"An"da kalmanın dayanılmaz hafifliği

"An"ı yaşa, hayatını kolaylaştır...

"An"ı yaşamak, "an"da kalmak...

Aslında çok kritik iki eylem! Bu iki eylemin tam olarak ne ifade ettiklerini anlamak, anlamlarını özümsemek ve hayatımıza bu anlamları katmak çok ama çok önemli! Belki de şimdiye kadar içini bir türlü dolduramadığımız hayatımızı bambaşka yöne çekecek yegane iki eylem!!!

Şu anda sadece, durmanızı ve düşünmenizi istiyorum. Sessizce, öylece kendi içinize kulak vererek düşünmenizi! Bu çok kolay değil, biliyorum. Çünkü zihniniz uslu durmuyor, devreye giriyor ve geçmişpişmanlıklarınızı ve gelecek kaygılarınızın hepsini tam da o anda önünüze seriyor. Duygu durumunuz başkalaşıyor, kalp ritminiz artıyor, nefesiniz gitgide hızlanıyor ve sığlaşıyor. Derhal bu düşünceleri bırakmak istiyorsunuz ancak ne mümkün! Baştan aşağı tüm varlığınızı ele geçiriyor bu kaygılar, endişeler ve pişmanlıklar. Sonuç stresli hayat, hızlı nefes alımları ve hem fiziksel hem de psikolojik rahatsızlıklara karşı savunmasız bir vücut.

Geçmişe dönüp baktığımızda bir türlü koparamadığımız ne kadar çok bağ var hayatımızda bize pişmanlık ve acı veren, bize kendimizi kötü hissettiren. Peki bu olumsuz yaşanmışlıkları düşünerek geri getirmemiz mümkün mü? Hayır tabiki mümkün değil!

Peki gelecekle ilgili düşündüğümüz, programlaya çalıştığımız ama sonucunun nereye varacağı belli olmayan gelecek planlarımız. Bu planlar bizi korku, endişe ve kaygıya yönlendirmiyor mu? Evet, kesinlikle yönlendiriyor ve yine kalp atışlarımız hızlanıyor, nefesimiz sığlaşıyor, stres içinde agresif bir hayat yaşamaya başlıyoruz.

Hatta öyle ki, bu hayatı o kadar içimize sindiriyoruz ki, normal işleyişin bu olduğunu ve stres olmadan yaşamanın mümkün olmadığını bilinçaltlarımıza kazıyoruz. Sonrasında tabiki bu bilinçle her türlü stresi ve kaygıyı üzerimize çekiyoruz. Karamsarlık içinde, sağlıksız bir şekilde yaşayıp gidiyoruz, taa ki, son nefesimiz çıkana kadar.

Peki hayat bu kadar değersiz mi? Bize bahşedilen eşsiz özellikler, bizi ve bu hayatı hiç mi değerli kılmıyor. Hayat aslında o kadar kıymetli bir zaman dilimi ki, bir nefesle başlayıp bir nefesle biten! Tüm gücünüz işte bu nefes alışverişinden doğar, büyür ve hayatı anlamlı, yaşanabilir kılar. Hayatın tek gerçeği "NEFES" bizi biz yapar, gücümüzü elimize verir, kaygılardan, endişelerden, pişmanlıklardan bizi koparır, zihnimizi susturur ve aslında yaşamanın ne kadar güzel bir nimet olduğunu bize hatırlatır, ne zaman mı? Tam da nefes aldığımız o "an"da!!!

Hepimiz bulunduğumuz yerde tam da bu "an"ı yaşıyoruz. Ne geçmişteyiz ne de gelecek de! Bu "an"da nefes alıyoruz ve veriyoruz. Bizi mutsuz eden, düzeltmemiz gereken birşeyler varsa bu "an"da gerçekleşen, hadi onları dileğimiz gibi değiştirelim, dönüştürelim. Bizi mutlu edenleri ise doyasıya yaşamaya devam edelim. Kendimizi ve tüm varlığımızı bulunduğumuz "an"a yerleştirelim. Bir NEFES alalım ve herşeyin ne kadar kolaylaştığını farkedelim!!!