Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Aralık '08

 
Kategori
Haber
 

"KEY parasını alamayan vatandaşın tek seçeneği"

"KEY parasını alamayan vatandaşın tek seçeneği"
 

"Yeni listede de ismi olmayana mahkeme yolu... Sadettin ORHAN yazdı...

KEY’de ne oldu, bundan sonra ne olacak?

1987 - 1995 yılları arasında uygulanan Konut Edindirme Yardımı kesintileri, geçtiğimiz yaz ödenmeye başladı.

28 Temmuz'da başlayan ödemelere itiraz için 3 aylık süre tanınmıştı. Bu süre 28 Ekim'de doldu. Kamu çalışanları çalıştıkları kurumlara, SSK'lılar ise SGK birimlerine itiraz dilekçelerini verdiler. Bu arada KEY listesinde T.C. Kimlik Numarası yer almayıp da sadece SSK bilgileri yer alan yaklaşık 700 bin kişi, kendilerine SGK tarafından verilen kod numaraları ile bankaya giderek paralarını aldılar.

En geç 28 Ekim'e kadar itiraz edenlerin dilekçeleri kurumlarınca ve SGK tarafından değerlendiriliyor. Bu değerlendirmenin en geç 28 Aralık 2008 tarihine kadar bitirilmesi ve yeni listenin Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketi'ne bildirilmesi gerekiyor. Bu şekilde kesinleşen listeler yeniden ilan edilecek.

Yeni listede de para çıkmazsa?

Bundan sonra düzeltilmiş bir şekilde ilan edilen listede de isminiz veya hak ettiğiniz kadar para çıkmaz ise, yeninden itiraz dilekçesi verme hakkınız yok. Eğer hâlâ paranızı eksik aldığınızı ya da hak ettiğiniz halde para verilmediğini düşünüyorsanız bu kez size mahkeme yolu görünüyor.

Yılın memuru: SGK çalışanları...

2008 yılını geride bırakıyoruz. Adettendir, bir yılın sonuna gelince o yılın "EN"leri belirlenir. Bence "2008'in en çalışkan memuru" unvanının SGK çalışanlarına verilmesi gerekir. Bizzat şahit olmasam, devlette bu kadar çalışkan insanların olduğuna inanmazdım. Malumunuz olduğu üzere 2008 yılında sosyal güvenlik reformu yürürlüğe girdi.

Böylece sosyal güvenlik iş ve işlemleri baştan aşağı değişti. Tek başına bu bile muazzam bir iş yükü getirmişken, bir de bunun üzerine sosyal güvenlik alacaklarının yeniden yapılandırılması bindi. Bu da yetmedi bir de yaz aylarında başlayan KEY ödemeleri gündeme geldi. Aynı memur bir yandan sosyal güvenlik reformunu anlamaya ve vatandaşa anlatmaya çalışırken, bir yandan yapılandırma başvurularını kabul etti, bir yandan KEY'e yapılan itirazları kabul etti. İ

şte böyle bir iş yükü ile karşılaşan 23 bin SGK çalışanının çok büyük bir kısmı, bu yazı yıllık izin kullanmaksızın ya da çok az kullanarak geçirdi. Hemen hemen her hafta sonu yoğun mesai uygulaması yapıldı. Kimi il müdürü, memurlarla birlikte servislere oturarak vatandaşın başvurularını kabul etti. Uzun lafın kısası, bence bu yılın en çalışkan memurları, SGK çalışanları olmalı.

Memurlar İdare, işçiler İş Mahkemesi'ne

28 Aralık'ta yayınlanacak listede de isimler veya bekledikleri miktarda paraları yer almayan memurlar idare mahkemelerinde dava açacaklar. Dilekçesine olumlu ya da olumsuz olarak cevap verilen memur 30 gün içerisinde, dilekçesine hiçbir şekilde cevap verilmeyen memur ise 60 gün içerisinde idare mahkemesine başvurabilir.

Öte yandan yeni listede de umduğunu bulamayan SSK'lılar ise iş mahkemelerinde dava açacaklar. Memur ve işçi olarak toplam itiraz dilekçesinin 5, 8 milyon olduğunu düşünürsek, önümüzdeki günlerde yargı mercilerinin dava dosyalarının kabaracağını bekleyebiliriz. Zira muhtemelen 28 Aralık'ta yayınlanacak olan yeni listede de pek çok kişi umduğunu bulamayacak gibi."(Bugün Gazetesi;24.12.2008 Çarşamba)

Miktarı küçük ama zahmeti büyük...

Mağduru ise çok fazla. Toplam beş milyon sekiz yüz bin...

Kısa adı KEY... İnsana başlangıçta umut veren, sonrasındaysa huzursuzluk veren uzun adı ise "Konut Edindirme Yardımı" olan bir hayal kırıklığı...

Biz zaten hayalleri çok fazlaca ve sıkça kırılmış bir milletiz...

Rahmetli Özal'ın buluşuydu. Biraz bizden çoğu devletten olmak üzere biz çalışanlar topyekun birer küçücük ev sahibi olacaktık... Sonra o küçücük evi büyük hayallerimizle dolduracaktık. Hayaller hap büyük kaldı; umutlar ise azaldı, yokoldu... Gerçekler gelip gelip çarptı suratımıza...

KDV de rahmetlinin buluşuydu.. Rahmetli Adnan Kahveci'nin zekası da işin içindeydi... KDV, daha sonra ÖTV ve daha daha sonra da cep telefonları vergileri, ev telefonu vergileri, çöp vergileri... Vergi vergi vergi... Ne devlet zengin oldu ne de millet... Kamu da borçlu özel sektör de borçlu... Hem de yaban ellere borçlu...

Dersimizin konusu KEY'di, bak nerelere geldik!..

Ev sahibi olacaktık; olamadık, bari üç beş kuruş paramızı alsaydık... Onu da alamıyoruz... Alırsak ne ala; alamazsak mahkeme yolu gözüküyor...

Konut Edindirme Yardımı, eziyet edindirme yordamına dönüştü. Çoğumuz eski çalıştığımız kurumlara dilekçeler yağdırdık. Hiçbirinden de cevap alamadık. Hani dilekçelere en kısa zamanda cevap verilirdi?!.. O cevaplar da bir türlü gelmedi.

Neyse biz de ezberlediğimiz atasözümüzü içimizden mırıldanalım: "Adalet mülkün temelidir." diyelim. Mahkemeler yoluyla hakkımızı arayalım. Başka da çaremiz yok zaten. Mahkemede yargıç diyecek ki: "Yaz kızım, şahsın çalıştığı falan falan kurum(lar)dan çalışıp çalışmadığının sorulmasına; çalışmışsa ne kadar süre çalıştığının ve yapılan kesintinin miktarının mahkememize gönderilmesine..." Derken aylar sonrasına gün verilecek; bir daha gidilecek; belki bir daha gidilecek ve derken olumlu ya da olumsuz olarak sonuçlanacak.

Bu arada mahkeme masrafı olacak mı; olacaksa ne kadar olacak onu da yakınınız bir avukata sormanızı tavsiye ederim...

KEY çıkıp gelmese de; o büyük umudunuz ve kocaman hayalleriniz hiç bitmesin...

fot.Bugün Gazetesi



 
Toplam blog
: 323
: 2029
Kayıt tarihi
: 04.09.06
 
 

Yaşanan her hayat en iyi hayattır; yeter ki içinde kötülük olmasın!.. ..