacağımızı;hatta tevessül ederse şikayet edebileceğimizi'' kesin bir dille anlattık.

Prof.çok korkmuştu...Hafif bir baygınlık geçirecek gibiydi ki biz hızla çıkıp kaçarcasına uzaklaştık...Sarışınkız da ''Kirişi kırmıştı''
....................

Üniversite boykotu sona ermiş ve sıkı yönetim eşliğinde öğretim başlamıştı. Prof.Hocayı kontrole gittiğimizde kapısında asılı olan saman kağıtta:''İzinli'' olduğu yazılıydı.


O'nu uzun bir zaman gören olmadı...Doçent ise Prof.olmuştu ve O'nun yerine derslere giriyordu.Sonradan öğrendik ki bizim, Prof.emekli olmuş arkasından da ''Önemli bir kurumun yönetim kuruluna üye'' olmuştu.

Bu olayda adı geçenler, yer ve mekan , Zafer'le benim aramda sır olarak kaldı...
...................
Yıllar sonra bir gazetenin iç sayfalarında O'nun ''Ölüm İlanını'' görmüştük...

''Yönetim Kurulumumuzun Mümtaz şahsiyeti (?)...Hak'kın rahmetine kavuşmuştur.Cenazesi.....''
...................

''Mümtaz şahsiyet (?)...Olmuştu .''Merhum ''şahsiyet...

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..