Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Haziran '13

 
Kategori
Siyaset
 

"Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir."

"Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir."
 

Aman gençler! Başbakan sizi görmesin! Çok kızar sonra! Neme lazım!...


Mustafa Kemal Atatürk: " Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir. " diyor.

Başbakan, " Sanatçılar bugüne kadar ne istedi de alamadı? Ama bundan sonra böyle olmayacak! " diyor. Mehmet Ali Alabora'yı, attığı tweetin hesabını sormakla tehdit ediyor. Atatürk'ün el üstünde tuttuğu, " Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz, fakat sanatkar olamazsınız." dediği sanatçılarla karşı karşıya gelmekten zerre çekinmiyor. Dişine göre bulduklarına dayılanmaktan zerre çekinmiyor, zinhar geri durmuyor.

Başbakan, heykel sevmiyor, canın istediği heykeltıraşı dilediği gibi küçümseme, aşağılama hakkı olduğunu sanıyor. Sanatçıları bile, kendilerinden olanlar ve olmayanlar diye ayırıyor. bale izlemiyor, balet ve balerinleri sevmiyor. Kendisinin veya partisinin aleyhinde yazıp, çizen, siyasi çizgisine ters düşen, muhalif olan yazar, aydın, sanatçı kim varsa, düşman belliyor. Ülke hapishanelerinde yatan gazeteci sayısından zerre rahatsız olmuyor. Ve mümkün olsa, muhalif gördüğü her sesi susturmak istiyor.

Gezi Parkı'na giden sanatçılara öfkelenen, durup durup akıl, fikir veren, haddine olup olmadığına bakmaksızın toplumun her kesimine olduğu gibi sanatçılara da herşeyin doğrusunu, yanlışını öğretmeye, dikte etmeye çalışıyor.

Değil yalnızca Türkiye'de, dünyanın hiçbir yerinde, sanatçısı, aydını, yazarı, çizeri, medyasıyla kavgalı hoşlanmadığı gazeteciyi patronuna şikayet edip, ekmeğinden eden, sevmediği gazetecilerle arasına aşılamayacak engeller koyarak işlerini yapmasına engel olan bir başbakan; uzun süre iktidarda kalamaz. Bugünün dünyasında hiçbir iktidar, ülkesinin medyasına rağmen ayakta kalamaz. Çünkü günümüzde Medya, neredeyse dünyanın tamamında yasama, yürütme ve yargıdan sonra 4.güç olarak kabul ediliyor. 

Sosyal medyayı küçümseyen, tweetter'dan bela diye  bahseden bir başbakan, bu çağı okuyamaz. İçinde bulunduğumuz İletişim Çağı'nın lideri olamaz. Devleti, atılmış milyonlarca tweeti ayıklamak, sosyal medya suçu ve suçlusu aratmakla meşgul eden bir lider, belki seçim kazanabilir; ama asla çağları aşabilen bir devlet adamı olamaz.

İktidara geldiği günden beri bir kez bile " Türk Milleti " diyemeyen bir siyasetçinin, ne " Milli İradeye saygı " söylemi ciddiye alınabilir, ne de bayrak edinme kampanyası...

Siyaset, samimiyetle yapıldığında, onu yapana güç ve prestij kazandırır; sanatçı düşmanlığı yapıldığında değil... Güçlü bir lider, sanatından, sanatçısından ilham alır, onların daima arkasında durur, sanatçısına her zaman güç verir, gözdağı değil...Ve güçlü bir lider, elbette büyük sözü dinler. 

Ne demişti ulu önderimiz Atatürk: " Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir. " Bu söz, tabi ki boşa söylenmiş değil...

Not: Yazıda kullanılan görsel internetten alınmıştır.

 

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..