Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '10

 
Kategori
Dünya
 

“Mets yegern”

Nedense her yıl 24 Nisan günü yaklaşırken bizim ülkemizde bir meraktır gider.

ABD başkanı soykırım diyecek mi? Demeyecek mi?

İşte bu yıl da öyle oldu.

ABD başkanı 24 Nisan günü yaptığı konuşmada soykırım demedi.

Soykırım demedi ama, Ermenice büyük felaket anlamına gelen “mets yegern” dedi. Sadece bu bile bizim batı şakşakçısı medyada geniş yer bulmaya yetti.

Hemen konuyla ilgili baslıklar atıldı.

“Bu yıl korkulan olmadı”

“Bu sene de soykırım demedi” falan, filan…

Aslında Obama’nın vermek istediği mesaj gayet acıktı.

Obama belki bizim anladığımız anlamda soykırım sözünü kullanmadı ama Ermenice de aynı anlama gelen kelimeyi kullandı.

Zaten artık birçok yerde duymaya da alıştırıldığımız bu sözcük, inanın bir süre sonra bu soykırım iddiasının sembol sözcüğü haline getirilecektir.

Hem 2008 yılında bir gurup AB işbirlikçisince sözde özür diliyoruz görüntüsü altında dile getirdikleri büyük felaket sözü de aslında bu amaçla kullanılmamış mıydı?

Aslında amaçları daha o günden toplumumuzu bu sözle tanıştırmaktı.

Böylece giderek ermeni soykırımı denildiğinde ilk akla gelecek bir sözü toplumuzun kafasına yerleştirmeliydiler ki…

İleride duyulduğunda şaşırılmasın.

Tabi bu arada Cumhurbaskanımıızın futbol maçına giderek başlattığı Ermeni açılımının artık suya düştüğünü.

Daha doğrusu düşürüldüğünü söylemeye bile gerek yok.

Evet, ermeni acılımı su an itibariyle suya düşmüştür.

Çünkü

Ülkelerin, bizim ülkemizde olduğu gibi sadece günübirlik stratejileri bulunmaz.
Ermenistan ve diğer birçok ülkenin belki gerçekleşmesi yüz yıl da sürse vazgeçmeyecekleri uzun hedefleri bulunmaktadır.

İşte bu nedenle Ermenistan aslında.

Soykırımın yüzüncü yılı olarak kabul etikleri 2015 yılına odaklanmıştır.
O yıla kadar ne kadar çok ülkeye soykırımı onaylatırlarsa o kadar elini güçlendirecektir.

Zaten biz toplumca Obama’nın söyleyip söylemeyeceğini tartışırken…

Yani kısa süre önce iki tane devlet soykırımı tanıdıklarını açıklamışlardır bile.

Bunlardan biri İsveç.

Bir diğeri de İspanya’ya bağlı Katalonya özerk yönetimidir.

Amaç çok sayıda ülkeye bu soykırımı tanıtarak…

Türkiye üzerinde bu yolla baskı kurmak…

Ve

Ülkemizi uluslar arası konumda mahkûm ederek Türkiye’nin bunu kabullenmesini sağlamaktır.

Zaten kabullenilmesi bir anlamda sonun başlangıcı olacaktır.

Sırayı hemen

Aralarında uluslar arası büyük sigorta şirketlerinin de bulunduğu tazminat davaları alacaktır.

Uluslararası alanda mahkûm edilmiş ve üstelik kendisi de bunu kabul etmiş bir ülkenin kurtuluş sansı da yoktur.

Ülkemizi sadece siyasi anlamda değil ekonomik olarak da zor duruma düşürecek büyük tazminat bedelleri, bir süre sonra kapıyı daha da aralayacak ve sıra Türkiye’nin toprak bütünlüğünün gündeme geleceği bir başka sürece gelecektir.
Ne demişti Ermenistan Anayasa Mahkemesi: ”1990’dan önce imzalanan tüm anlaşmalar geçersizdir.”

Yani…

Yanisi şu:

Ermenistan’la sınırlarımızı belirleyen Kars anlaşması da artık kabul edilmediğine göre…

O halde

Bu durumda sizce de artık sınırlarımız açıkça tehdit altında değil mi?

Ne dersiniz?

29–04–2010
Nusret KEBAPÇI

 
Toplam blog
: 207
: 398
Kayıt tarihi
: 07.07.06
 
 

Ben Ankara'da yaşayan kendi halinde okur yazar  bir öğretmenim...     ..