Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Aralık '14

 
Kategori
Güncel
 

"Basın özgürlüğü" tamam; ama konumuz, "basın" değil; bir kısım "gazeteciler"dir...

"Basın özgürlüğü" tamam; ama konumuz, "basın" değil; bir kısım  "gazeteciler"dir...
 

Basın, bir kavramdır, bir kurumdur; ama gzeteci bir bireydir, suç işleyebilir...


...KONU, "BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN" ŞEMSİYESİ ALTINDA "SUÇ İŞLEYEN" BİRKAÇ GAZETECİDİR...

Her birey gibi, gazeteci de suç işler, bir suça ortak olabilir, bir suçluyu koruyabilir; hatta, ülkesine ve halkına hıyanet içinde de bulunabilir... Nihayet o da bir insandır...

"Basın özgürdür susturulamaz"... Elbette öyledir.

Ama basın, bu özgürlüğü kullanırken, sınırlarını bilmelidir.

Ülkenin ve devletin aleyhine organize olmuş bir "yapıya" destek vererek, bu yapının, yine "ülke ve devlete" yönelik eylemlerine arka çıkan bir basının bu tavrının, "basın özgürlüğü" kapsamına sokması ne kadar doğru olur...

Bu ülke, bu devlet ve bu halk da özgürdür...

Özgürlükler sınırsız değildir... Dünyanın hiçbir ülkesinde ve hiçbir konuda  "sınırsız özgürlük" yoktur... Her özgürlüğün sınırı, başka bir özgürlüğün sınırına kadardır...

Anayasamızın, eğer değişmemişse, 13. maddesi "bireysel özgürlüklerin" sınırını ve 28. maddesi de, "Basın özgülüklerinin" sınırlarını göstermektedir.

Bireysel özgürlük :

13.Md.: "Temel hak hürriyetler, Devletin ülkesi ve  milletiyle bölünmez bütünlüğünün, milli egemenliğin, Cumhuriyetin, milli egemenliğin, kamu düzeninin, genel asayişin, kamu yararının, genel ahlakın ve genel sağlığın korunması amacıyla ve ayrıca, Anayasanın ilgili maddelerinde öngörülen özel sebeplerle, Anayasanın özüne ve ruhuna uygun olarak kanunla sınırlanabilir"

Basın özgürlüğü :

28.Md. : "Devletin iç ve dış güvenliğini, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü tehdit eden veya suç işlemeye ya da ayaklanma veya isyana teşvik eder nitelikte olan veya Devlet'e ait gizli bilgilere ilişkin bulunan her türlü haber veya yazıyı yazanlar veya bastıranlar veya aynı amaçla basanlar, başkalarına verenler bu suçlara ait kanun hükümlerince sorumlu olurlar..."

NOT : Bu iki maddeyi destekleyici mahiyetindeki , Anayasanın, diğer 14,15,16,26, 27, 29 ve 30. maddelerinin de okunmasını öneririm...

Ne bireylerin ne de basının, öyle sanıldığı gibi sınırsız özgürlüğü yoktur...

Bu nedenle, "basının kendi kendini denetlemesi için", Gazeteciler Cemiyeti ile Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın girişimi ile, 24 Temmuz 1960'da, bir "Basın Ahlak Yasası", 4 Şubat 1972'de Gazeteciler Cemiyeti tarafından kabul edilen "Basın Ahlak Kuralları", 9 Haziran 1984'te, Resmi  Gazete'de, "Medya Etik Konseyi" adlı metinler yayınlandı..

"Basın özgürlüğü" konusu gündeme geldiğinde, bunlardan hiç ses çıktı mı? Çıktı da ben mi duymadım...

Çünkü, basının "kendini denetlemek için" hazırladığı bu metinler, basının "reyting getirecek haberlerini kısıtladığı" gerekçesiyle, yine basının kendisi tarafından işlevsiz hale getirildi...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün(26 Aralık 2014,saat, 15.00) yaptığı bir konuşmada, Türkiye'nin tüm hapishanelerde toplam olarak 7 gazetecinin yattığını söyledi... Bunların işlediği suçların da basınla ilgili olmadığını söyledi..

Türkiye'de şu anda "özgür basın susturulamaz" yaygarasının nedeni, "cemaat ya da paralel yapıya destek vermek ve bu organizasyonla işbirliği içinde bulunmak" iddiası ile "gözaltına alınan ve tutuklanan" birkaç gazetecidir...

Sanki, bütün Türkiye basını baskı altındadır. sanki birkaç gazete ve televizyon kanalı kapatılmış... Ne biçin baskı altındaysa, tüm muhalif gazeteler ve televizyonlar, hiç korkmadan "hükümete ve yargıya veryansın ediyorlar"...

Bundan ala basın özgürlüğü olur mu?

Bu arada şunu da söylemek isterim. Medya--yazılı basın da dahil-- halkın güvendiği kurumlar sıralamasında hep sınıfta kalıyor...Bu güvensizlik oranı, ancak %25'tir...Medya, önce bu oranı %50'nin üstüne çıkarmalıdır.

O zaman, "Özgür basın susturulamaz" sloganı haklılık kazanır.

cdenizkent

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..