Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '16

 
Kategori
Blog
 

"Semavarı alıştıram, maşa salıp garıştıram, küskün ilen barıştıram"

"Semavarı alıştıram, maşa salıp garıştıram, küskün ilen barıştıram"
 

Devamlı Antalya'da oturuyor. Rus Manken: Tetikçi Olga"


 

         Az gittik, uz gittik, blogları devirdik. Nice yollar teptik , virajlardan geçtik, yolları da.çarıkları eskittik. Nihayet sonunda geldik, yine blog sayfalarına.

         “Arabası dört teker,” dedik. Arkasından da “ seni kim çeker” diye diye naralar Attık. Vardık  baktık ki, bir arpa boyu  yol alınmamış. Yine de de  bir baktık..hamamcı da aynı, tası da aynı, peştamal tutanı da aynı. Breh breh breh!

         Bir kıyak yapalım dedik. Bildiklerimiz de katarak bir yazı yazalım dedik. Küskünleri gevşetelim dedik. Vardık gittik  Google Amcaya, bir bir anlattık. “Ballı bir haber istedik” Önümüze kırmızı  mühürlü bir torba koydu. “Bir mini etek gibi, her şey içinde” dedi. “Mini etek” deyince, birlikte çalıştığım şefim geldi aklıma. İşte o Atilla İlhan derdi ki: “ Bir haber, mini etek gibi olmalıdır. Ve her şeyi içine almalıdır” diye. Haberin 5N kaidesinin  ana umdelerini öğretmişti biz öğrencilerine. Şimdiki ve hocaları, bu söylemlerden habersiz.

         Nerde kalmıştık? Evet. Neşeli bir haber yumağı yaptık. Resimlere ağırlık verdik. Bloglara sinen hazımsızlıklar giderilsin dedik. Blog kalksın fetvası veren de var. O densiz Diyanet İşlerini de gölgede bırakan lafları yumuşatmağa çalıştık.

         İşte böyle böyle. Hoş resimler koyduk. Ki, blog kırgınlıklarının sisini biraz dağıtabilmek uğruna. N’apalım? Bu vazife de bize düştü.  5 mi dünyadan, dünya mı 5 ten büyüktür, küçüktür safsatalarını bırakalım bloglarda dedik. “Herkes cürümü kadar yer yakar” diye seslenmek istedik. Güçsüzlüklerini hissettirdiğimiz kimselerin, omuzlarımıza basarak yükselmelerinin modası geçti dedik. Ve de teselli bulduk.

         Sevgili editörler beni de anlar., sizleri de anlar. Kapasitelei yüksektir zira. Bu yazının içinde bir tane “ Lay lay lom” var mı? Yok. Onun için bu yazı blog yazısı değil diye kimse kaldırmaz bu yazıyı.. Durup durup neşeli fotoğraflar derledim. Bayram değil seyran değil ama, ağzınız neşelensin.

         Oooo, biz derdimizi anlatıyoruz derken, sayfalar tükenmiş, neredeyse bloğu bitiriyoruz.   Neşeniz bol olsun.

         KONUMUZ, CANNES Film festivalindeki o meşhur kırmızı halıda boy gösterenler. “La fille inconnue ( Meçhul kız) filminin galası için gelmişlerdi. Gelin görün ki süper model  Bella Hadid, dekolte elbisesi ile filmin galasını  da,  yürüdüğü halının kırmızılığını da gölgede bıraktı.  CANNES, bu dekolte ile altüst oldu.

         Kırmızı halıların da cılkı çıktı artık. Memleketimizde de ayaklar altına serilen kırmızı halılar, demek ki derin dekoltelere şahit oluyorlarsa, işin içinde iş var demektir.

         Antalya’ya yerleşmiş bir  Rus model tanırız: “Tetikçi Olga “Bu kızcağız da oradaymış. Hiç kıskanmamış ki “ Antalya’ya dönünce arkadaşlarına anlatmış: “ Çok beğendim “ demiş.

        Akşamı da Leonardo diCaprio, da geceki eğlencede bu derin dekolteli ile bütün gece çılgınlar gibi dans etmiş. DiCaprio'nun bir adı da neymiş biliyor musunuz? "Halı çapkını" Bodrumdaki "Yalı  çapkını" kuşunu hatırlatıyor.

Bizim dışımızda neler oluyor değil mi? Dönüp, bu haberleri de izleyelim, biraz gözler renklensin. Mevziler değişsin, Di mi? Blog meraklılarına hizmet etmek de var işin içinde. “Terapi” tadında. Bu bloğu içimizde en anlayan da Erol Özışık’tır. Mesleği müsait çünkü.

        İçimden, o, Azeri şarkıdaki gibi seslenmek geldi: “ Semavarı alıştıram / Maşa salıp garıştıram, küskün ilen  barıştıram"

        Ört ki, ölem !

BELLA NADİD, ELBİSE DEĞİŞTİRMESİNE RAĞMEN, MERAKLI GÖZLERDEN KURTULAMADI

KAH BÖYLE GÖZÜKTÜ, KAH AŞAĞIDA RESİMDE OLDUĞU GİBİ. BAZAN ÖRTÜNME İHTİYACI HİSSETTİ

L  di CAPRİO'NUN BİR DİĞER ADI DA " HALI ÇAPKINI " İMİŞ. BİZİM BODRUMDAKİ  "YALI ÇAPKINI " KUŞLAR MİSALİ. GAGASIYLE  KAPTIKLARINI,  DANS  PİSTLERİNETAŞIYORMUŞ. İYİ  DE EDİYORMUŞ.  

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..