Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Haziran '21

 
Kategori
Alışveriş - Moda
 

"Düşünmek" Var Olmaktır

Düşünmek” Var Olmaktır

Düşünmek, bir yargıya varmak ereğiyle bilgileri incelemek, karşılaştırmak ve aradaki bağlantılardan yararlanarak düşünce üretmek, zihinsel yetiler oluşturmaktır..

Düşünmek bir yolculuğa çıkmaktır. Öğrenmek, anlamak, anlamlandırmak için yola koyulmaktır.

Düşünmek neden önemlidir? Çünkü düşünmek, yaşamaktır. Rembrantd, düşünmediğim zaman, yaşamadığım zamandır,diyor

. Hayatın hızlı temposuna zaman zaman ara vererek, dar ve geniş açıdan önce bugünümüz sonra geleceğimizi düşünürüz. Günlük yaşamımızda sık sık birbirimize sorduğumuz soru, ‘İyice düşündün mü?’ deriz.”

Düşünmek, sonlu ve geçici bir dünyada bulunmanın ölümsüz ruhlarımızda açtığı yaraları sarmak için başvurduğumuz bir tedavi yöntemidir.

Düşünmek,insana özgü bir özelliktir. Ne var ki düşünmek istemez, çoğu kez. Çünkü,pek sevmez ,düşünmeyi. Düşünmekten korkar. Demokrasinin gelişmediği, insan haklarının olmadığı ülkelerde; düşünmek ,düşüncelerini sözlü ve yazılı ,basın yayın organlarında yayınlanmak, ilgiliyi sıkıntıya sokabilir.

Tüm bilimlerde ,bilimselliğin temellini oluşturan düşünmedir.Düşüncesiz bir yaşam, bir insana yakışmaz. (Sokrates)Bu kavram, sorun çözme ve karar vermede temel kavramdır. İncelenen kavramdan düşünme, ülkemiz okullarında düşünme becerisi şeklinde belirlenerek ayrı bir ders düzeyine çıkarılmış ve eleştirel düşünme, yaratıcı düşünme, özenli düşünme gibi türleri belirtilip, açıklanmıştır (Dombaycı, Ülger, Gürbüz, Arıboyun, 2011)

Düşünmek çileli bir iştir, insanı zihinsel konfor alanından çıkartır. Rahatını bozar. Sorgulamayı öğretir. Görünenin ötesine geçmenin ne anlama geldiğini anlatır. Gerçek savlar, dil oyunu değil, varoluşsal bir yöntemdir. Düşünmenin değişmek olduğunu gösterir.

 İyi düşün iyi olsun”, “Siz ne isterseniz yaşam size onu sunar. Tam olarak nedir pozitif düşünmenin gücü söylemleri? Nasıl bir sistematiği vardır? Nasıl işler ve ne şekilde hayatımızı etkiler? Gün içerisinde aklımızdan binlerce düşünce geçer. Bu düşünceleri, değerlendirip herhangi biri üzerinde yoğunlaşarak eyleme geçebiliriz. Her eylemin atası düşüncedir. (Ralph Waldo Emerson)

Epiharmus  der ki, ”İnsan  düşünce ile görür ve duyar; her şeyden faydalanan, her şeyi düzene sokan, başa geçip yöneten düşüncedir ;geri kalan her şey kör sağır, dilsiz ve cansızdır..

Düşünmek çileli bir iştir, insanı zihinsel konfor alanından çıkartır. Rahatını bozar. Sorgulamayı öğretir. Görünenin ötesine geçmenin ne anlama geldiğini anlatır. Gerçek savlar, dil oyunu değil, varoluşsal bir yöntemdir. Düşünmenin değişmek olduğunu gösterir.

