“Şike” dendi, meğer resmi adı “rüşvet almak vermek”miş!..

3 Temmuz 2011 sabahından beri “şike”yle yatıp kalktık.

Cezalar, içeriden ve dışarıdan “şike” diye geldi. Bundan Beşiktaş, daha çok Fenerbahçe etkilendi.

Avrupa yolları kesildi.

Hedefte daha çok, Fenerbahçe, ad olarak da Aziz Yıldırım vardı.

“Şike” yapılmıştı!..

Biz de “Tek kişilik şike mi olur?” dedik.

Meğer “dava”nın yargıdaki adı başkaymış!

Bu da nereden mi çıktı?

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, "Noksan ikmal" gerekçesiyle İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği yazıdan.

Bunu haberleştiren de Cumhuriyet’ten Oğuz Güven:

“İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplerin 3 Temmuz 2011 tarihinde gerçekleştirdiği operasyonla başlayan ve "Şike davası" olarak algılatılan davanın yargıdaki adı, ‘Rüşvet / almak vermek.’"

Hukukçular, mutlaka daha önce sordukları şu soruyu soracaklardır:

Bu davanın görüleceğiz yer, ÖYM değildi/r.

*****

Yargıtay’ın yazısında “sehven” bir durum mu var?

Bilemeyiz!...

Hukukçular ne der?

Bilemeyiz!

Dava niye “şike” diye sunuldu?

Bilemez miyiz?

Fenerbahçe cephesinin “Bu bir şike değil, siyasi davadır!” demesindeki inat acep ne ola?

Bilemez miyiz?

Son söz: Karabulutlar bir dağılsa da gökyüzünü görsek!..

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com