“Belge” oldu “El bombası” ve iktidarın elinde şimdi…

Günlerden beri <ı>“AKP ve Fetullah Gülen’i bitirme” belgesini tartışıyoruz ülke olarak…

<ı>“Taraf” gazetesinin haberi ile gündeme gelen tartışmanın <ı>“Türk Silahlı Kuvvetleri” kanadında yapılan araştırmanın sonucu <ı>“Milletin bilgisine” sunuldu. Sunulan <ı>“Bilgi” çok net ifadelerle aktarıldı…

<ı>“Belge, TSK karargâhlarında hazırlanmadı…”

<ı>“Belgenin aslı ortada yok, dolayısıyla ‘Kanıt değeri’ yok…”

TSK, bu <ı>“Bilgi” ile net olarak <ı>“Ben, bana ait bölümde gereken tüm araştırmaları en detaylı bir şekilde yerine getirdim, bir suç unsuruna rastlamadım… Siz buyurun, bulabilirseniz, bana da haber verin” diyerek ortalıkta dolaşan <ı>“Belge”yi hükümetin kucağına bıraktı…

Görüntü olarak her ne kadar <ı>“Belge” sivil yargıya yönlendirilse de, adres çok açık ve net…

Zarfın üstündeki adres: <ı>İktidar… Yani hükümet, yani AKP…

Bu <ı>“Belge” denilen şey ortaya çıkınca, gösterdiği tepkinin ölçüsüzlüğü sonunda bu kez <ı>“Belge” kendi eline geldi…

Geldi ama bir farkla…

Pimi çekilmiş el bombası olarak…

Genel Kurmay, pimini çekerek hükümetin, iktidarın, AKP’nin <ı>“Eline” bu el bombasını bırakırken, uyarısını da yapmayı unutmadı…

<ı>“Ya pimi bulup bombanın patlamasını önleyeceksin, ya da bu bomba senin elinde patlayacak…”

Bu gerçeği gören iktidar partisi içinde tek bir kişi çıktı, o da Cemil ÇİÇEK…

Diğer taraftan, Genel Kurmay’ın incelemesine inanmayan birçok insan olacaktır. AKP ve yandaş medyası, <ı>“Belge doğrudur” demeye devam edecektir. Hatta Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan KUZU’nun dediği gibi <ı>“Ergenekon’un kendi içinde bu süreci sulandırmaya yönelik bir belge de olabilir. Süreci sulandırmaya yönelik Ergenekon kaynaklı bir komplo olabilir” diyerek kendi taraflarına yontmaya çalışacaklardı.

Hatta bazıları <ı>(Örneğin ben) bu belge üzerinden AKP’nin yine mağdur ve mazlum rolünü oynamak için kendileri tarafından ortaya atıldığını söyleyecektir.

Bunların hepsi olacak…

Ama <ı>“Gerçek” olan bir şey var…

Bu <ı>“Belgeden” yola çıkılarak, <ı>ülkede rejimi değiştirme heveslilerinin önlerinde gördükleri en büyük engel olan Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratmak istemeleridir.

Bu aşamada bu <ı>“Tavır” açık ve net olarak ortaya çıkmıştır.

Bundan sonra ne olacak?

Olacak olan, sivil yargının bu işi temizlemesi beklentisidir. Yine bir açık kapı bırakmak gerekirse, bu <ı>“Belge” TSK içinde mi, yoksa dışında mı, başka bir kaynakta mı, neredeyse bulup çıkarması beklenecektir.

Çıkartabilir mi?

Çok net bir şey söyleme olasılığı ne yazık ki yok. Belgenin <ı>“Aslı” veya <ı>“Kaynağı” tespit edilmedikçe bir sonuç alınması olası değil.

Bu hali ile de, dediğim gibi bu pimi çekilmiş bir el bombasıdır ve şu anda da hükümetin elinde durmaktadır.

Ya pimi bulup yerine takacak, ya da bu bomba elinde patlayacak…

Ben, Genel Kurmay Başkanının bu konuya ilişkin <ı>“Belge ‘bizden’ çıkmazsa…” anlamında başlayan ve <ı>“…sonucu herkes görecek…” diye biten cümlesinden bunu anlıyorum…

Peki o el bombası patlarsa!...

Bu noktada sadece ve sadece ülkem ve milletim için istediğim bir şey var. Tabi ben de bu ülkede yaşayan milletin bir kişisi olarak kendi adıma da istemiş oluyorum…

İsteğim şu: <ı>Allah korusun…

<ı>25 HAZİRAN 2009