"Ekmeği elle değil, gözle seçin..!"

Güne nasıl başlarsanız genelde işler tüm gün boyunca bu istikamette devam eder. Ben de bugün evden işe çok fazla trafiğe kapılmadan ve birilerinin tacizlerine çok uğramadan geldiğim için son derece rahat ve keyifli bir şekilde firmanın giriş kapısından geçip ofislere doğru yürümeye başladım. Bizde kural gereği mesai saatine yarım saat kala yani servislerin gelmeye başladığı vakitte yerlerini alan görevli iki arkadaş çalışanlara simit, poğaca, açma vb.. küçük kahvaltılıklar dağıtır.

Bugün işleri çıkmış olacak ki bu dağıtım işini "Kendin ali kendin ye." felsefesiyle biz çalışanlara bırakmışlar. Bugün de simit var. Masaya doğru yöneliyorum. O esnada daha önce gelmiş iki kişiyi görüyorum. Bütün simitleri elleriyle kontrol edip, en güzelini almaya çalışıyorlar. Hemen hemen tepsi içinde yer alan tüm simitler bu ellemeden nasibini alıyor ve istinasız. Bu nasıl bir anlayıştır çözebilmiş değilim. Bu en yumuşak haliyle görgüsüzlük, bencillik ve diğer insanların haklarına saygısızlık.

"Sizlerin ellerinizin pis veya temiz olmasını bir kenara bıraktık, sizler hangi hakla diğer insanların simitlerine de dokunabiliyorsun. Sizin buradaki hakkınız sadece bir. Bu sonuçta bir simit, bununla evlenip bir ömür boyu aynı yastıkta kocamayacaksınız ki..! Bir simitin diğerlerinden ne kadar çok farkı olabilir ki ve olsa bile farklılık sizlere nasıl bir fayda sağlar ki. Sizler aynı durumda benim böyle yapmamı, benim tek tek ellediğim simitlerden almayı istermiydiniz?"

Cevap:???

Şimdi neden bizim mahalledeki fırıncının kocaman:

"EKMEĞİ ELLE DEĞİL GÖZLE SEÇ."

yazısını fırınına koyduğunu anlıyorum.

Al işte yine sinirlendim:)) Bakalın günün geri kalan kısmını kurtarabilecek miyim:)

Hoşcakalın..!