Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Kasım '12

 
Kategori
Öykü
 

'Göçebe'

'Göçebe'
 

(Yazıyı okurken 'Can Gox - Wrong Side of the Road' dinleyebilirsiniz, (bence)iyi gidiyor... Kişiler&olaylar, tamamen hayal ürünüdür.)

Nereden başlasa, nasıl anlatsa…

*

Göçebe, birikinti zamanlarda.
His üstüne his, yol üstüne yol, yaşam üstüne yaşam eklenip duruyor hayatında.
Hayal kurmak mı?
‘Hayat’ın yanında ‘hayal’in lafımı olur…!
Sürüklenip duruyordu işte…
Dönmemek üzere gittiği toprakların kucağında, yine.
Kaç bin tane hayaline sırt çevirdi, hesaplaşmak istiyordu gerçeklerle ama ne önemi vardı ki artık…
Geçtiği yollardan, ‘geçmem bir daha’ demişti kaç kere, kendi kendine…
Geç oldu ama öğrenmişti artık ‘Göçebe’, büyük konuşmamayı.
Zihnini ve geçmişi yokladı, sonsuz sayıda ‘büyük konuşmuştu’.
O ruh halinden sıyrılana kadar pişmanlık çemberinde gezindi.
Mahkum etti kendini, hüküm giydi. Hayatın özgürlüğünde, içsel hücresindeydi.

*
Yaşam, yaşam üstüne…
Kuramadığı bir yaşamı sonlandırdı ‘Göçebe’.
Attığı adımların, ilerlediği yollarda bıraktığı izleri takip ederek geri döndü.
Ardına baktı, karanlık…
Bugün, bulanık…
Yarın, … ?
Yarın, var mıydı…

*
Yol, yol üstüne…
Yolları birbirine kattı, yarım kalmış yaşamını topladı ‘Göçebe’.
Yoruldu, duruldu, soluklandı.
Doğruldu, yeni yorgunluklara…
Kendi elleriyle son verdi, ‘hayal yaşam’ına.
Bir daha açılmamak üzere kapattı sayfaları,
Kilitledi sandıkları,
Anahtarı ardına, karanlığa bıraktı.
Hayallerini eritti, asfalt yaptı.
Yollar açtı, yollarını kapatarak.
Belirsiz gidişler, ani olaylar yakasını bırakmadı.
Yenilerine hazırlıklı, artık…
Peki ya ‘Göçebe’… Ne olacak böyle ?
Kendinden eser yok, yaşam(ın)da.

Cılız bir ışığın dalına tutunmuş,
Kurumaya yüz tutmuş bir yapraktır ‘umut’ yaşam(ın)da, artık.
‘Ah, yaşam… Bu, olmadı. Peki ama neden ?’, der durur hala
Zihninin sorgu odasında, kendi kendine…

*

His, his üstüne…
Bu nasıl bir kalptir ‘Göçebe’deki. Durmak bilmez, büyütür hisleri.
Yoklukta bile çoğaltır, aşkı. Sonsuz, sınırsız ve ödünsüz sever.
Ruhu özümser, her ‘his’kareyi; her boyutu sevgi sarar.
Zihin, kılı kırk yaran sevgiler arar.
Kalp, aşkına bakar.
Ruh, denge peşinde…

Derindi kalp atışı, titredi tüm benliğiyle ‘Göçebe’…
Fark etmeden kayboldu, hissinde.
Gerçekler, his isyanlarını bastırmada başarısız.
En büyük savaşlar yaşandı.
Hisler, hiç bu kadar üstün gel(e)medi ‘Göçebe’de.
Böylesi isyan da çıkmadı daha önce, yüreğinde…
Kazandığı zaferin ödülü ise gözyaşı.
Ne olacak şimdi?
Cevap, sorudan önce hazır oysaki…
Hiç!
İsyanlar içinde kabullenmenin çaresizliği sarar, sevgisini.
Kımıldayamaz ‘Göçebe’, her yer camdan duvar.
Gerçekler gözünün önünde ve tüm yollar kapalı.
Galibiyetinin yenilmişliği, ‘hayat’ın elinde esir.
Tek çare ölüm…
Ama hangi ölüm?

*

Yaşamlar, yollar, hisler…
Birikir ‘Göçebe’nin yaşamında, aklında, kalbinde.
Hayalleri var(a)maz gerçeklerine; son(lar), hüsrandan ibaret.
Hayat, hiçlik ile el ele
Belirsizliklere yol alır.

***


Başak GÜZEL

 
Toplam blog
: 51
: 488
Kayıt tarihi
: 12.07.11
 
 

Yazan & Okuyan & Sorgulayan   Burç : Başak Yükselen burç : Koç İlk nefes: 22 Eylül 1983, Perşembe..