Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ağustos '09

 
Kategori
Haber
 

“Neye mal olursa olsun” da… Ramazan paketi mi bu?

“Neye mal olursa olsun” da… Ramazan paketi mi bu?
 

"Ramazan paketi" grafiğini hazırlayan ve adını veremediğim arkadaşlarıma teşekkür ederim...


Başbakanın, hemen her konuşmasında, <ı>“Açılım” için kullandığı çok iddialı bir söz ver…

<ı>“Neye mal olursa olsun…”

Tamam, <ı>“Neye mal olursa olsun” da, fatura çıktığında muhatabı kim olacak? Ödemeyi kim yapacak, <ı>“Bedel” kime yüklenecek, kimin cebinden çıkacak?

Yani…

Bu <ı>“Bedeli” kim tarafından ödenecek?

Bu <ı>“Açılım paketi” dediği şeyi, sakın başbakan <ı>“Ramazan paketi” filan sanıyor olmasın!...

Hani o paketlerin içine, satıcılar tarafından oluşturulan bir liste vardır, o listenin de bir bedeli vardır. Beğenirseniz alır dağıtırsınız. Yok, eğer beğenmez de varlık itibariyle <ı>“Hali vakti yerinde” birisi iseniz, kendiniz için <ı>“Özel paket” hazırlatırsınız, içine istediğinizi koydurursunuz, bedelini de <ı>“Siz” öder dağıtırsınız, kimse bir şey demez, hatta memnun bile olur alan fakir, fukara ve de garip gureba[1]!…

Ben diyorum ki, başbakan <ı>”Paketi” hazır mı alıyor, yoksa <ı>“Özel paket” mi, onu da bize söylese…

Hani <ı>“Özel” paket ise, biz de önceden isteklerimizi sıralasak… Öyle <ı>“Un veremedik, çubuk kraker olmaz mı” gibisinden olmasa sonra…

Elbette şaka bir tarafa…

Millet olarak bize anlatılmaya başlamadan önce <ı>“Neye mal olursa olsun” tarzında anlatılıp, sonradan içinden istemediğimiz şey, ödeyemeyeceğimiz bedel karşımıza çıkmasın…

Eğer bu <ı>“Paket” ramazan paketi değilse, adı her ne ise, milleti tümü ile ilgilendiriyorsa içeriğini bilmek, en doğal hakkımızdır.

Her ne kadar başbakan son <ı>“Ulusa sesleniş” konuşmasında nelerin olamayacağını belirtse de, <ı>“Hazır paket” görünümdeki söylemler içinde istemediğimiz, başkalarının bize rağmen içine tıkıştırmak istedikleri şeyler var…

Başbakan her ne kadar <ı>“…alçaktırlar, namussuzdurlar…” diye tanımlasa da, birçoğumuz bu <ı>“Paketin” bizim için <ı>“Dışarıda” hazırlanmış paket görüntüsü verdiğinden kuşku duymaya devam ediyoruz.

Zaten bu <ı>“Paket” sağlam değilse, oradan oraya taşınırken çok çabuk dağılacak ve içindekiler de yerlere dökülecektir. Bizler, önce <ı>“Paketin” baştan sağlam ve dayanıklı olmasını sağlamak istiyoruz. Elbette içine baktığımızda beğendiğimiz ve beğenmediğimiz şeyler olacaktır. Ama orta yerde dağılırsa, onun da bir bedeli vardır, onu bile ödemek, bazen insana, zor gelebilir…

Sözün özü başbakan, bizler millet olarak sizin dediğiniz gibi <ı>“…neye malolursa olsun…” şeklinde bir <ı>“Paket” istemiyoruz…

Bir tek şuna hakkınız var…

Bu paket için ödenecek bedel, cebinizden çıkacak ve sadece ödemeyi siz bir şekilde yapacaksanız, elbette istediğiniz yapabilirsiniz…

Ancak dikkat…

Dediğim gibi… Bu bir <ı>“Ramazan paketi” değil… İçine istediğiniz koydurabileceğiniz gibi <ı>“Özel hazırlanmış ramazan paketi” de değil…

Bu paket başbakan, bedeli tüm ulus tarafından ödenecek bir pakettir.

O nedenle, <ı>“Paket” hazırlarken iyi düşünün… Paket taşınırken de bozulmasın, açılınca da istemediğimiz şeyler çıkmasın içinde. Bilebileceğiniz gibi, bazı adımlar vardır, attığınızda sağlam zemine basmazsanız, bataklığa ya da ne bileyim istenmeye yere düşersiniz. Millet olarak sizin arkanızdan gidecek kadar <ı>“Koyun” değiliz…

“30 Ağustos Zafer Haftası” nedeniyle maziye de bakıp iyi düşünün derim ben…

<ı>29 AĞUSTOS 2009


[1] Fakir, fukara, garip ve gureba kelimeleri, tekil ve çoğul olarak aynı anlamları taşır, ancak çok iyi Türkçe bilenler(!), bunların hepsini bir arada kullanır nedense!… Sanırım “Uyum güzelliği” olduğundan mı ne, kulağa hoş gelirken, Türkçe de gidiyor bu arada… Ayrıca “Gureba”, Osmanlı ordusunda birlik adıdır.
 
Toplam blog
: 146
: 576
Kayıt tarihi
: 17.01.09
 
 

Yazacak belki bir çok şey vardır, ancak sadece "Yazmak en büyük tutkum" desem!... Sonrasında da zate..