‘İlaç’ kedi Bob!

James Bowen, Londra’da yaşayan ve uyuşturucu bağımlılığından kurtulmaya çalışan bir müzisyendi 2007 yılında. O yıl onun hayatını kökten değiştirecek bir şey oldu; Bob’la tanıştı. İşte bir evcil hayvanın insanın hayatını nasıl değiştireceğine dair bir kanıt….

Bob’la olan hikayesini Yabancı Yayınları tarafından yayımlanan ‘Sokak Kedisi Bob’ isimli kitabında anlatıyor James Bowen. Kitabı kısa bir özet geçeyim; 2007’nin Mart ayında apartmanındaki bir dairenin önünde gördü Bowen Bob’u, kıvrılmış bir şekilde yatarken. Sahipli sanarak ve kendi sorumluluğunu alması bile zorken bir de kedinin sorumluluğunu alamayacağını düşünerek evine gitti. Çünkü geçimini sokakta müzisyenlik yaparak sağlıyor ve uyuşturucu bağımlılığından kurtulmaya çalışıyordu. Ancak ertesi gün yine Bob’u orada görünce dayanamayıp onu evine aldı. İşte James Bowen’in ‘ikinci’ hayatı da başladı...

 Bob’un birkaç küçük sağlık sorunu vardı, veterinere gitti, tedavi oldu. O sırada Bowen ona bir hayli bağlandı tabii. Bu bağlanma, James Bowen’da bir takım değişiklikler meydana getirdi. Hayatı düzene girdi, bağımlılığından tamamen kurtulmaya ve daha çok çalışmaya karar verdi. Çünkü artık kendisi dışında bakması geren biri daha vardı… 

James Bowen Bob’dan önce bir dönem sokaklarda yaşamış, uyuşturucu kullanmış, aile ilişkileri kopuk biriydi. (Bob’dan öncesi de kitapta mevcut) Londra’daki insanlar tarafından dışlandığı için kendini yalnız hissediyordu. Bob  ona o günlerde adeta bir ‘ilaç’ oldu. Hayatını düzeltmesi gerektiğini hissetti. Kendi için olmasa bile en azından Bob için… James Bowen kitapta, Bob’la tanıştıktan sonra neler yaşadığını, Bob’un hayatını nasıl değiştirdiğini anlatıyor. Kitabı anlatmayacağım, alıp okumalısınız kesinlikle..

Bob, beyazperdede

James Bowen ve ‘bebeği’ Bob’un hikayesi ‘Sokak Kedisi Bob’ 20 den fazla dile çevrildi ve 250 binden fazla sattı. İkili şimdi güzel bir evde yaşıyor ve sokakta şarkı söylemeye devam ediyorlar.  Kitabın çok satması üzerine, Jennifer Aniston'ın başrolünde oynadığı  Golden Retrieverlı film ‘Marley&Me’nin yapımcıları Bowen'a başvurdu ve bu hikaye yakında beyazperdede olacak!

Ayrıca Bob’un www.streetcatbob.blogspot isimli bir blogu ve kendi adına açılmış 30bini aşkın takipçisinin olduğu bir Twitter hesabı ile 50binden fazla kişinin beğendiği bir Facebook sayfası da var! James Bowen ve Bob’un youtube’da yer alan videolarına ulaşmak için ‘bob the big issue cat’ diye aratmanız yeterli.

Peki ya bizim ‘Bob’larımız?

Diyeceğim şu ki; Bizim de James Bowen ve Bob’un hikayesinden çıkarmamız gereken dersler var. Bizim Bob’larımızın da bir canı olduğunu, acıktığını, üşüdüğünü, duygularının olduğunu unutmayalım…  Halbuki onlara bir şans versek bize nasıl iyi gelecekler, bizi nasıl karşılıksız sevecekler!

James Bowen ve Bob bir hayvanın insana nasıl iyi gelebileceğinin, hayatını nasıl değiştirebileceğinin en güzel kanıtı. Psikiyatrlar insanlara ‘hayata dönmeleri için’ evcil hayvan sahibi olmalarını tavsiye ediyor, hayatından bunalanlar kendilerine dört ayaklı bir ‘arkadaş’ ediniyorlar. Evcillerin insanlara bu kadar iyi geldiği aşikarken onlar yine de ‘pet’ diye alınıp ‘pat’ diye atılıyorlar. Onların bize verdikleri karşılıksız sevgi bize iyi geliyor ancak onlar karşılık beklemeseler de sevgilerine karşılıksız bırakmayalım. Bizi dost bilen dört ayaklılar yarı yolda kalmasınlar. Sokaklara, barınaklara atmayalım, aksine onları barınaklardan ailemize katalım. Ve onları hayatımıza katmadan önce oturup enine boyuna düşünelim. Çünkü onlar sadece bir kedi ya da köpek değil. Onlar hiç büyümeyecek tüylü ve dört ayaklı bebeklerimiz!  Hepimizin evinde ve sokaklarında binlerce ‘Bob’ var, bu hikayeden ders çıkaralım ve onları unutmayalım, onlara sahip çıkalım!