‘Her şeye rağmen’ ATV’ye yaranamayınca…

Hani ‘hoşaf-tane’ içerikli atasözümüz vardır ya… İşte, ekranlarda ısrarla tutulan veya harcanıp yollanan dizi uygulamaları bunu anımsatmakta! Bir şeyin zevkine varabilmek için içeriğine ruhen hazır olmak gerektiğini, bunun da bilgiye bağlı olduğunu anlatan atasözü, cehalet ve görgüsüzlüğün güzelliklerin değerini anlamaya engel teşkil ettiğini vurgulamakta…  

Bu sitemkâr girişin işaret ettiği konu, ‘Her Şeye Rağmen’in noktalanışı! Yolculuğuna keyifle başlayan ancak ne hikmetse hevesi kursağında bırakılan yapıma reva görülenlere bakıp serzenişte bulunmamak mümkün mü? Daha kendini anlatamadan günü-saati değiştirilen dizi, şimdi postalanmakta. Gidişin adı ‘final’ ya da ‘sezon finali’ olmuş ne önemi var… Gerçek şu ki, bu yollanışın Türkçesi, ‘harcanış’! Bir rivayet, dizinin gelecek sezon güçlü bir giriş yapması için bu yola gidilmiş… İyi güzel de, kısa süre önce güçlü başlangıcını yapmıştı zaten. Onu güçsüzleştiren ‘kanal’ oldu! ‘Bugün git yarın gel’ baştan savmacılığıyla yollanan vatandaş gibi, meçhule havale edilen diziye yapılan eleştiri, beklenen izleyiciyi yakalayamamış olması. Peki, bu gerçek mi? Onunla eşdeğer veya kötü durumdakilerin nasıl ön planda tutulduğunu önceden de belirtmiştik. Mesela, şimdi birinci kuşaktaki ‘Babam Sağolsun’ daha geride. Fakat açıklamalardan anlıyoruz ki, bu yapım yaz boyu sürecek. Herhalde dizi yokluğunda izleyici toplayacağı düşünülmekte… Bu diziyle alıp veremediğimiz yok. Reytingi bol olsun ama aynı şansın neden Avşar Film yapımı ‘Her Şeye Rağmen’e tanınmadığı sorusu zihnimizi zorlamakta! Yoksa ‘güven’ meselesi deyip geçelim mi? Nasılsa cevap gelmemekte…  

Bu dizicilik anlayışına baktığımda takıldığım bir başka nokta, ‘Dizi ATV’de izlenir’ sözü… Uygulamalar doğrultusunda bunu, ‘Yaşamasına izin verilen diziler ATV’de izlenir’ şeklinde değiştirmek daha uygun olacaktır. Sezon finali denilerek sonlandırılan ‘Çakıl Taşları’nın hala geri dönmediğini de hatırlatalım!  

Anibal Güleroğlu