Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Nisan '12

 
Kategori
TV Programları
 

''Keşke şarkıcı değil oyuncu olsaymış''

''Keşke şarkıcı değil oyuncu olsaymış''
 

Sibel Tüzün elendikten sonra ünlülerde bölünme başladı


Survivor'de pazartesi günü yapılan elemeden sonra neler yaşandı. Bu hafta sonu Survivorde neleri izleyeceğiz.. İşte ayrıntıları...

Ünlüler Takımında Yaşananlar

Keşke şarkıcı değil oyuncu olsaymış

Sibel Tüzün'ün elenmesinden sonra sabah kahvaltısında  Almeda'yı yanına çağıran Mustafa Topaloğlu "onsuz yemek yedik ilk defa" diyerek ağlamaya başladı. Mustafa Topaoğlu’nun bu tepkisine çok şaşıran Merve’nin, Mustafa Topaloğlu için "keşke şarkıcı değil de oyuncu olsaymış. Daha düne kadar yemekleri kötü diye söyleniyordu. Adadan elenmesi için de oy attı. Ardından ağlaması çok komik ve inandırıcı bulmuyorum. Timsah gözyaşı dedikleri bu olsa gerek"" diyerek Mustafa Topaloğluna cepe aldı.

Merve diskalifiye olur

 Sibel Tüzün'ün elenmesinde kendisinin sorumlu tutulmasına bozulan Mustafa Topaloğlu: "Bir an arkadaşlarımın arasında zalim oldum. Ben ananın gözüyle çocuğu; Çocuğun gözüyle anayı düşündüm. Hepimiz gideceğiz. En ideal onu gördüm düşüncelerimde.  Vicdani kararlarımla Sibel'i göndermeyi düşündüm. Merve'nin onunla arkadaşlığı ne kadar geçmişe dayanıyor. Şahsımıza büyük hakaretler kullandı. Sınırı aştığı için kızdım ama bu aşağılayıcı kelimeler nereye getirecek onu. Diskalifiye olur.''

Kendimden iğrenmeye başladım

 Ada'daki  gerginlikten rahatsız olan Almeda "Kendimi çok kötü bir ortamda hissediyorum. Kendimden de iğrenmeye başladım. Kendimi dedikoducu gibi hissediyorum, kirlendim" derken ise "ikili üçlü dedikodu yapılıyor gibi hissediyorum." şeklinde oldu.  Almeda'nın, elemede Sibel Tüzün'ün adının yazılması hakkında ise "Mustafa Abi çok temiz kalpli. Kim ne derse inanıyor. Alp fikrini ortaya atıyor, Mustafa Abi ve Anıl ona uyuyor." diyerek Alp Kırşanı suçladı. Merve ise:  "Biz şu an ikiye bölündük. Mustafa Topaloğlu, yancıları ve biz olmuş vaziyetteyiz" diyerek aralarındaki bölünmeye dikkat çekti. 

Sabrı askerde öğrendim

Mustafa Topaloğlu'nun adadaki gerginliklerden dolayı ne kadar üzgün olduğunun farkınada olan Alp: "Askerde sabrı öğrendim abi sabredeğiz. Sabrettiğimiz zaman kazanan biz olacağız abi. Yarış anlamında değil uzun soluklu." diyerek onu sakinleştirmeye çalıştı. Mustafa Topaloğlu: "Çok sabırlı bir insanım ama buradaki şartlar devamlılık arz etmiyor. Sanki tek başıma Sibel'i ben gönderdim. Konsey'den sonra olay yaşandı. Bu kararı ben özgür irademle verdim. Ömür boyu kalmayacağız ki burada. Sırası gelen gidecek. Yeri gelecek en yakın arkadaşlarımızı yazacağız elemede. Ben de üzüldüm ama üzülmek birşeyi yansıtmıyor. Çocuğun annesini görünce sevincini düşündüm. Kimse bu hesapların içinde değil. Kulisler peşindeler. Ondan sonra da günah keşisi bizi çıkarıyorlar " diyerek kendisine cephe alanları eleştirdi.

Bu bir takım oyunu bende antrenörüm

Nihat’ın kendinden emin tavırlarına anlam veremeyen Mustafa Topaloğlu “Bu bir takım oyunu, ben de antrenörüm. Adam bir gol attı antrenörden havalı. Yürüyüşü değişiyor. Rakip çok güçlü. Birbirimize kilitlenmemiz lazım. Anıl’ın bize gelmesi şans oldu. Gücümüzü arttırdı.” şeklinde konuştu.

