Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Nisan '10

 
Kategori
İnançlar
 

"Nereye dönerseniz Allah'ın yüzü orasıdır"

"Nereye dönerseniz Allah'ın yüzü orasıdır"
 

Doğu da Allah'ındır, batı da. Her nereye dönerseniz Allah'ın yüzü (kıblesi) orasıdır. Şüphesiz ki Allah, kuşatandır, bilendir. (Bakara Suresi, 115)

İnsanların birçoğu Yüce Allah'ın varlığına inandıkları halde Allah'ın bulunduğu yer ile ilgili son derece çarpık görüşlere sahiptirler. Maddeci görüş maddenin mutlaklığına inanır ve madde dışında hiçbir varlığın bulunmadığını ileri sürer. Maddeci görüsün etkisindeki kişiye göre, Allah bu maddelerin arasında bir yerde olmalıdır. (Allah’ı tenzih eder, yüceltirim.) Ancak Allah'ın bulunduğu mekanı –hayal gücünü zorlasa da- zihninde canlandıramaz. Bu çarpık anlayışa sahip insanlar geçmişte de yaşamıştır. Kuran'dan bu konuda örnek, Firavun'un Allah'a ulaşmak için göğe uzanan bir kule yaptırmak istemesidir. Firavun’un bu sapkın inancı Allah'ın sonsuz gücünün farkında olmaması ve yalnızca dünya hayatındaki metaya bağımlılığından kaynak bulur.

“Firavun dedi ki: "Ey önde gelenler, sizin için benden başka ilah olduğunu bilmiyorum. Ey Haman, çamurun üstünde bir ateş yak da, bana yüksekçe bir kule inşa et, belki Musa'nın ilahına çıkarım çünkü gerçekten ben onu yalancılardan (biri) sanıyorum."” (Kasas Suresi, 38)

Zamanı/mekanı Yüce Allah yaratmıştır ve Kendisi bunlardan münezzehtir. Yalnızca O’nun yarattığı varlıklardır mekana bağlı olan. Allah'ın varlığı her yeri kaplar, sarar kuşatır; Allah her an her yerdedir.

Maddeci bakış açısının etkisiyle bu gerçeği anlamaya güç yetiremeyen kişilerin yaşadıkları ‘din’e göre ise, Allah gökyüzünde bir yerdedir. Dua ederken pek çok insanın yalnızca gökyüzüne bakmalarının bir nedeni de budur. Oysa kuzey ya da güney kutbundaki, ekvatordaki, dünyanın her köşesindeki inananların ellerini göğe açarak dua etmeleri de Allah’ın her yerde olduğunu anlatır. Rabb’imiz her yerdedir; insan her nereye bakarsa baksın Allah oradadır.

“Gözler O'nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O, latif olandır, haberdar olandır.” (Enam Suresi, 103)

Yüce Allah “Ol” buyruğuyla tüm evreni yoktan yaratmıştır ve sonunda yine ilk durumuna çevirecek, yok edecektir. Her cansız yok olacak, her canlı da ölümü tadacaktır. Yaratılmış her canlı doğar ve ölür; tümünün bir ömrü, belirlenmiş sayıda günü vardır. Allah ise evveldir, ahirdir. Ne başlangıcı ne de sonu yoktur. Herşey yok olduktan sonra tek baki kalacak olan Allah’tır.

Mekanı, zamanı ve ömrü yaratan Allah maddenin taşıdığı tüm bu özelliklerden uzaktır. O’nun öncesi ve sonrası yoktur. Zamanın, mekanın, sonsuzluğun ve her şeyin sahibi Allah'tır. O’nun her şeye gücü yeter ve O her türlü acizlik ve zaaftan münezzehtir. Yaratılmış her şey başlangıç noktasına döndüğü ve canlı cansız hiçbir şey kalmadığında, tek baki kalacak olan O’dur.

(Yer) Üzerindeki herşey yok olucudur; Celal ve ikram sahibi olan Rabbinin yüzü (Kendisi) baki kalacaktır. (Rahman Suresi, 26-27)

Evren ve yaşam, herşeye hakim, üstün ve sonsuz akıl sahibi Allah’ın iradesiyle işler. “Ol” buyruğuyla yarattığı tüm mucizevi sistemleri her an dengede ve kontrolünde tutan O’dur. O her şeyi sarıp kuşatandır. O bize şahdamarımızdan da yakın olandır; O her an her yerdedir.

Ve Allah ile beraber başka bir İlah'a tapma. O'ndan başka İlah yoktur. O'nun yüzünden (zatından) başka herşey helak olucudur. Hüküm O'nundur ve siz O'na döndürüleceksiniz. (Kasas Suresi, 88)

 
Toplam blog
: 727
: 972
Kayıt tarihi
: 09.02.10
 
 

Ekonomi okudum. 5 yıldır haber siteleri, portal ve dergilerde yayınlanan yazılarımı ve inandıklar..