"İklim değişir, Akdeniz olur"

Sorgulamak gerekir. Zaman, küreselleşmenin at koşturduğu küçücük bir dünya yarattı.

Bir bebek doğar bir yerlerde. Tartışmasız sevimlidir. Rengi, dili, ırkı fark etmez.. Çünkü bebekler günahsız doğarlar. Ama.

Bazı bebekler doğarken şanslıdır.. Açmaz gözlerini ölümlere.

Aslında gerçeküstü bir öyküdür bu. Kimileri, Disneyland'a filan da giderler hani. Kimi, su bile akmayan gecekonduda açar gözlerini dünyaya..

Hiçbir izi olmasa da babasına, annesine aittir..

Suç varsa eğer doğduğu ortamdadır..

Ceza varsa eğer doğuran anadadır.

Nereden bilsin bebek suçun kol gezdiği bir dünyaya doğacağını.

Kim sordu ki "Sen gelmek istiyor musun bu dünyaya?"

Şansı.

Seçme şansı var mıydı bebeğin?

Julia Roberts'in bebeği olsa çok şanslı olurdu. Ya da Anjelina Joe.

Ne fark ederse bu hesabın sonunda.

Sonuçta, bebek, suçsuz, günahsız. Eğer bir günah varsa bu dünyada..

İnanın bebeğin suçu yok.

O, yeni geldi. Kuralları o koymadı. O kirletmedi. O çalmadı. O yıkmadı.

Bebek. Fikrini soran olmadı.

O öldürmedi. Onu yetiştiren iklemler değişmedi..

Bir gün.. Büyüdü ve öldü.

Bebek, aklı erince her şeye aldı başını gitti.

Şimdi, payım var diye bu dünyada, dünyanın bu hale gelmesinde, utanıyorum.

Ben, bebek kadar yürekli değilim.

Çekip gidemiyorum..

Bir gün, iklim değişir, Akdeniz olur.

Bebekler doğmaz ölümlere.

Utanmam..

Başım dik yaşarım... İnsanca...

Bebek gitmez..