"Kendimi Yedirtmem Kimseye" Dersen...

Miss Turkey 2017 finalinde birinci yapılmayan Gözde Baddal, twitter hesabından yaptığı açıklamada ilk ona bile girememesine isyan ederek, “Allah hepinizin belasını versin” dedi. İlk 10’a alınmamasını “yalak olmamasına” bağlayan Baddal devamla “kendimi yedirtmem kimseye, anlatabildim mi”[1] diyerek açıklamalarını sonlandırdı.

Ah be güzel kızım!

Öncelikle güzelliğini yarıştırmaya kalkmakta hatalıydın.

Samimi düşüncem, ilk on bile değil, birinci seçilmeliydin.

Sadece sen de değil, 10’unuz, 20’niz, hatta finale gelirken geçtiğinizi düşündüğünüz diğerleriniz, hepiniz birinciydiniz aslında.

Önlerinden soyularak geçirildiğiniz o jüriye değil de anacıklarınıza babacıklarınıza bir soruverseydiniz be kızım, “en güzel kim” diye…  Kardeşlerinize, arkadaşlarınıza… yakınlarınıza, sevenlerinize soruverseydiniz…

Değil Miss Türkey, “dünyanın en güzel kızı” olduğunu öğrenecektiniz.

Hem de hepiniz!

En güzel elbet “sen”din. Diğer herkes de ikinci. Başka yok.

Yarışmanın sonucu buydu.

Neyinize yetmiyordu?

O önlerinden çıplak geçtiğiniz Jüri kim oluyor da Türkiye’nin kaçıncı en güzel kızı olduğunuza karar verebiliyor?

Kim vermiş onlara bu yetkiyi?

Söyleyeyim sana kızım…

O jürinin önü kurtlar sofrasıydı.

O sofra, kadın bedenini metalaştırarak çatır çatır yiyecek kapitalizmin modern arenasıydı.

“Kendimi kimseye yedirtmem” derken söylediğin doğru değildi.

Orada seçilmeye çalışılan Türkiye’nin en güzel kızı değil, kapitalizmin, bedenini sergileyerek yiyip tüketerek en çok kazanç getirebilecek kadın figürüydü.

Orada birinci, ikinci, üçüncü, hatta ve hatta yanıldın, ilk 10’a alınmamış olsa dahi o podyuma çıkarılan hepiniz için “bir güzellik”  düşünülmüştü…

O piyasada pek çok “güzel"e ihtiyaç sonsuzdu ve hepiniz bu rollere layıktınız.

Kiminiz daha az, kiminiz daha çok.

Sadece bilmeniz gerekirdi ki, bu işler bedava değil. Bedeniniz üzerinden kazanç sağlanılmasına hizmet etmeye itirazınız olmayacaktı.

Ve size de bir şeyler düşecekti.

Reklam yüzü yapılacak, dizilerde, filmlerde, magazin dergilerinde, moda podyumlarında, fuarlarda, müzik kliplerinde…

Aklıma gelen gelmeyen her türlü platformda bedeniniz sergilenerek kapitalizmin türlü çeşitli ürünlerinin pazarlamasında kullanılacaktınız.

Hatta o ürünlerle birlikte sizler de bir anlamda piyasaya sürülmüş olacaktınız.

Ve Gözde kızım, söylediğin gibi kendini kimseye yedirtmeyecek idiysen o yarışmada yerin yoktu.

Güzel olduğun kadar akıllı da olmalıydın…

Kenan IŞIK