Bugün, Ülke'nin içinde bulunduğu iç ve dış sorunlar; ABD ve İsveç'te yapılan soykırım oylamaları, Kürt açılımı, yasama ile yürütme arasıdaki sorunlar, TSK ile ilgili sorunlar (darbe planları gibi) ve ekonomik sorunlarla karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir.
Atatürk'e, Türkiye'nin bugünkü durumu hakkında bize ne önerdiğini sorabilseydik eğer, Büyük Türk Milletine şu öğütleri vereceğini düşünüyorum;
Ülke içten ve dıştan kötü emeller için kuşatılmış olabilir.
Bu her zaman mümkündür.
Hatta, kandırılmış işbirlikçileriyle, ülke bütünlüğüne, dahi kast edilebilir,
Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşları yerinden oynatılmak veya yıkılmak istenebilir!
Serv, uluslararası politik oyunlarla yeniden hortlatılmak istenebilir!
Ülkeyi, ekonomik ve askeri yönden zayıflatmak, Osmanlı'nın son dönemlerindeki ''hasta adam'' moduna sokmak için gizli örgütlerini seferber edebilirler,
Asil Türk Millet'inin, Lozan'da çizdiği, Misak-ı Milli sınırlarını, değiştirmek için, ayak oyunlariyle seni komşularınla karşı karşıya getirmek, senin geleceğini oylamak gafletine düşebilirler.
Bu şartlarda dahi serin kanlılığını koruyacak, kaybetmiyeceksin!
Öfke'nin, aklının önüne geçmesine müsaade etmiyeceksin!
Yurt'ta ve Dünya'da sulh ilk amacın olacaktır.
Yüzbinlerce şehidin kanıyla sulanmış bu mukaddes topraklarda, bir mozaik olarak kardeşce ilelebet yaşamak, yaşatmak ilke ve amacın olacaktır.
Ayrıca, Ülke ekonomisini güçlendirip, çağdaş medeniyetler seviyesine getirmek için çok çalışacaksınız.