“Genel” Nehirlerin Boşa Akmasıdır; Genel Olan Her Şey Hayatın İçinden Çıkarılmalı

Nehir bu akar gider; o ağacın dibine, bu bahçeye, şu göle dereye bağlamazsan boşa akar…

Başında “genel” olan şeyler de işte bu nehirler gibi faydasızdır…

Tamam, hayat böyle gerektiriyor, mecburuz zorunluyuz, herkesi her şeyi tek tek dikkate almak kolay değil, mecburen genelliyoruz…

Doğru doğru olmasına ama hem sorunlar çözülmüyor hem de hayat aksıyor bakmayın siz…

“Herkes” yarın yanında bir çantayla gelecek… Herkes mi? Çantayla gelemeyecek olan, gelmemesi gereken, gelmesi yakışmayan, gelmemesi daha iyi olan…

Hayatı ne hale getiriyorsunuz görüyor musunuz? “Genel” başlığı altındaki formasyonlar hayatı öldürür. Çanta olayında örneklediğimiz gibi gelinse senin değil insanların istediği olacak, herkes memnun olacak. En güzel yaşamlar yaşayanların isteğiyle oluşur.

“Genel müdür” Müdür ya, müdürün müdürü mü olurmuş! Genel ev, hele de böyle bir konuda; doğrusu özel ev!

Kerim Korkut düzenlerinde hiçbir şey genel değil, “genel” kelimesi lügatten çıkarılıyor. Sürü diye anılmaktan işte böyle kurtuluruz. Her şey şahsa özgü, gerekirse tek tek insanlar için. Değerimiz de olmuyor, genel uygulamalar itibarımızı düşürüyor. “Herkes askere gider” değil, “Askere gidecek olan” Beni bir şeye dâhil etmeyin, bir şeyin parçası olmak istemiyorum!

Ben özelim arkadaş ve tekim! “Vatandaş” kavramı içerisine de girmiyorum, adım var. Vatandaş bilmem ne değil adımı söyle!