"Halet Abla", Gökova'da, bir daha destanlaştı...

İsa Küçük’ün, Osmaniye’de Valilik yaparken  tanıdığı Arkaleog Halet Çambel için yazdığı “Halet Abla Destanı”, memleketi olan Muğla Gökova Akyaka Beldesinde sahne aldı. Yazar ve belde halkı, Yücelen Otel tesislerindeki büyük salonda bir araya gelerek,  “Halet Abla”  bir daha sahnede anıldı.

Halet  Hanımın hayat hikayesi  ve arkaolojik değerlerini ortaya koyan ve baştan sona kadar bir heyecan fırtınası içinde bize o muhteşem kadını anlatan sanatçı Saadettin Özbek, ayakta alkışlandı.

Eserin yazarı Bartın Valisi İsa Küçük ve eşi Emine Hanımın da hazır bulunduğu gösteride, rahatsızlığı dolayısıyle gösteriye gelemeyen Halet Hanımın kulakları, gün boyunca çınlatıldı.

Muğla Sanatseverler Derneği  Başkanı Özbek’in kudretli oyunu pür dikkat seyredilirken, seyirciler arasından “Yazarını bu vesile ile tanıdık. Halet Hanım da aramızda olmalıydı” dediler.

Bir coşku seli, çağlayanlarla akıp gitti sahneden . Yöresel kıyafetlerle, kadınlı erkekli  genç ve olgun  köylüler, elleri kınalı, başları bağlı, köy kadınları arka planda kimi  biber doğradı, kimi ocak üfledi, kimi kirman çevirdi. Bir yandan da  olaylar, perdede aksettirilerek  yaşanan olay, canlı tutuldu. Ve tek kişilik oyunda Halet Abla, bir daha destanlaştı. Kimi seyircilerin, gözyaşlarını tutamadıkları görüldü.

Oyunun sonunda, eserin yazarı Bartın Valisi İsa Küçük’e plaket verildi.

Tek kişilik oyunun kahramanı Sadettin Özbek, oyununun zirvesine çıktı. Gür sesi ile Halet Ablayı dağlara taşlara haykırdı. O ses, Gökova’da yankı buldu. Kayalardan kayalara maviliklerden maviliklere uça uça, yeşilliklere bata çıka Gökova Körfezini doldurdu, yayıldı ve taştı. Ve sanatçı Özbek, uzun uzun alkışlar aldı.  Destansı kadın, Cumhuriyet kızı, en büyük Arkaleog Halet Hanım’ın kulakları çınlatılırken, eşi, mimarlar mimarı Nail Çakırhan da anıldı. Yapıtlarının yüksek değeri ortaya döküldü. Çambel ve Çakırhan çifti, bir arada anıldılar.

Akyaka Kültür ve Sanat Derneği, Muğla Mimarlar Odası, Muğla Sanatseverler Derneğinin ortaklaşa gerçekleştirdikleri etkinliklerden olan bu sanat buluşması, uzun müddet dillerden düşmeyecek.

Panelde, mimarlar Oktay Ekinci, Beyazıt Yıldırım ve Prof. Dr. Ataman Demir, Akyaka’daki mimarlığı konuştular. Nail Çakırhan evleri konuşuldu. Akyaka sokaklarında Nail Çakırhan izleri arandı Biz oradayken, TRT, Çakırhan’ın Konağını filme çekiyorlardı belgesel için. Toprak damdan kiremit çatıya geçiş, Muğla bacaları da buna dahil edildi. Geleneksel mimarlıkta yöresel malzemelerden söz edildi.

Masalsı bir gün yaşandı dün Akyaka’da.  “Düşten geleceğe” bir Halet Abla Destanı, bir kere daha yaşandı görsel olarak sahnede. İlk defa Akyaka’da, eserin yazarı ile sahne birleşti. Bir arada eser ortaya kondu. Ve de destanlar yaratıldı bu sahnelerde.

Resim sergileri, satranç etkinlikleri, ebru sanatı gösterimi ve atölye çalışmaları, müzik dinletisi, fotoğraf sergisi etkinlikleri teşkil etti

Tarihi bir gündü Akyaka’da yaşananlar. Ve samimi, bir o kadar da anlamlı bir hava içinde  anma günü ve panel, verilen bir kokteyl ile son buldu.