Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mart '07

 
Kategori
Sinema
 

"Bazıları sıcak sever"

"Bazıları sıcak sever"
 

Marilyn Monroe, “Bazıları Sıcak Sever” adlı filmde şöyle der:

– Elmaslar kızların en iyi dostudur!

Böyle diyenler için gezilecek en ideal yerdir Amsterdam... Çünkü Amsterdam, her tür marjinal, ekstrem ve sefîh zevkin fütursuzca yaşandığı, legalize olduğu bir metropol değildir sadece. Dünya elmas işlemeciliğinin, optiğin de merkezi olarak bilinir. “De Beers” elmasları bunlardan biridir örneğin... Bu da Yahudilerin neden özellikle burada kümelendiğini anlatmaya yeter sanırım.

Biz yine de “Bazıları ‘Bisiklet’ Sever” diyerek, Monroe’nun repliğini biraz değiştirelim:

– Bisiklet sporcuların en iyi dostudur!

1940’larda sinemaya Çifte Tazminat (Double Indemnity, 1944) ve Sunset Bulvarı (Sunset Blvd, 1950) gibi başyapıtlar kazandıran Billy Wilder, 1950’lerde romantik aşk ve komedi filmlerine yönelir.

Bazıları Sıcak Sever, Amerikan kültürünün mihenk taşlarının oluşumunda büyük rol oynayan yazar-yönetmenlerden Billy Wilder’ın Marilyn Monroe ile çalıştığı ikinci filmidir ve birçok eleştirmene göre en iyi komedisidir...

1930’ların hızlı ve lakayt konuşmalı çılgın komedilerini anımsatan Bazıları Sıcak Sever, içinde romantik öğeleri de bulunduran eğlenceli ve hicivli bir filmdir.

Film aynı zamanda, 1920’ler ve 1930’ların gangster filmlerinde rastladığımız kovalamaca sahnelerini, kaçak içki satılan meyhaneleri, dolandırıcılık ve adam öldürme gibi konuları da işleyerek suç oranının şaha kalkmış olduğu Büyük Bunalım öncesi dönemi gayet iyi yansıtır.

Duygusal aşk, ganster ve komedi gibi popüler türlerin motiflerinin, bir film zamanı içinde bütünleşmesinden aldığımız arındırıcı haz vardır bu filmde.

1940’lardan itibaren ekonomik durumun iyiye gitmesi ve Technicolor’un piyasadaki tekelinin sona ermesiyle sayıları hızla artan renkli filmlere karşın yönetmen, siyah beyaz bir film çekmeyi tercih etmiş ve filmde 1950’lerde yeni bir soluk kazanan caz müziğini de işleyerek payımıza düşen zevki artırmıştır.

Film 1929’da Chicago’da geçer. Cenaze arabası ve polis arasındaki bir kovalamaca sahnesiyle açılır... Cenaze arabasının içindeki tabutun ceset değil yasak içki taşıdığını fark ederek filmdeki ilk kılık değiştirmeye tanık oluruz.

Dedektif bu içkilerin satıldığı bara girer ve barda zar zor iş bulmuş Chicagolu iki caz müzisyeni olan Joe (Tony Curtis) ve Jerry (Jack Lemmon) ile karşılaşır. Daha sonra bu ikili tesadüfen ünlü gangsterlerin bir katliamına tanık olurlar. Gangsterlerden kaçmak için güneye Florida’ya giden bir trene binerler ve bayan kılığına girerek, turneye çıkmak üzere olan ve kadınlardan oluşan bir müzik topluluğuna katılırlar!...

Joe, Josephine; Jerry ise Daphne adını alır ve bu toplukta Marilyn Monroe’nun başarıyla canlandırdığı “Sugar Kane” ile tanışırlar. Bunların üstüne gangster çetesi başkanı (George Raft) onların bu düzenbazlığını anlayınca olaylar iyice karışır. İlerleyen sahnelerde Josephine, zengin ve iktidarsız olan bir kaptan kılığına girerek, üçüncü kimliğiyle Kane’e yaklaşmaya çalışır. Bu arada eski bir playboyu oynayan Joe F. Brown, Daphne’ye âşık olur!...

Marilyn Monroe, filmde aptal sarışını oynama yeteneği, kadın cinselliğinin adeta bir parodisi haline gelmiş ünlü kalça sallaması ve güzelliğiyle göz doldurur.

Amerikalı aktris Marilyn Monroe’nun fotoğraflarının, aldığı filmlerden binlerce kata satılması da ayrı bir ironidir!... Yaşamı boyunca baba yokluğunun sevgisini aramış ve milyonlarca hayranına, evliliklerine rağmen “yalnız” olmuştur Monroe...

1920’ler ve 1930’ların mafyası, kaçak içki satılan meyhaneleri, dolandırıcılıkları, cinayetleriyle ünlü Amerika’nın bu gibi konularını da işleyerek suç oranının şaha kalkmış olduğu Büyük Bunalım öncesi dönemi gayet iyi yansıtan bir filmdir “Bazıları Sıcak Sever”.

Filmin sonunda da bir bisikleti izleriz... Bisikleti, filmde bir üçkağıtçıyı oynayan ve üç farklı insan kılığına giren (!) Tony Curtis kullanmaktadır.

Filmde Marilyn Monroe’nun canlandırdığı Sugar Kane’le buluşmaya ancak “bisiklet yardımıyla” yetişebilecektir çünkü!...

(Yakında yayımlanacak olan KEŞFEDENLER İÇİN ATLAS-BİSİKLET adlı kitabımdan.)

 
Toplam blog
: 353
: 3712
Kayıt tarihi
: 28.02.07
 
 

"29 Temmuz 1980’de İstanbul’da doğdu. Celal Bayar Üniversitesi, İşletme mezunu. Şiir, deneme, öykü, ..