 

Düşünmek, insanı yorar, yorucu olmakla kalmaz ;şaşırtır, kuşkulandırır. Düşünen, düşünmeden yapamaz, düşüncelerinden ödün veremez. Yüzyıllar boyu ortaya atılmış savların doğru olanları, günümüze dek gelmiştir. Peki doğru olmayanlar, kalıcı değil midir? Kuşkusuz doğru olmayanlar da kalıcıdır. Böyle olmasaydı, tek düze bir  yaşantı olurdu. Hepsi de insanoğullarının görgüsüne, gözlemine; araştırma, inceleme, irdeleme verilerine dayanır. Nelerin, nerelerinin yanlış olduğunu hemen göremezsiniz Hangisinin doğru, hangisinin yanlış olduğunu kestirmekte zorlanır, insan. Hepsinin de bir çekiciliği, hem de bir iticiliği vardır.

Düşünen insan, düşüncelerini ,görüşlerini, izlenimlerini ;sözlü ve yazılı dile getirir. Söz, uçar ; ama yazı kalır. Düşünürlerin, düşünceleri, yüz yılların derinliklerinden günümüze değin gelir.. Descartes , düşünüyorum, öyleyse varım, diyor. Peki, düşünmeyen  var olamaz mı? Var olmak, tensel olarak görünmek  midir ? Kuşkusuz hayır! Var olmak, düşünmek, düşüncelerini yazmak, yazılarıyla kitleri aydınlatmaktır. Başka bir değişle geleceğe ışık tutmaktır. Aristo, Eflatun, Sokrat. Arşimet,…Antik Çağı aydınlattıkları gibi günümüze de ışık tutmaktadırlar.

Aristoteles mantığı formel, metodolojik ve ontolojik bir özellik taşır. Aristoteles'e göre düşünce eylemi varlıkların ve varlıklar arasındaki  ilişkilerin belleğimize yansımasıdır. Bundan dolayı düşünce eylemi gerçeklik dünyasına uygundur. Aristoteles'e göre eşya kendini bize yansıtır..

Eflatun, . Düşünmek, ruhun kendi kendine konuşmasıdır.  Algıladığımız dış dünyanın esas gerçek olan idealar ya da formlar dünyasının kusurlu kopyaları olduğunu, gerçeğe ancak düşünce ve düşlemeyle ulaşılabileceğini savunmuştur

Sokrates'in görüşlerinin ana teması şunlardır: Bilgi; ahlaklı ve erdemli olmayı getirir, kişinin bilgisizliği ise ahlaktan yoksun davranışlar göstermesine neden olur. Ona göre kimse bilerek kötülük yapmaz. İnsan, özü itibarıyla iyidir. ...

Antik dönemin ilk ve en büyük bilim insanı olarak kabul edilen Arşimet, aynı zamanda birçok buluşa da imza atmıştır.

.Arşimet, teorik matematiğin en değerli konu olduğuna inanıyordu ancak ülkesinde matematikçi olarak değil, bir mucit olarak karaya indiremediği gemiyi kızaktan indirebilmek için ufak bir hareketle büyük ağırlıkları yerinden oynatabilen bir düzenek kurdu. Mısırlılar için taşan Nil sularının eşit dağıtımı için Arşimet vidası olarak bilinen aracı geliştirdi. İlk hidrostatik( Sıvıların oluşturduğu basınç) yasasını ortaya koydu ve bunu diğer temel yasalar izledi.  Bunları ''Yüzen Cisimler'' isimli kitapta topladı.

Fatih Sultan Mehmetde gemileri 21-22 Nisan 1453 gecesi, Dolmabahçe Kumbaracı yokuşunu takip ederek, Asmalı Mescit 'ten, Tepebaşı yoluyla Kasımpaşa'ya ormanlık ve toprak yollar temizlenerek bir yol açıldı. Yola, çam ve diğer ağaç kalaslar döşendi ve üzerlerine iç yağı, zeytinyağı sürülerek kaygan hale getirildi. Fatih, İstanbul’u alarak Doğu Roma İmparatorluğu’na son verdi.1453 Yeni Çağ’ın kapanması, Yakın Çağ’ın açılmasıdır.

Edison, Freud, Albert Einstein, Alexander Graham Bell düşünürler;Picasso, Shakespeare… gibisanatkârlar düşünceleriyle, buluşlarıyla yaşam yolumuzu aydınlatmışlardır.

Picasso, ben, araştırmam; bulurum diyor. Picasso, düşünerek bulmuştur. Shakespeare, düşünerek izleyicileri büyüleyen oyunlar yazmış, olağanüstü tipler oluşturmuştur.

