''Makul şüpheli olur muyuz?''

- Sevindirici bir haberle başlayalım mı GÜNDEM değerlendirmemize? HOŞBEŞ ÇAYEVİkatılımcıları olarak, bir kez de hoşlukla başlayalım mı?

- Şaşılası bir şey! Nedir o hoşluk?

- ‘Emekli maaş artışları, ENFLASYON RAKAMLARINDAKİ ARTIŞ ile sabit fiyatlarla GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA GELİŞME HIZI toplamına göre hesaplanacak’ mış. Dahası, ‘Emekli maaşları eşitlenecek’ miş; ‘BAĞKUR’ lular asgari ücretten az maaş almayacak’ mış… ‘Emekli olduktan sonra çalışanların emekli maaşlarından yapılan kesintiler kaldırılacak’ mış… Ne iyi değil mi? Bazı gazeteler BÜYÜK MÜJDELER PAKETİ olarak yer verdi bu haberlere.

- Bunlar mı sevindirici haber? Hoşluk dediğin bu mu?

- Değil mi?

- Eh, BEN DÜŞÜNCELERİMİ AKTARAYIM, SEN SEVİNMEYİ SÜRDÜR…

- Bütçede ocak ve temmuz aylarında artış yapılması var mıydı? % 3 ya da                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           5… Bu temmuzda maaşınıza, bırak % 3-5 i, 5 kuruş eklendi mi? Kimden ses çıktı? Milyonları ilgilendiren bu ZULME, HAKSIZLIĞA kim baş kaldırdı? Bazı yayın organları hayati tüketimlere konan zamlarla ilgili röportajlar yaparken, mikrofon karşısına gelen emeklilerimiz veya zevzek eşleri, pişmiş kelle gibi sırıtarak ‘’ALIŞTIK ARTIK YAVRUUUM!’’ diyorlardı. Böyle bir emekli kitlesine enflasyondaki artış kadar zam verirler, onlar da davul zurna eşliğinde oynaşır… AMA O ENFLASYON ORANINI KİMLER HESAPLAR, NASIL HESAPLAR?

- Anladım… O meşhur sepete bakarak DEVLET İSTATİSTİKÇİLERİ hesaplar… Önce, fiyat artışı çok olan, FAKİR FUKARANIN EN ÇOK TÜKETTİĞİ MADDELERİ sepetten atar, tüketimi düşmüş, OLMASA DA OLURLARI koyar, alır ortalamayı, enflasyonu % kaç isterse o orana bağlar… DÜNYADA FİYAT ARTIŞLARI HESABINDA SEPETİ EN ÇOK BOŞALIP BOŞALIP DOLAN ÜLKE KESİNLİKLE BİZİMKİDİR…

- BÖYLE SAKALI OLAN HALKA BÖYLE TARAK VERİRLER AGAM… O halk da ‘Ne güzel tarağım oldu!’ diye şakkıdı şakkıdı oynar…

- Çalışanların maaşlarına eşit artış, eşit düzey gelecek öyle mi? BAĞKUR emeklisi asgari ücretliden az almayacakmış… Eyvah! Yandı gülüm keten helva…

- Ne oldu? Bu da mı iyi bir haber değil?

- Bilmem… Bana sanki, asgari ücretlinin geliri bir şekilde azaltılıp, BAĞKUR emeklisininkiyle eşitlenir gibi geliyor… Bunun bir şekilde yolunu bulur bunlar…

- Ne kadar da fesatsın!?

- Gelelim çalışan emeklinin yaşadığı zulme… EMEKLİ NEDEN ÇALIŞMAYI SÜRDÜRÜR? Adam yaşlanmıştır, SAĞLIK GİDERLERİ ARTMIŞTIR, hastaneye gitti mi, SGK üç kuruşunu öder, ilaçların çoğunu ödemez, katılım payı her ay biraz daha arttırılır… ÇOCUKLAR BÜYÜMÜŞTÜR, ÜNİVERSİTE OKUYACAKTIR, tüm maaşını verse yetmez, çocuk ayrılır okuldan, iş arar, iş yok, evde, baba sırtında kalır. EVLENECEKTİR, gelenek, görenek diye bir şey var, nişanlamaya kalksa emanet takı alır, düğünü iş bulasıya erteler… Daha sayayım mı? ÇALIŞMAK ZORUNDADIR, bir becerisi varsa çalışır… Böyle bir emeklinin maaşında eksiltme yapan, doymayıp kesintiyi % 15 e çıkartan kim? BUNLAR… Şimdi bunu kaldıracakmış… Müjde! Müjde! YEDİ SÜLALELERİ ÜZERİNE LANET GELSİN BU MÜJDELERİ HAZIRLAYANLARA DA MÜJDE DİYE DUYURANLARA DA!

- Sakin olunuz! Sakin! Sakin! Bir anda MAKUL ŞÜPHELİ durumuna düşebilirsiniz…

- Eee, ne olur yani?

- Gelir bir polis, götürür, savcının yüzünü 24 saat sonra görürsün…

- Görürüm… Polisten korkup, ‘’İmdat SAVCI BEY!’’ diyecek halim yok… POLİSİN, SAVCININ, HAKİMİN VİCDANINA GÜVENECEKSİN. Vicdan yoksa bu yasa çıkmadan da gelir, alır, götürür, üç gün, beş gün, on beş gün seni sır eder, sövecekse söver, dövecekse döver, ‘’Gözün üstünde kaşın var!’’ der kuvvetli şüpheli sayar mı? SAYAR… Eee? NEDEN BÖYLE BİR YASA UYDURUP TARTIŞTIRIRLAR, KOCA KOCA ADAMLAR NEDEN CİDDİYE ALIP TARTIŞIRLAR Kİ?

- Ben yıllarca bürokratlık yaptım beyim… Şimdiki ZERZEVAT için YASALAR, KARARNAMELER, YÖNETMELİKLER BİR YANA, ANAYASA BİLE ‘ÖNEMSENMEYEN AYRINTI’ SAYILSA DA, BENİM İÇİN UYULMASI ZORUNLU DEĞERLERDİR. MAKUL ŞÜPHELİLİK NEDİR, bilmek istiyorum… Devletimden, madde madde, neler yapılır, neler yazılır, neler söylenirse MAKUL ŞÜPHELİ durumuna düşülür, belirlenmesini, duyurulmasını istiyorum. Kim neyimizden şüphelenirse MAKUL ŞÜPHELİ sayılacağımızın bilinmesi gerek.

- Evet… Bu yasa çıkarsa devletin ilk görevi bu konuda açıklama yapmaktır. KİM NE GİBİ BELİRTİLER GÖRÜNCE BENİ MAKUL ŞÜPHELİ SAYACAK? Ben de bunu bilmeli, makul şüpheli durumuna düşmemek için kendimi denetim altında tutmalıyım.

_______________________________________________________________

ÇOK GERİLDİK,

HADİ BİRAZ GÜLELİM…

_______________________________________________________________

Başbakan Ahmet DAVUTOĞLU: ‘’Haram kazanç ahlaksızlıktır’’ dedi.
"Adam bir yerden imar geçeceğini öğreniyor. Gidip oradan arsa alıyor ve zenginleşiyor. BU HARAM KAZANÇ, AHLAKSIZLIKTIR.Hele ki, bu kişi imar geçeceğini siyasetçiden ya da belediyedeki tanıdıkları vasıtasıyla öğreniyorsa…’’
Hürriyet, 23 Ekim 2014,

_________________________________________________________________

                                                                       Özcan ÇELTİK

                                                                          24.10.2014