Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mayıs '11

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

"Bir damla sevgi ektim, bin damla olup, geri geldi.

"Bir damla sevgi ektim, bin damla olup, geri geldi.
 

Küçük İsmet, 6 yaşında. bir Atatürk hayranı. Anaokuluna gidiyor. Anne ile İngilizce konuşuyor.


“Bir damla sevgi ektim, bana bin damla olup geri geldi” demiş şair. Ne de güzel söylemiş.

Kuşadası’ndayım. Sıraya restoranların birinde, deniz kenarında leylak renkleriyle boyalı, minik bir restoranda yemek yiyorum. Burada, duvarlar dahil, masa örtüleri, minderler, herkesin üstü başı leylak rengine boyalı. Dikkatimi çekti ve sordumdu: “ Neden leylak? Diye.

Güneş, son kızıllıklarıyla körfezde tükeniyordu. Elimde tuttuğum kadeh bile, leylak rengine dönüşüvermişti. Her yer leylak rengine bürülü. Üst baş, duvarlar, örtüler, minderler. Ortalığı boyayan şarabi rengin leylağa dönüşen kıvrımlarıyle oturduğum yer, leylak leylaktı.

Sordum neden leylak? “ Sevgi’nin ve maddi gücün sembolüdür. Dostlarımız söyleyince, biz de onlara uyduk. Bu renk bizim maddi kazancımızı artırdı. Sevgimizi pekiştirdi” dedi restaurant sahibi.

Pers kültüründe kutsal renk olarak kabul edilen leylak rengi, Ortaçağ’dan beri asaletin, maddi gücün sembolü olarak kabul ediliyor.

Laylak, esasında aşkın rengidir. Baharla beraber gelip, koynumuza girer. Oradan bedenimize gıdım gıdım yayılır. Ruhumuzu tütsüler. Mor salkımlar halinde leylak leylak sağanağa dönüşür bu renk Aşk’ın kokusu ile kaplanır, bir hoş olur insan bahar zamanlarında. İşte bu yüzdendir bütün bu olup bitenlere bakıp bakıp : “ Bahar çarptı” dememiz, bundandır işte.

Karısı İngiliz. Türkiye’de her işe girmiş çıkmış. Kendini İngiltere’de bulmuş. İyi ahçıların elinde pişmiş, bir numara olunca , evlenmiş bir İngiliz kadın ile. 6 yaşında çocukları var. “Kadınlar Denizi” semtine gelip yerleşmişler. Temelli Türkiye’deler. Aynı zamanda sos hazırlamada uzman. Bize tarifler verdi, not ettik.

En önemlisi, İngiliz eş, durumdan memnun. Çocukları için gelmişler. İyi yetişmesi için. Sual sordukça anlatıyor bayan Heather. Şimdi “Melek” ismini almış. Çocukları İsmet, her şeyleri. “ İngiltere’de, diyor, iki dakikalığına çocuğunuzu sokakta oynasın diye bırakamazsınız. Başına muhakkak bir şey gelir. Ama burada öyle problem yok. Daha sıhhatli olmak için Türkiye’deyiz. Türkiye eşsiz bir yer. Ailem hariç, hiçbir şeyi özlemiyorum. Burası bana, Hawaii Adaları gibi geldi. Sessiz ve derin bir romantizm var. Türk insanları çok iyi.”

Çocuklarını ana okuluna vermişler. Küçük İsmet, bine kadar eksiksiz sayabiliyor. En önemli özelliği de “ Atatürk’ü” çok sevmesi. Odasını, Atatürk resimleriyle donatmış

Bayan Heather, kışın K.Adasında Türkçe kurslarına gidecek. Çocuklarının kusursuz Türkçe’si var. Evde annensiyle, mecburen İngilizce konuşuyor.” Türklerde arkadaşlık hissi kuvvetli, çok memnunum” diyor. Hem restorana, hem eve yemek yetiştirmeğe çalışıyor. Ev işleri de cabası.

Bayan Heather (Melek) eski bir polis. Buradaki bayan polisleri beğeniyor ama, silah taşımalarına bir mana veremiyor.

Melek’in kocası Ahmet Gürkan’ın lakabı “Novallı” İngiltere’den beri böyle tanınıyor. Dükkanına da bu ismi koymuş. “Sos” tarifi aldık kendisinden. Şöyle: “ Kaval ve kaburga kemikleri, kırılmış vaziyette fırınlanmak üzere tepsiye konur ve fırınlanır. Kararmış vaziyette 2 saat sonra tepsiyi çıkar. İçindekileri kazana korken, 3-5 parça dörde bölünmüş soğan, 2 topan sarımsak yarım kilo domates bir kilo salça, maydanoz kökleri, defne yaprağı, roz marie, biberiye, tıme, tane karabiber ve silme su koy. Hepsini bir arada kaynat. Ta ki, içindeki su, yarıya ininceye kadar. İçindekileri süz, püre şekli alsın. (Ölçüler restoran için)

Aynı şekilde kırmızı şarapla aynı malzemeleri (kemikler hariç) kazana koy. Aynı malzemeleri ekle ve kaynadıktan sonra süzerek ayrı bir kaba koy. Kemik sosu ile karıştırınca, etlerin, bifteklerin, kırmızı etlerin üzerine sürülünce, doyumsuz bir tat veriyor.

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..