Sanatbizi düşünmek için kışkırtır ve hayal gücümüzü harekete geçirir. Picasso’nun Guernika tablosu, savaş karşıtlığının ötesinde duygular uyandırır bizde.

1879'da Edison bir elektrik ampulü icat etmiş. Kömürleştirilmiş iplikten Flamanlarla deneyler yaptıktan sonra karbonlaştırılmış kâğıt flamanda karar kıldı.

Sigmund Freud' düşünerek psikanaliz kuramını geliştirir.  Freud’ e  göre; bilinç yapısı ikili bir nitelik taşır, yani görülen bilinç durumlarının gerisinde çok daha derinde ve görünmez bir bölgede işleyen başka bir yapı daha söz konusudur. Bu bölgenin adı bilinç dışıdır ve bilinç durumunu etkileyen asıl şey bu yapıdır. Freud'un bilinçaltı ile ilgili imgelemeyi güçlendiren bir yorumu vardır. Freud bilinci okyanustaki buz dağına benzetir. Suyun altında kalan kısım bilinçaltı, su üzerinde kalan kısım bilinçtir. Bu yoruma göre bilinçaltıyla ilgili araştırma ve sentezlerde bulunmuştur. Bilinçaltının rüyalarla açığa çıkacağını savunmuş ve hastalarıyla bunu örneklendirmiştir.

Günümüzde elimizden düşüremediğimiz, artık gündelik yaşama ilişkin birçok işlemi kolayca yaptığımız telefonlarımız hayatımızın her anında ve yanında bizimle beraber. 1876 yılında Alexander Graham Bell düşünerek telefonu icat eder, dünyada ses getiren ve iletişiminde yeni bir çığır açar

Albert Einsteinuzay, zaman, enerji ve yer çekimi gibi konulara yeni bakış açısı getiren teoriler ortaya koydu. Albert Einstein tarafından geliştirilen bu teoriler atom enerjisinin kontrolü, uzay araştırmaları ve ışığın uygulama alanları gibi konularda önemli gelişmeler yarattı.

Deha olarak da bilinen Albert Einstein tarihin en ünlü ve bilinen düşünürlerindendir. Bir fizikçi ve matematikçi olan Albert Einstein'ın buldukları ya da icat ettikleri şeyler Thomas Edison ya da Alexander Graham Bell’in bulduğu gibi somut nesneler değildir.

Albert Einstein, bilimsel araştırma, incelemeleri sonunda geliştirdiği teoriler, insanların ufkunu geliştirmiş; yaşantılarını kolaylaştırmış. Buluşları, sonsuzluğa taşınmıştır.

İnsanoğlu, düşünmekten kaçar, gene de kendini düşünür gibi göstermek ister. Düşündüğünü, sunmak; iyinin, doğrunun paylaşılmasını ister.

Tarihin akışını değiştiren bütün büyük düşünceler bedel ödenerek ortaya çıkmıştır. Bedelini ödemeye hazır olmadığınız şey sizin değildir.

Dilin, düşüncenden önce hareket etmesin. (Chilon)Düşünmeden konuşanlar, uyarılıyor, bu sözle. Kimileri, ağzına geleni konuşur. Böyleleri, pot kırar, can yakar.  

Güzel bir düşünce de ibadet sayılır. (Ahmed Ibşihi)İbadette, hoş görü, sabır, iyilik, güzellik vardır. Güzel bir düşünceyle de bu değerler,içselleştirilir.

Her insan düşünür de kimi düşünürler, buluşlarıyla insanların yaşantılarına ışık tutmuşlar. Buluşlar, insanların yaşantılarını değiştirmiş, kolaylaştırmıştır. Bu düşünürler, bilimsel çalışmalarıyla insanlığa hizmet etmişlerdir.

 

 

 

 
Toplam blog
: 391
: 2555
Kayıt tarihi
: 04.12.12
 
 

Hüseyin BAŞDOĞAN, 1942'de Malatya- Arapgir'de doğdu.Arapgir Ortaokulunu, Diyarbakır Öğretmen Okul..