“Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya, yarın ölecekmiş gibi ahret için…” paradoksu

Bu, peygamberin hadisiymiş… Düşündüm de dilek gibi geldi bana; çünkü böyle bir şeyi ancak dileyebilirsiniz.

Peygamberin hadisi olduğu için önemli ve saygı duymamız gerekir çünkü kutsallık arz eder. Ama bu, bunun üzerine konuşamayız demek değildir.

“Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya, yarın ölecekmiş gibi ahret için…” İslam peygamberi müminlerin böyle hareket etmelerini öğütlemiştir zira bakıldığında bu hadisi şerife uyulma zorluğu var.

İnsan için iki halde bulunmak zordur; hadiste “Böyle olmaya çalışın diye murat edilmiş olmalı. Yani insan nasıl hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışırken aynı zamanda yarın ölecekmiş gibi ahret için çalışabilir ki?

Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalıştığımız zaman zaten ahret aklımıza gelmez; tersinde de dünyayı düşünmeyiz. Bu bir emir ya da kuraldan ziyade müminlerin yaşarken içinde bulunacakları durumu anlatan bir sözdür. Zaten sorun inanmış birine bunu nasıl yapacağını bilemez.

“Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya, yarın ölecekmiş gibi ahret için…” hadisi “Yaşarken ahreti de unutma” demektir ki bunu herkes yapabilir. Ama hadisteki derin mana murat ediliyorsa bilmiyorum nasıl olacak…

Ama elbette dini söylemleri, ayetleri hadisleri biz tartışmayız; alırız bakar okur uyarız. Burada hadiste murat edileni yorumlayamayan müminler zorda kalmış olabilirler. Bizim anladığımız; hadiste murat edilen, ahretini unutma.