Mustafa abi kime oy verirse bende ona vereceğim

Mustafa Topaloğlu, Alp’e “seninle anlaşıyorum da onlarla neden anlaşamıyorum” diyerek sorunun  kendisinde olmadığını düşünürken. Alp ise "ben soracağım, Mustafa Abi kime oy verirse ona vereceğim. Anıl’da muhtemelen öyle diyecek. Bu hafta kaybedersek ki bu kafayla kaybederiz. Onlar sana oy verecekse versinler. Bizde sen kime oy vereceksen verelim denge olsun.

Gönüllüler Takımında Yaşananlar

Özrümün altında ezilmiş 

Hasan’ın kızlara itafen 3’lü koalisyon var demesi üzerine Gülen; "Hasan Abi başka bir şeyler söylüyormuş gibi yaparken kızların üçlü koalisyon halinde hareket ettiğini ima ediyordu. Sizle başkasını konuşan biri, emin olun bir gün sizi de başkasına konuşur." demesi üzerine ipler koptu. Bu gerginlik üzerine Hasan: "Konuşmalarımdan sıkıldığını keşke daha önce söyleseydi, beni uyarsaydı. Gülen'in bu kadar tepki olduğunu görünce özür diledim ama o özrümün altında ezildiğini söyledi. Ezileceği gibi de bir durum yok ama anlayamadım gerçekten." şeklinde açıkladı.

İstanbul Boğaz’ında tutulmuş balık gibi

Denizdeki ağların yerini değiştiren Cevher  ve Hasan sonunda şeytanın bacağını kırdı. Hasan'ın fikri ağı yerleştirdikleri yeni yerin bereketli olduğu yönünde. Zıpkınla da balık aramaya devam eden Hasan tuttuğu balıklarla adadakileri aç bırakmadı.  Hazırladıkları közde iki büyük balığı pişiren yarışmacılar, doyasıya balık yedi. Cevher ise Hasan’ın yakaladığı balıklar için  "istanbul boğazından tutulmuş balığı aratmıyor demesiyle keyifler iyice artı. Payına düşen balığı afiyetle yiyen Gülen, şakayla karışık benim tabağıma balık koymayı unutmuşsunuz deyince; Begüm kendi payının yarısını yiyemeyeceğini söyledi. Gülen olmaz, yemen lazım. O senin payın dese de Begüm'ün kararlı olduğunu anlayınca aralarında paylaşabileceklerini söylediler. İlk kez doya doya balık yiyen Gönüllülerden Hayim'in hayali ise bir günde 7 balık tutmak ve herkes kendi payına düşen bir bütün balığı doya doya yemesi. 

Serhat’ın başı farelerle dertte

Hemen hemen her gece farelerle uğraşan Serhat; yine uyuyamaz ve arkadaşlarını da uyutmaz. Cevher "gece uyutmadın beni. Dakika başı fare fare..."derken; Hasan "her saat başı kalktın herhalde" deyince; Serhat tüm gece hiç uyumadığını söyledi.  Serhat fareleri kaçırmak için yaptıklarını şöyle anlattı “ince sopa varya. Farenin hareket ettiği noktaya sokuyorum. Bir kere şişlendi ama kalmıştır belki orda.” Cevher uyurken koluna değen şeyin fare ya da yengeç olabileceğini düşününce korktu. Battaniyeyle koluna değen şeyi tutmaya çalışırken, onun aslında Serhat’ın dirseği olduğunu fark ettiğinden ise “kolmuş ya bu” diyerek verdiği tepki Serhat’ı kahkahalara boğdu. 

Bayanlarda yedek sayısı yok
Ünlüler Adası’ndaki durumu tahmin eden gönüllüler adanın şu an ki psikolojik durumuyla ilgili bazı yorumlar yaptı.  "Sibel Tüzün’ün gitmesi de bizim için avantaj. Yedek sayısı yok bayanlarda. Motivasyonları bozuldu. Anıl’ın gitmesinden daha kötü oldu. Öyle araları bozuldu ki konseyden çıkarken. Yani bana göre fiziksel güçten çok psikolojik gücün bozulması daha kötü. Birbirlerinden soğudular resmen. Takım oyununda gruplaşmak oyuna çıkarken başarısızlık getirir.” 

 
Toplam blog
: 138
: 10449
Kayıt tarihi
: 03.06.10
 
 

Müzik dinlemek (Türkçe Pop) ve futbol maçı (özellikle Beşiktaş maçları) izlemekten hoşlanıyorum. ..