Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Temmuz '10

 
Kategori
Güncel
 

'Polis, rejimin teminatıdır.'

'Polis, rejimin teminatıdır.'
 

İşten çıktığımda doğrudan eve geldim. Az yağla kızartma yapan fritözlerden almıştım geçen gün. Onunla oynamak hoşuma gidiyor. Kızartmaları bizim usul kadar lezzetli olmasa da daha sağlıklı ve daha hafif oluyor.

TV8’in haberlerine yetişebildim ancak. Bir yandan yemek yiyor bir yandan da haberleri izliyorum.

Sn Başbakan dumansız hava sahası konusunda gösterdiği çalışmalardan dolayı Avrupa’dan bir ödül almış. Kutluyorum onu. Sn başbakanın desteklediğim birkaç icraatından biri de sigara konusundaki tavrıdır. Bendeniz de eski bir tiryaki olarak, sigarayı bırakmanın çok kolay olmadığını bilenlerdenim.

Recep bey konuşma yaparken yine kaçırıyor kantarın topuzunu.

Bazı satırbaşlarını aktarayım size: ‘’İntihar etmenin özgürlüğü olamaz!’’ diyor. Yani sigara içerken özgür olamazsınız demek istiyor. Sonra konuyu alkollü içkilere getiriyor. ‘’O içkiler meyvelerden yapılmıyor mu? Siz de üzüm yiyin ama içki içmeyin.’’ Diyor… Sıkı durun, bir sonraki hamlenin hazırlıkları başlamış olabilir. Yani içki yasağı gelebilir ve Sn başbakan da Fatih Sultan Recep olamasa da 4.Murat olabilir…

Devam ediyor Sn başbakan: ‘Benim Bakanlar kurulumda hiç kimse sigara içemez’ diyor. ‘Eğer içen varsa da gizli gizli içiyorlardır’ diyor. Galiba Sn başbakan, kendinin daha başka bir şey olduğunu sanıyor. Recep Bey'de hiç demokrat bir hava görüyor musunuz? Daha çok totaliter bir başkanı andırmıyor mu?

Ben yaptım… Ben yaptım… Ben yaptım…

Milli görüşün gömleği çıkarışı ve sağa kayışı… Ve kayışı koparışı… Ve bir başbakanın kendini tek adam sanışı…

Anayasa oylamasında ne yapacağız?

Benim de aklım karışık açıkçası…

Fakat Recep Bey böyle esip gürlemeye devam ettikçe ‘Hayır’ yanım ağır basıyor.

Biliyor musunuz geçen gün Sn Cumhur Başkanımız 2 oy alan bir adayı rektör olarak atadı. 300 küsur oy alan adayı es geçerek… Eskiden benzeri uygulamalardan şikâyet eden Sn Gül, aynı şeyi ( Şey diyorum çünkü ayıpsı olan her olgu 'şey' sözcüğüyle geçiştirilir.) yaptı…

Ben o uygulamaları yapanları da eleştirmiştim. Şimdi Sn Gülü eleştirdiğimde modası geçmiş 3.dünya solcusu oluyorum… Onlar da Pinokyo'nun sevimsiz hali oluyorlar…

Anayasa paketinde YÖK’e dair bir tek şey var mı?

Yok!

Çünkü YÖK artık onların YÖK’ü yani kaldırılması gerekmiyor.

Sadece bu yüzden dahi ‘Hayır’ demek istiyorum.

Eskiden Cumhurbaşkanlığı makamının çok fazla yetkisi var derlerdi… Anayasa paketinde buna dair bir tek cümle var mı? Yok! Çünkü artık onlar oturuyor o makamda ve niyetleri o makamın yetkilerini arttırmak. Çünkü Recep Bey geçmek istiyor Çankaya’ya.

İşte bu yüzden ‘Hayır’ demek istiyorum.

Diktatör ruhlu insanları sevemiyorum.

‘Polis rejimin teminatıdır’ diyen bir insanın başbakan olmasını, Cumhur başkanı olmasını istemediğim için ‘Hayır’ demek istiyorum.

Referandumu, hükümete güvenoyuna dönüştürdükleri için ‘Hayır’ demek istiyorum.

Çünkü güvenmiyorum. Sahi siz bunlara güveniyor musunuz?

Geçenlerde Sn başbakan mal varlığını kendi kendine beyan etti. Eşinin ve çocuklarının dışındaki mal varlığını öğrendik. Sadece banka nakti birkaç milyon TL den fazlaydı. Peki o zaman neden çocuklarının tahsil masrafını bir iş adamı karşıladı?

Bakın bu durum suçtur suç!

Üstelik siyasi olmayan adi bir suçtur.

Kürsü dokunulmazlığına girmez.

Çünkü bir başbakan bol parası olduğu halde bir iş adamının finansıyla çocuklarını ABD’de okutamaz.

Neden anayasa paketinde dokunulmazlıklara dair bir tek cümle bile yok?

Sn Baykal’ın bir milletvekiliyle gayrimeşru bir ilişkisinin olması (ki bu durum halen doğrulanmış bile değildir) ne kadar etik dışıysa, Sn başbakanın bu yaptığı da fazlasıyla etik dışıdır.

İşte bu yüzden ‘Hayır’ demek istiyorum…

İnanın bana, bunlar varlıklarını borçlu oldukları 12 Eylül’le hesaplaşamazlar. Bu yüzden demokratik bir anayasayı asla istemezler. Çünkü demokrasiye olan inançları muammalıdır.

Peki... ‘Hayır’ dediğimizde gerçek demokrasi mi gelecek? Ne yazık ki hayır…

Fakat pervasızca koşan bu gücün bir duvara çarpması sağlanacak. Dengeler oluşacak. Gerçek demokrasi için solun serpilip gelişmesi gerekiyor. Solun eksik kaldığı yerde demokrasiden söz edilemez. Önce bunları durduracağız sonra geleceğe bakacağız…

Sivil ya da askeri… Faşizmin her türüyle hesaplaşacağız…

Mücahit maskesiyle mütahit olanlarla…

Ortadoğu işkâl edilirken emperyalizmle iş birliği yapan takunyalı Haçlılarla…

Sosyal adaleti paramparça edenlerle…

Kürt sorununu, İslami gönüllü birlikle çözeceğini sananlarla…

Sendikaları yok edenlerle…

‘Tüsiat mı Müsiat mı’ seçeneğini sunanlarla…

1 Mayıs dayakçılarıyla…

Türkan Saylan gibi bir demokrasi simgesini hapislere atmaya çalışanlarla…

Halkın onurunu İsrail’e çiğnetenlerle…

Sandıkta hesaplaşacağız…

Bu yüzden göbek atıyorum biraderimle, resimde gördüğünüz gibi…

Haydaaaaa…. Füdaydaaaaaa….

 
Toplam blog
: 153
: 1481
Kayıt tarihi
: 16.09.06
 
 

Tıka basa dolu bir adam değilim. Balığı gördüysem derine inerim. Uzun süre gölgede kalamam. Okuru..