"Biz bu şampiyonluktan vaz'Göçek'!"

Fenerbahçe, Şükrü Saracoğlu Stadı'nda ezeli rakiplerinden Beşiktaş'ı konuk etti. 34 haftalık lig maratonunda, 30. haftada şampiyonluk şansını arttırmak için sahaya çıkan Sarı-Lacivertliler ile şampiyonluk iddiasını son haftaya dek sürdürmek isteyen Siyah-Beyazlılar karşılıklı olarak müthiş bir futbol sergilediler.

Kadıköy'de taraftarın desteğini ve baskısını ensesinde hisseden Fenerbahçe maça öyle bir başladı ki, Beşiktaş adeta neye uğradığını şaşırdı. Daha maçın ilk dakikası biter bitmez, Alex'in göbekten kaleye yönelttiği sert şut Rüştü'nün sağından ağlara gitti. Tıpa tıp olmasa da Rüştü, Galatasaraylı Leo Franco'nun Fenerbahçe maçında yediği gole benzer bir gol yedi. Fenerbahçe o kadar iyi oynuyordu ki, belki de Beşiktaşlılar içlerinden "Bu, bizim İnönü'de 3-0 yendiğimiz Fenerbahçe mi" diye soruyorlardı. Bu şaşkınlığı uzun süre üzerinden atamayan Beşiktaş, kalesindeki gol pozisyonlarının gol olmasını ve pek çok Fenerbahçe akınını önlemekle uğraştı. Bu da efor ve zaman kaybına sebep oldu. İlk yarı 1-0 Fenerbahçe üstünlüğüyle sonuçlandı.

Maçın 58. dakikasında Bobo'yu ceza sahasında karşılayan Lugano topu eliyle ceza sahası dışına sürükledi, ne gariptir ki hakemler devam dedi. Belki top Lugano'nun eline doğru kendisi yol aldı ancak, Lugano elini toptan kurtarmaya çalışmak yerine, topu eliyle sürüklemeyi tercih etti; hakemler de bu pozisyona devam demeyi...

64. dakikada, Fenerbahçe ceza sahasında, Uğur İnceman'a faul yaparak penaltıya sebebiyet veren Bilica, sarı kart gördü.

Penaltıya sinirlenen Bilica, penaltı noktasını ayağıyla kazmaya başladı. Penaltı noktası ortadan kalktı. Maçın hakemi Hüseyin Göçek ise bu pozisyona birşey demedi; gitti ve penaltı noktasını düzeltti. Allah'tan Bilica kale ağlarını yerinden sökmedi. Bilica kale ağlarını sökmeye başlasaydı, hakemin kararı ne olurdu, işte onu çok merak ediyorum!

Sözün kısası Bobo'nun penaltı vuruşunu Volkan çıkardı. İkinci yarıda büyük baskıyla oynayan, bu baskıya rağmen golü bulamayan, bir de penaltı kaçıran Beşiktaş şampiyon olma umutlarını başka bahara bıraktı. Şampiyonlar Ligi umutlarıysa sönmek üzere olsa da devam ediyor.

Bu derbide hakem kararları çok fazla ön plana çıktı. Futboldan çok, maçın hakemi Hüseyin Göçek ve yardımcılarının verdiği kararlar konuşuluyor. Hakem, Ernst'in Emre'ye dirsek attığı pozisyonda düdüğü geç çaldı ve direk kırmızı çıkardı. Sanki ilk anda devam diyecekti de taraftarın sesi hakemi baskı altına almış gibiydi. Sarı da gösterebilirdi. Emre'ye kandı. 88. dakikada yaşanan bu olayın ardından, 90+2'de İbrahim Toraman ile Vederson arasında yaşanan tartışmada iki oyuncuya da kırmız kart çıkardı. Maçı Beşiktaş 9 kişi, Fenerbahçe 10 kişi olarak tamamladı.

Bir de kendimizi hakemin yerine koyalım. Şampiyonluk mücadelesindeki iki takımın kaderlerini değiştirecek bir maç... Ve stadın adı Şükrü Saracoğlu. Öyle bir atmosfer ki; Fenerbahçe aleyhine olan bir kararda müthiş bir ıslıklama, hedefte siz varsınız. Neredeyse hakem aut kararı verdiğinde bile tedirgin. Futbolcular ters ters bakıyor. Sanki birşeyler ima ediyorlar. "İtiraz ediyorum, kolaysa kart göstersene" tarzında çeşitli hareketler. Bu baskıdan ne kadar "etkilenmem" deseniz de etkilenirsiniz. Fenerbahçe aleyhine vereceğiniz önemli kararlarda düdüğü ağzınıza götürürsünüz, çalmak için iki kez düşünürsünüz. Yan hakemler de aynı şekilde...

Sonuç olarak Fenerbahçe "iyi oynadı". İyi oynamasaydı 1-0 kazanamazdı. Helal olsun!

65 puanlı Bursaspor, 64 puanlı Fenerbahçe, 60 puanlı Galatasaray, 57 puanlı Beşiktaş. Ligin bitmesi için oynanması gereken 4 tane maç var. Bursaspor, deplasmanda Galatasaray ve kendi evinde Beşiktaş'la oynayacak. Ankaraspor maçında hükmen galip sayılacak. Yani ipler Bursaspor'un elinde... Herkesin aklında tek bir soru var: Uzun yıllar aradan sonra Anadolu'dan bir şampiyon çıkacak mı? Herkesin ortak bir cevabı var: Zor görünüyor ama imkansız değil..!