"Birlikte düşmeliler!"

- HOŞBEŞ ÇAYEVİ’ nde hükümet mi kuracağız bugün?

- KURMAYACAĞIZ! Onlar ki istemiyorlar, kurmayacağız…

- Ne olacak peki?

- MEYDAN MEYDAN DOLAŞIP, meydan meydan çığırtkanlık yaptılar; ‘’MEHAAPEE, CHAAPEE, HADEEPEE, arkalarına almışlar PEEKAAKAA’ yı, DEHAAKAPECEE’ yi, çete olmuşlaaar!’’ NUTUKLARI ATTILAR. Şimdi utanmadan, o üç partiden birisini ayartıp hükümet olma manevrasındalar. BU ÜÇ PARTİ ÇETEYDİ DE NEDEN BİRLİKTE HÜKÜMET KURACAKLARINA İLİŞKİN HİÇBİR BELİRTİ YOK? Neden üçü de birbirlerine başka ülkelerin partileriymiş kadar uzaklar? O üç partinin üçü de o çirkefçe propagandanın bedelini ödetmeli, ONLARLA HÜKÜMET KURMAMALI!

- E, kendilerinin de bir araya gelip, hükümet kurabileceklerine ilişkin bir gelişme görünmüyor…

- KURMASINLAR…

- Batacak ülke…

- Batmış zaten batacağı kadar… Altı ay daha batsın! ADAMA ‘’Ülkede her yer enkaz… Ekonomi enkaz, sağlık enkaz, eğitim enkaz, iç güvenlik enkaz, dış güvenlik enkaz!...’’ diyorsun, ‘’Nesi enkaz, neresi enkaz?’’ diyor, elinde patlamış ampulle, kör karanlıkta yürümeye çalışanın ardından ‘Yanar elbet’ hesabıyla yürümeye devam ediyor. Enkaz falan gördüğü yok…

- Görecekler! Çok klişe, geçmişte her hükümeti devralanın sözü olmuş, usandırmıştı ama ENKAZ varsa yok demek de o kadar klişe; bir yıkıntıya takılıp düştüğünde görecek; elinden tutacak, kurtaracak hiç kimse olmayacak. Hükümet kendilerinde kalsa bile, birlikte düşecekler... BENCE DE ENKAZI GÖRMELERİ İÇİN BİRLİKTE DÜŞMELİLER…

- Evet… TEK BAŞINA KURSUN HÜKÜMETİ… Muhalif partilerin oy vermesi gerekmiyor. Güven oylamasına katılmasa bir kısmı, güvenoyu alınmasına yeter. Bu arada baraj düşürme, bağımsız hukuk düzenini geri getirme, ‘tek adamın varlığına güvence ordusu’ haline getirilmiş olan güvenlik güçlerini yeniden devletin kuvvetleri haline getirme yasalarını, hükümete rağmen çıkartabilirler… OLAĞAN HALE GELİNCE DEVLET, HÜKÜMETİ DÜŞÜRÜP SEÇİME GİTME OLANAĞI ELLERİNDE…  

- Ne olacak? Ne vaat edecekler? Bu seçimde oy kullanmış olanlar, yeni seçimde neden oyunu değiştirip de bir yerde saflaşacaklar?

- Yüzeydeki sırların döküldüğünü görmüştür, altındaki çatlağı görmüştür… O testinin artık su tutmayacağını anlamıştır benim vatandaşım…

- İnanıyor musun buna? Yalnızca umuyor musun yoksa?

- . . .

- Yanıt yok… Bak sana bir AZİZ NESİN öyküsü anımsatayım… BÜYÜK USTA YILLAR ÖNCE DOĞRUYU SAPTAMIŞ…

- Anlat…

- Bir yerde başkan seçilecek… İki aday var, ikisi de daha önce başkanlık etmiş. Meydanda, halka konuşuyorlar… Birisi bağırıyor; ‘’ Ben başkanlığım sırasında hiç kendime ve aileme çıkar sağlamadım. Evim yok, traktörüm yok. Tarlam başkanlığımda çoğalmadı, azaldı… Başkan olunca yine sizin için çalışacağım, beni seçiiiiin!’’… Diğeri çığırıyor; ‘’Ben başkanlığım sırasında kendime saray yaptırdım, traktörler, biçerler aldım. Dünya kadar tarlam-tokadım oldu, beni seçiiin!’’… Danışmanlar telaşlanıyor… ‘’Aman başkanım! Sen neler diyon?’’… ‘’Görürsünüz, görürsünüz!’’ diyor. Seçim bitiyor, oylar sayılıyor, büyük çoğunlukla, daha önce başkanlık bütçesiyle köşe olan kazanıyor. Danışmanlar şaşkın… ‘’Nasıl oldu bu?’’… ‘’Benim halkım dedi ki ‘’Biz gene buna verelim… Öbürünün kendine hayrı yok ki bize olsun…’’.  Mealen anlattım… Anlamışsınızdır…

- . . .

- İşte benim halkım… Testinin çatlağından sızan suyla yetinir, ‘’Şükür!’’ der…

- E, ne olacak bunun sonu?

- Onların deyişiyle, kaderci diliyle yanıtlayalım… ‘’Görelim bakalım Mevla’ m neyler, neylerse güzel eyler’’, su akar, yolunu bulur elbet…

- YOL ARARKEN YANGININ SICAĞIYLA BUHARLAŞMASA BARİ…

Yaşlı, suratı kırış kırış ama çok bakımlı o kadın gülümseyerek kalktı oturduğu sandalyeden, söylenerek çıktı, gitti…

- BİRLİKTE DÜŞMELİLER… BİRLİKTE DÜŞMELİLER…

___________________________________________

                                                                    Özcan ÇELTİK

                                                                      22.06.2015