"Globally yours?.."

Grev anayasal bir haktır, geri alınamaz!

Atatürk Havalimanı'nın sayfasına girip baktığımda bugün, sabah 8'de kalkması gereken uçakların yanında "tahmini kalkış saati 13.45" yazıyordu. Biraz daha aşağı indiğimde, birçok uçağın da iptal edildiğini gördüm. Sevindim. 

Artık böyle olmalı çünkü birazcık. Kimsecikler sizin yanınızda değilse, bir kış uykusu misali insanlar kendilerinden başka kimsenin başına gelenleri umursamamız olmuşsa ve hatta kendilerine yapılanları bile sineye çekiyorsa... 

Kendi seçtikleri bir kişinin gelmesine sevindiği için hoppidi hoppidi oynayan insanlar türemişse hayatımızda, ya da Başbakan insanların hayatına doğrudan müdahil olup "kürtaj yok, sezeryan yok" diye bağırırken karşısında "vur vur inlesin" sesleri duyuluyorsa... 

Siz aç kaldığınızda, paranızı alamadığınızda, para alacak bir iş bile bulamadığınızda, sizi görenler siz bu mücadeleyi verirken sizin mücadeleniz kırılsın diye uğraşıyorsa, yani insan insana kırdırılıyorsa... 

Birazcık olsun ses yükseldiğinde, üstüne söz söylenmez insanlar hemencecik ortalara dökülüp "gerekeni yapacağız" diyorsa... 

Başkentin merkezinde aylarca çadırlarda yaşamış insanların mücadelesi de unutulduysa, herkes o kadar pervasız, herkes o kadar umursamaz olduysa ve kapıda bekliyorsa "aman bu işsiz kalsın da yerine ben gireyim" diye... 

Bugün evi yıkılanın yanında "benim evim var" diye yer almıyorsa insanlar, yarın kendi evi yıkıldığında yanına insanları çağırıyorsa, bu kadar benmerkezci hale geldiyse... 

İnsanların hak arama mücadelesine "mağdurum da mağdurum" sesleriyle karşı çıkıyorsa o mücadeleden etkilenenler... 

Böyle olmalı! 

THY bugün "grev hakları için grevde..." Bugünkü grevle ilgili yazılan çizilenlere bakıyorum. AKP'ye yakın medya elbette "Hava-iş ortalığı felç etti" şeklinde vermiş haberi. Altına yazılan yorumlara, başka mecralarda yazılanlara bakıyorum. "Tatile gidecektim ben, uçağım kalkmıyoooooor" diyenler mi ararsınız, "ay şekerim, olmaz ki böyle, uçağım kalkmadı, öbür havayoluna verdim 200 lira" diyenler mi? 

Uyanış böyle olur. Birileri fazla para verirler ve sorarlar, "dertleri neymiş bunların" diye. Çünkü böyle yapmazsanız, sesinizi duyuramayacaksınız artık. Doğrudan, insanların rafine edilmiş, ferah hayatlarının içine dalacaksınız. Yaşadıkları akvaryumdan bile görebilecek duruma gelecekler artık olan biteni. Sıranın kendilerine de geleceğini anlamaları için, birilerinin emeklerinin sömürüldüğünü görmeleri için bu gerekiyor. Böyle yapmazsanız çıkmayacak sesiniz. Dizmezseniz insanları o havaalanına, perişan etmezseniz umurlarında bile olmayacak. Şimdi size kızacaklar, ama yarın hak verecekler. 

İşten çıkaracaklar sizi, çıkarıyorlar da. Siz kötü bir şey yapmadınız, siz işten çıkarılırken, bu greve destek olmayan arkadaşınızdır kötü bir şeyler yapan. Biraz geç olacak belki, ama hukuk hala ölmediyse hemen de olabilir, size bu yapılanın hesabını soracak, size bunu yapanların burnundan fitil fitil getireceksiniz. 

Doğru yoldasınız, felç edeceksiniz tüm hayatı. Birileri mağdur olacak, ama çaresi bulunacak. İnsan en güzel çareleri, çaresiz kaldığı anlarda bulur. Böyle yapacaksınız. İşçiyseniz, hakkınız verilmiyorsa, kitle halinde çıkacaksınız şehir merkezine. Trafik kapanacak, insanlar işine gidemeyecek, evine dönemeyecek ve soracaklar: "Ne olmuş da böyle olmuş?" 

Haberdar olacaklar, siz böyle yapmazsanız kimse hevesli değil sizin sesinizi duymaya da duyurmaya da. Dolayısıyla, THY çalışanları bugün doğru olanı yapıyor.

Mustafa Balbay geçtiğimiz gün Silivri Cezaevi'nde doktoru görmek istemiş, 'doktor yok, greve gitti' demişler. Şöyle diyor Mustafa Balbay; "sevindik, halkımız canlansın, biz ölürüz..." 

THY çalışanlarının arkasındayız, hiç küçümsenmeyecek bir sayıyla. Kolay gelsin!