''Salsa'' biten ve yeniden başlayan birliktelikler-V-

Tuna ve Caner, mavi yolculuğa evliliklerini kurtarmak adına katılmışlardı, fakat daha iyi anladılar ki, bu evliliğin devam etme şansının olmadığını. Caner ne kadar seven pozisyonlarda olsada bu evliliğin bittiğine pek üzülmüyordu. Çünkü Caner yurt dışına gitmeye karar verdiği iki sene öncesinden bu evliliği kafasında bitirmişti. Sırf Tuna'yı üzmemek adına yurt dışından gelip mavi yolculuğa katılmıştı.

Caner, sekiz yıla yakın süren evlilikleri boyunca Tuna'ya sırtını dayamış ve hiç birşeyi dert etmemişti, nerde seyahat, eğlence varsa soluğu orada almışlardı. Bu şartların artık Tuna'ya ağır gelmeye başlamasıyle birlikte, bazı değerlerde kendiliğinden yok oluyordu. Sevgisi azalmış, bunca yıldır kendini kullanılmış olarak addediyor ve üzüntüsü katlanıyordu.

Mavi yolculuktan sonra Caner yurt dışına işlerinin başına döndü. Tuna işiyle evi arasında sıkışıp kalmış, zamanını değerlendirmek içinde yüzmeye ve platese devam ediyordu. Bu arada iş arkadaşlarıylada tatillerde kayak yapmaya veya yurt dışı seyahatlere gidiyorlardı. Bir bakıma Tuna kafasını dağıtıyor, Caner'i tamamen benliğinden silmeye çalışıyordu. O nedenlede bu geziler ona terapi gibi geliyordu, Derya ise Tuna'nın etrafında dört dönüyor, onun sıkıntılarına ortak olmak için çırpınıyordu. Bu grubun içinde yer alan Derya, otuzbeş yaşlarında, bir firmada pazarlama müdürü olarak çalışıyor ve sözüne güvenilir bir arkadaş olarak tanınıyordu. Tuna'ya olan duygularını hep içinde saklamış, onun incinmesine gönlü razı olmamıştı.

Tuna, Derya'nın kendisine karşı olan duygularından, uzunca bir zamandır haberdar olmasına karşı, hislerini açığa vurmaktan korkuyordu. Caner'le iplerin kopma noktasına geldiği iki senedir, kendisiyle mücadele ediyordu, Derya'ya karşılık vermemek için, aslında gururu okşanıyor, kadınlık duyguları kabarıyordu.

Caner'le aldıkları ayrılma kararından sonra, Derya daha çok israrcı olarak Tuna'nın aklını çelmiş ve Caner'le son yıllarda gecen sıkıntılı dönemin sanki acısını çıkarırcasına, kendini Derya'nın kollarına atmakta bir sakınca görmemişti. Şimdi mutlu bir birlikteliği vardı, Derya'da muradına ermişti.

Holding'te, Nejat'ın başı yine sıkıntıda;

Bu arada Holding çalkalanmaya başlamış, dedikodu almış başını gitmiştir. Nejat'ın Y.Mali M'üşaviri Vahdet ile genel kordinötör Yoncagül arasındaki aşk açığa çıkmış, Vahdet'in karısı boğazda bir balıkçı restaorantında sevgilileri basmış ve ertesi gün buyük rezalet magazin sayfalarında yerini almıştır.

Nejat kendi dertlerini bir tarafa bırakmış, Holding'i toparlamaya çalışırken, Vahdet'in işi olayların üstüne tüy dikmiştir. Bir taraftan Yoncagül'ün kocası, diğer taraftan Vahdet'in karısı, yine Nejat'ın başına ekşiyecekler, bir taraftanda medya işi iyice kurcalıyacaktır. Nejat'ın bunlarla uğraşak ne gücü nede vakti vardır. Alel acele Fransa'ya iş toplantısını bahane ederek gitmeye karar verir. Uçak biletini aldırır ve ertesi günde uçar, iyi bir tatile ve kafasını toparlamasına ihtiyacı vardır.

Devam edecek..