Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mart '13

 
Kategori
Dünya Kadınlar Günü
 

KADININ ÖZGÜRLÜK TALEBİ

KADININ ÖZGÜRLÜK TALEBİ
 

Anaerkil toplumdan ataerkil topluma geçişte kadınlar özgürlüklerini yitirecek, çağlar boyunca da ikinci sınıf insan muamelesi göreceklerdir. Öyle ki kadının "insan" olup olmadığı bile tartışılacaktır. Kadınlara pozitif ayrımcılık yapan bugünün Fransa'sası, dün (geçmiş yüzyıllarda) kadını insan yerine bile koymamıştır.  Voltaire, 16. -17. yüzyıllarda Fransız Parlamentosu’nun, “kadın insan mıdır, değil midir” konusunu tartıştığını belirtmiştir. Bir çağı değiştiren, 1789 Fransız Devrimi'yle birlikte, kadın hakları da dillendirilmeye başlamıştır. (Çünkü bu devrim yalnızca erkeklerin yaptığı bir devrim değil, kadınların da bizzat içinde aktif rol aldığı bir devrimdi..) Fransız Devrimi'nde etkilenen Mary Wollstonecraft 1792'de, kadın hakları konusunda ilk önemli  çalışma sayılan "Kadın Hakları Savunusu" kitabını yayınladı. "Özgürlük talebinde bulunmamak, kadını onursuz kılacaktır" ana düşüncesinden hareketle: "kadının ufkunu genişleterek güçlendirin aklını; körü körüne itaat sona erecektir; ancak, iktidar her zaman körü körüne itaate ihtiyaç duyduğundandır ki zorbalar ve şehvet düşkünleri, haklı olarak karanlıkta tutmaya çalışırlar kadını; çünkü bunlardan birincisinin tek istediği bir köledir, ikincisinin istediği ise elinde tutacağı bir oyuncak." demekteydi...

Ve Dünya Kadınlar Gününün öyküsü:

Tarih 8 Mart 1857’dir. Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde, daha iyi çalışma koşulları istemiyle greve giden 40 000 dokuma işçisinin fabrikaya kilitlenmesinin ardından çıkan yangında, fabrika önüne kurulan barikatları aşamayarak yangının zalim alevleri ve koyu gri dumanları arasında, çoğu kadın 129 işçi kalarak ölümün ateş kokan en kızgın kucağında can verirler. Cenazeleri yalnız bırakılmayarak 100 000 kişi tarafından uğurlanır.

Aradan 53 yıl geçer. Onların acısı hâlâ kadınların kalbinde yanık bir köz gibi durmaktadır. Bu nedenle 26-27 Ağustos 1910 tarihinde, Danimarka’nın Kopenhag kentinde, 2. Enternasyonal’a bağlı kadınlar toplantısında, Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin , 8 Mart’ın « Dünya Emekçi Kadınlar Günü » olarak kutlanmasını önerir ve öneri oybirliği ile kabul edilir. Bu tarihten itibaren birkaç ülkede kutlanmaya başlayan « Kadınlar Günü »,1960 yılında Amerika Birleşik Devletleri tarafından da kabul görünce iyice yaygınlaşır ve 16 Aralık1977 tarihinde, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 8 Mart’ı « Dünya Kadınlar Günü » olarak anılmasını kabul etmesiyle neredeyse tüm dünya devletlerinde kutlanmaya başlanır.

Türkiye’de ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında “Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlamaya başlar. 1984 yılından sonra yaygın bir şekilde anılır.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlanıyor ancak alınacak daha çok yol var. Özellikle geri kalmış toplumlarda kadın ikinci sınıf insan bile görülmeyip, erkeğin mülkü, kölesi olarak görüldüğünü düşünecek olursak, bu çağda bile çok da iç açıcı bir durumla karşı karşıya olmadığımız aşikardır. Ataerkil toplumun yapısından kaynaklanan sancılar devam ediyor yazık ki!...

Kadın hakları için mücadele vermiş olan; Mary Wollstonecraft, Flora Tristan, Clara Zetkin, Simone De Beauvoir ve Nezihe Muhiddin gibi kadınları saygıyla anıyor,

Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum...,

   

 
Toplam blog
: 71
: 1292
Kayıt tarihi
: 10.08.11
 
 

Hacettepe Fransız Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Öğretmenim, şu anda yurt dışında görev yapıyorum. ..