Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mayıs '07

 
Kategori
Psikoloji
 

''Pembe boyalı hastane odasındayım''

''Pembe boyalı hastane odasındayım''
 

Kadın uzun zamandır kendini pek iyi hissetmiyordu.....

Ne zaman biraz efor sarf edici hareketlerde bulunsa, kendini halsiz, bitkin yorgun hissedip dinlenme ihtiyacı hissediyordu.. Bazen de göğsünün tam orta yerinde, bir ağırlık hissedip, ağrı peydahlanıyordu...

İlk başlarda pek önemsemedi...

Kas ağrısıdır dedi kendi kendine.Canı pektir aslında ufak tefek ağrılar sızılar onun için pek önemli değildir...Buda öyle bir şeydir diye düşündü, geçiştirmeye çalıştı...

Gün geçtikçe daha da kötü hissetmeye başladı ..Ailesinin ısrarıyla bir hastaneye kontrole gitti....

Tetkikler, tahliller, çekimler sonunda, aslında kendinin de tahmin ettiği fakat konduramadığı üzücü gerçek ortaya çıktı...

‘’Kalp damarlarınızdan biri tıkalı..Her an kalp krizi geçirme riskiniz bulunmakta.Acil ameliyat olmanız gerekiyor.’’ diye peş peşe bir şeyler sıralıyordu doktor..

Kadın aslında çok şaşırmamıştı.....

Biliyordu bir gün kalbinin bunca çektiği acıya karşı iflas edeceğini.Taşıyamamıştı bunca üzüntüleri tek başına minicik yüreği...Yaş skalası da krizin en tehlikeli olduğu yerlerdeydi..Yani ilk krizle gitme olasılığı yüksekti....

Hemen kararını verip ameliyat günü alındı..Dirayetliydi, güçlüydü çevresine ve kendine karşı her zaman.Ve ameliyattan bir gün önce hastane odasına yerleşti...Korkutmuyordu hiçbir şey onu...

Soğuk bomboş hastane odasında yalnız kalınca kendi kendine düşünmeye başladı...

Belki sağ olarak geçirdiği son gecesi olabilirdi....Sevdalarını, özlemlerini, anılarını, yaşadıklarını, sahip olduklarını, kaybettiklerini geçirdi aklından birer birer...

Ve en son kalbinin hasta olmasına sebep olanı düşündü....Çünkü Onu sorumlu tutuyordu kadın...

Vedalaşmak için arasam mı?.. Aramasam mı?.. diye karar muhakemesi yaptı bir süre..Sonra mesaj yazmaya karar verdi...Yazacaktı ama biraz sitem kar olacaktı mesajı...Olsun dedi kendi kendine bundan sonrasında da o üzülsün diyerek, rahatlatmak istedi ruhunu....

Ve başladı.....

‘’ Merhaba ......

Ben nerdeyim biliyor musun şuan?.Hiç tahmin edemeyeceğin ve insanın aklına en son gelecek olan kişinin sen olacağı bir yerde...Pembe boyalı, deniz manzaralı bir hastane odasındayım..Kalbim hasta olmuş, tamir edeceklermiş...Ben pek umutlu değilim tamir olacağından fakat kısmet...Vedalaşmak istedim.Aslında sesini de duymak istiyorum, çünkü çok özledim fakat duymasam daha iyi olacak.Eğer bu ameliyattan çıkabilirsem yine görüşürüz umarım, şayet çıkamazsam......!!!!!

(bir süre yazmaya ara verdi , gözlerinden süzülen yaşlara engel olamadı., sildi ve devam etti)

Ve sana manevi hakkımı helal etmiyorum...Bana yaptıklarının vebalinin mutlaka bir gün gelip seni bulmasını istiyorum.....’’

Dedi ve sustu....

Bir daha hiç konuşmamak üzere....Arkasında bir sürü seven insanı gözü yaşlı bırakarak...

 
Toplam blog
: 529
: 3765
Kayıt tarihi
: 29.08.06
 
 

İstanbul'da doğmuşum... Dünyalar tatlısı bir kızım var... Herkesi kolay kolay sevemem... ..