“ Yere çekirdek kabuğu atma ” dedi

“Yere çekirdek kabuğu atma” dedi bıçaklandı, yazıyor haberin başlığında (1). Bu haberi iki taraf açısından irdeleyelim:

Parkta bankta otururken çekirdek yiyen kişiyi kabukları yere atarken görmüş, uyarma gereğini duymuş. Doğru düşünmüş ancak hata etmiş. Çekirdeği yere atan kişi yaptığının yanlış olduğunu zaten biliyordur. Bunu bile bile yapan kişiyi uyarmanın anlamı yoktur ki. Ne yapacaktır bu uyarıdan sonra, mutlaka saldıracaktır, ya sözle ya fiziksel şiddetle ya da silahla. O kişinin bıçağı varmış, bıçakla saldırmış. Yanında bıçak taşıyan kişi bunu saldırmak amaçlı taşıyordur, “savunma amaçlı taşıyorum” demesi yalnızca kendini savunmak içindir. Yanında silah bulunan kişi bunu kullanmak için fırsat kollar ve o fırsatı bulduğunda hemen değerlendirir.

Çok sayıda kişinin yanında silah olduğunu bildiğimiz için haklarımızı korumaktan korkuyoruz, hatalı olanları uyarmaktan çekiniyoruz. Bu durum insan haklarına aykırıdır. Benim hakkımı savunma özgürlüğümü engelleyen bu kişilerin silahlı dolaşmasını önleme görevi devletindir. Gerekirse sokakta herkesi arayıp, her evi, her işyerini arayıp tüm silahlara el koymalıdır. Bunu yapmak ne anayasaya ne de insan haklarına aykırıdır, insan haklarını ve yasaları korumaya yöneliktir.

Birkaç yıl önce Ankara’da, Milli Kütüphane’nin içinden geçen yaya yolundan yürürken karşıdan gelen bir çift gördüm. Adam kadına sarılmış ve oldukça hareketliler, şakalaştıklarını düşündüm. Yaklaştığımda gördüklerim karşısında şaşkınlıktan ne yapacağımı şaşırdım. Adamın sarılması sevgiden değilmiş, şiddet içinmiş, kadının yüzüne doğru yumruğunu vuruyordu, kadın da “n’olur yapma” diye yalvarıyordu. Yanımdan geçerken bile hiç aldırmadı. Hiçbir şey yapamadım, ne karışabildim, ne de uyarabildim. Korkmuştum, çünkü sokak ortasında yanındaki kadına şiddet uygulayan bir insan müsveddesinin yanında silah olma olasılığı çok yüksekti. Uyarmaya kalktığımda sonumun ne olacağını bilemezdim ve akşamın karanlığında benim yardımıma birilerinin geleceklerinden şüpheliydim. Oysa benim korkmadan uyarmam gerekirdi.

Çekirdek uyarısından sonraki olayı gazetede okuyunca bu anımı paylaşmak istedim.

Kıssadan hisse: Devlet görevini yapacak, sokakta hiç kimsenin cebinde belinde silah olmadığından emin olacağız ve yurttaşlık görevimiz birilerini uyarmamızı gerektirdiğinde korkmadan uyaracağız.

(1) http://www.hurriyet.com.tr/gundem/6198317.asp?gid=71