Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '09

 
Kategori
Güncel
 

"Gençliğin hali üzüntü vericiydi"

"Gençliğin hali üzüntü vericiydi"
 

Keşke Sende Konserlerde Eğlene Bilsen...


"Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul’da Harbiye Kongre Vadisi'ni gezerken karşılaştığı görüntü için, "Gençliğin hali üzüntü vericiydi. Böyle sınırsız bir ahlaki erozyonun olduğu yapılanma bizi dertlendiriyor" demesi tepki çekmeye devam ediyor."

İki dönemden beri halkımız tarafından seçilen Başbakan Recep Tayip Erdoğan Unirock Festivali’ni kast ederek vurguladığı “ Ahlaki erozyon” benzetmesi herkes tarafından tepki çekti. Belki de kısaca bu sarf edilen sözlerden anlamamız gereken, hala topraklarımızda bizden farklı görünen, zevkleri, yaşantısı farklı olan bireylere “öcü” diye yorumluyor olmamızdan kaynaklandığı düşünüyorum.

Ülke nüfusumuz ele alındığından 25 yaş altı genç diye nitelendirilebilecek potansiyel sayılacak rakamda bireylere sahibiz. Kendimce “genç” ve “ gelecek” olarak tanımlıyorum bu insanları. Ama devletimiz içinde bu insanlara farklı tanımlarla baktıklarına zaman içinde şahitlik ediyoruz. Merak ediyorum, gençlerine, gençlik evresinde bu kadar yıpratılan ve yokmuşlar gibi davranan bir ülke var mıdır?.

“Gençliğin hali üzüntü vericiydi” bu cümleyi sayın başbakanımız bir Rock festivalinde içlerinden geldiği gibi eğlenmeye çalışan bu ülkenin gençleri için kullanmaktan çekinmemiştir. Fakat bu cümlenin kullanılması gereken yerin, eğlenmekte olan gençler için olmadığını düşünüyorum. Bu sözlerle altı çizilmek istenen toplumun içinde var olan ama sizlerin kriterlerinize göre, dünya görüşünüzden farklı bir hayat süren bireylere karşı tahammülsüzlüğün göstergesi olduğunu düşünüyorum.

Bu cümleyi bir vatandaş olarak yorumlamam gerekirse, çocuk yaşta sokağa salınan, ekmek parası getirilmesi için çalışmaya zorlanan, para kazanmak için dilenmek, araba camı silmek zorunda kalan minik elli geleceklerimiz için kullanırdım. Ya da 18 yaşını doldurmayan ama bir yasa çıkartılarak, devletin polisine taş attığı, elinde çamur izinden yada kalbinin hızlı atmasından dolayı suçlu olarak görülen, hayatının kalanını mahkum olarak geçirmek zorunda olan, sayısı yüzü geçen minik çocuklar için kullanırdım. Daha da derine inecek olursak, ergenlik döneminde olan ama daha yetişkin olmamış kızlarımızın okutulmayıp, ellerinden okuma-yazma hakkı alınmış, sonra ise çocuk yaşta evlendirmek zorunda bırakılıp, çocukken çocuk sahibi olan ve töre cinayetlerine kurban gitmiş o geleceğimizin çocuk anneleri için kullanırdım.

Bu cümleyi, Bir ailenin geleceği olarak görülen, okumaktan başka hiçbir seçeneği olmayan, her yıl kaderi değiştirilmek olan ÖSS sınavı ve bu yıl özerk üniversitelerin ekmeklerine yağın dışından bulunmaz reçelleri ve marmelâtları sürmeleri için Öss katsayısının düşmesinin yanı sıra Harçlara yapılan zamlar (1. öğretimlere % 8, 2. öğretimlere % 100 oranında) ile zengini daha zengin eden sisteme karşı direnen bir maaşlı okumak durumunda olan gençler için kullanırdım.

Gerçekten bu satırları yazdıktan sonra Başbakanımıza katılmamak elde değil. “Gençliğin hali üzüntü vericiydi”. Ama sizin sadece bir konser alanında eğlenen gençler dışında ciddi anlamda durumları hiç iç açıcı olmayan, kaderlerine terk edilmiş, sisteme karşı yenik düşmüş gençlerimizin durumu hiç iyi değil. Keşke bu durumu görüp, değiştirmek isteyen devlet büyüklerimiz olsa, hepimizin bazen yanı başımızda, yan odada, sokaklarda, üniversite ve iş kuyruğunda gördüğümüz gençlerin durumunu değiştirmek için adımlar atılsa.

 
Toplam blog
: 32
: 823
Kayıt tarihi
: 12.03.09
 
 

29 yaşındayım Adanada yaşıyorum. Kendime ait bir kırtasiye dükkanım var. Aynı zamanda İşletme mez..