Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Mayıs '08

 
Kategori
Güncel
 

"Ötekini anlamak için 15 dakika", yeniden "biz" adılı...

"Ötekini anlamak için 15 dakika", yeniden "biz" adılı...
 

Onu 15 yıl öncesinden tanırım, Patika Dergisinden...

Bir kaç dergi toplantısı sonrasında konuları derinleştirdiğimiz Ankara, Sakarya, Dostlar Birahanesi.. O eski Patikacılar için Ece’dir. O Çok hızlı, seri konuşan, konuşması gibi de yazandı, gözünün yaşına bakmadan ve lafını esirgemeden eleştirirdi hepimizi...

Yeni patikacılar içinde bir tek Zeki var bildiğim kadarıyla eskiden, Patika 1991’ den beri hala yayınını inatla sürdürür, çünkü biz kurduk; Kaya, Sinan, Özlem, Pınar , Mehmet, Dilek, Mahmut, Zeki, Ahmet, Savaş, Ergin, Ruşen..

Kendimiz dizgisini yapar parasını buldukça basardık, İstanbul’ a İzmir’e gönderirdik.. Ankara’da Dost, İmge, Arkadaş’ a bırakırdık.. 1993 te 3. Yılımız dediğimiz yılda henüz 12. sayıda idik, şimdi kaç bilmiyorum kitapevlerinde bazen rastlayınca sevgiyle karıştırıyorum..

Geçtiğimiz Pazar günü Ece Temelkuran'ın Milliyet Pazar’da yeni kitabı “Ağrı’nın Derinliği” nin tanıtımı da içeren bir Röportajı yayınlandı*; “Ötekini anlamak için 15 dakika.” Şöyle diyor: “15 dakikalığına Ermeni olduğunu düşün. Yeni Türklük tanımı bu olmalı belki de. 15 dakika Kürt olduğunu düşün, 15 dakika Süryani, 15 dakika Yunan... "

Kitabı ise şöyle başlıyor; "Birazdan anlatacaklarım Ermeniler üzerinedir. Ama bir o kadar da, Türk olmak üzerinedir. Onlardan, belki ilk kez söyledikleri şeyleri dinlerken benim de Türk olmak üzerine ilk kez düşünmem üzerinedir. Bana ülkeler boyunca anlattıkları dünkü hakikatin ne olduğu üzerine değil, bugünkü hakikat üzerinedir. Anadolu'dan, Anadolu'yu terk etmek zorunda kalmış herkese gönderilmiş uzun bir mektuptur bu. İnsan nasıl hatırlar, nasıl unutur, nasıl barışır, nasıl affeder? Bu sorular hakkındadır anlatacaklarım.

Bu, dünya üzerindeki herkes için yazılmış bir unutma ve hatırlama yolculuğunun hikayesidir" Ağrı'nın Derinliği bu kitap aidiyetimizin bize ezberlettiklerinin ötesinde bir "biz" olabilir mi?

İçine hapsolmadığımız, dışına atılmadığımız bir "ev", bir "biz" kurulabilir mi?

Yeniden tüm ötekilerle, herkesle, ‘BİZ’ adılı yaratılabilir mi? Bu sorunun cevabına yönelik sorumlu cesur bir adımdır "Ağrı'nın Derinliği" …

Haydi sadece 15 dakika..

Sağol Ece Temelkuran...

Ermenistan’ın en yaşlı şairi Silva Gabudikyan’ın sözü: “Ararat sizin için bir yükseklik meselesi, bizim içinse bir derinlik meselesi.”

http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=HaberDetay&Kategori=pazar&ArticleID=758940&Date=25.05.2008

taraf

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..