"Özgün Baskı" Sanatçısı ve Birikimli Sanat Eğitimcisi Yusuf Demirtaş 23 Aralık'ta Galeri Akdeniz'de

Kırk bir yıl öncesine kök salmış sağlam temelli "Plastik ögeler" Can Suyu' nu Demirtaş'ın düşün yaşamının sanatsal birikiminde buldu

Emek’te iki göz odadan oluşan ve kendisi gibi resim sanatçısı eşi Muhteber Demirtaş’la paylaştığı “Sanat atölyesi” Yusuf Demirtaş’ın şahidi olduğum kırk üç yıllık yaşamının yaşam disiplinini yansıtır gibi. Sanatçı eşinin çalıştığı bölüm gelen misafirlerin de ağırlandığı bölümdür. Demirtaş’ın eserlerini ürettiği bölümde ise, eserlerine son noktayı koyma aracı ve atölyenin olmazsa olmazı olan “Baskı Presi”i de yer alıyor. Çalışmalar atölyenin düzenine uygun ve olmaları gerektiği yerde.

Zor bir uğraş boyayla, asitle, çinko plakaları ile iç içe olmak yaşam boyu. Eser üretmek “İğne ile kuyu kazmak” gibi bir şey. /Boşa çaba harcamak anlamında değil. Zorluğu ve kuyumcu titizliği gerektiği anlamında kullanılmıştır.

Uğraş alanı gravür, özgün baskı ise sanatçının; sabır, sanatsal disiplin, metanet ve dik duruş ister. Sanat: “Estetik kaygı ile ürün verme çabası” ise çabayı gösteren sanatçı, ürün ise sanat eserdir demek yanlış olmasa gerek. Eserin üretim süreci estetik kaygı odaklı çalışmaların; eskiz, kurgulama, kalıba hazırlama, kalıbı oluşturma, asitle temas, kalıbı temizleme, boya verme ve presten geçirme aşamaları titizlik gerektiren aşamalardır. Tüm bu aşamaları düşündükçe Yusuf Demirtaş’ın yaşam disiplini, yaşama düzeni  intizamı; insanlarla ve sanatçı arkadaşları ile hiç ama, hiç bir zaman “Empati”yi göz ardı etmediği iletişiminin titizliği, eserlerinin üretimine de yansıdığını görüyor gibiyim.

Zaman zaman “Özgün baskı sanatçıları”nın yaşam disiplinleri mi üretimlerine; yoksa üretimlerindeki sanatçı duruşu, disiplin ve titizliği mi yaşam biçimlerine yansıyor? Sorusunu kendime sorma gereksinimi duyuyor ve yanıtlıyorum.

-         Bence özgün baskı resim sanatçılarının  yaşam biçimi üretim disiplinlerine yansıyor.

-         Soruma bu yanıtı, tanıdığım özgün baskı sanatçılarının disiplinli yaşam biçimleri verdiriyor bana

Yusuf Demirtaş da bu sanatçılardan biri.

Yusuf Demirtaş'ın  23 Aralık 2011 ile 14 Ocak 2012 Tarihleri Arası Galeri Akdeniz’de Yaklaşık 30 - 35 “Özgün Baskı” Eseri   İzleyici İle Buluşacak. 

Özgün Baskı Sanatçısı ve Birikimli Sanat Eğitimcisi Yusuf Demirtaş eserlerinde güçlü denge ile lekesel dağılımın ustaca kurgusunun izleyicide yarattığı hazzın tadına doyum olmazken; erken dönem çalışmalarında anıtsal paleolitik formların Menhir, Dolmen ve Kromlek‘lerin belli bir estetik disiplin içindeki sanatsal kurguları ve inanılmaz denge tatlı pasajlarla formsal yön değiştirmelerini kaçınılmaz görüyor.

Davetiyede yer alan çalışma “Kutlanası Değişim”in habercisi

Demirtaş izleyiciye fark ettirmeden sağlam temelli erken dönem eserlerinin köprü taşları üzerine kurguladığı yeni çalışmaları  estetik heyecan ile pekiştirilerek sunuyor.

Lekeler kırk bir yıl öncesine kök salmış; özlemini çektiği “Can suyu”nu sağlam temelli sanat eğitimi almış; kendisi de sanat eğitimcisi olan Demirtaş’ın düşün yaşamının sanatsal birikiminden alıyor. Dönemler arası tatlı pasajlarla “Metamorfoz’a yakın değişim söz konusu iken; çalışmalarının verdiği tad ve estetik heyecan eserin eskizinden başlayarak; tüm aşamalarda artarak devam ederken;  “Baskı Presi”inden geçince doruğa ulaşıyor.

Her çalışması bir sonraki çalışmasına gebe, bir öncekinin de varlık nedeni olan Demirtaş’ın ustaca kurgulu ve lekesel dengeli sanatsal disiplin içeren erken dönem çalışmalarına; estetik heyecanın eklendiği, yeni plastik ögelerle zenginleştiği. Çizgi tonu  ile lekesel formların ilişkilendirilmesine ağırlık verildiği. Durağan az sayıda büyük forma karşılık, hareketli çok sayıda küçük formların yer aldığı ve birbirleri ile değerler bazında; küçük ,büyük, açık, koyu ve gri ilişkisinin ağır bastığı beyin rahatlatıcı “Orta Gri”nin yakalandığı gözlenedursun;

Demirtaş'ın kutlanası sanatsal üretkenliği dorukta.

Kutluyorum.

http://www.mehmetkapcak.com/news.php