Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ekim '09

 
Kategori
Siyaset
 

"Takma bacak konuştu "

“Takma bacak konuştu.”

Bu vatan için kanlarını akıtanlar, aziz şehitlerimiz, ve bu ihanet savaşında genç yaşlarda vücudunun bir kısmını kaybeden bu ülkenin has çocukları saygıdeğer Gazilerimiz..

Onlar, vatan, millet, birlik, bağımsızlık gibi değerlerin simgeleriydi. Onun için savaştılar..

Bu vatan için kanlarını akıttılar, sonra ne oldu?...

Toplum olarak, umursamazlığımız öyle bir noktaya geldi ki, terörün kurbanı oldukları yetmiyormuş gibi, “açılım”a da kurban edildiler. Yok sayıldılar..

Çünkü onlar sessizdiler, asildiler, kahramandılar..

Acılarını içlerine gömmüşlerdi. Ağızları var, dilleri yoktu.

Bu ihaneti hazırlayanlar da böyle düşündüler..

Üniformalı teröristler sınırda ve şehirlerde muzaffer bir ordunun askerleri gibi karşılanırkende, helikopterli çadır mahkemelerinde yargılanıp beş dakikada serbest bırakılırkende, davullu-zurnalı kutlamalarla ağırlanırkende bunlar ve aileleri sessiz kalırlardı herhalde.

Çok çok bir-iki dernek bir basın açıklaması yapar, bir-iki gözyaşı, “açılım”ın gürültüleri arasında kaynar giderdi.

Ama öyle olmadı… Olmamalıydı. Olmadı zaten..

Artık bıçak kemiğe dayanmıştı , yeter artık dediler..

Halk kabullenemiyordu, öyle olmadı işte.

Bir gazi, takma bacağını çıkardı ve salladı.

O an Türkiye’de çok şey sallandı. Yürekler cız etti..

İşte “açılım”ın mimarları bunu hesap etmemişlerdi.

Bir takma bacağın nelere kadir olduğunu bilmiyorlardı.

Bir kahramanlık madalyasının boyundan çıkarılıp yere çalınmasının ne anlama geldiğini akıllarının ucundan bile geçirmemişlerdi.

Oğlunu bayramla askere gönderen bir ananın yüreğini yakacağını da hiç düşünmemişlerdi.

Türkiye’de “sessiz ama çoğunluk” vardı..

Bir takma bacağın, bir kesik kolun, yanık bir yüzün, sadece 5 bin şehit yakınının değil, bir büyük toplumun tümünün yüreğinde yaratacağı isyan duygusunu hiç ama hiç hesap etmemişlerdi.

Sandılar ki, “açılımdır, yaparız, olur biter.”

Hazmede hazmede, yuttururuz dediler..

Olmadı, olmadı, yüzlerine gazinin takma bacağı tokat gibi patladı, yere atılan Madalya kafalarına çalındı.

Çünkü başlarken toplumun onayını almadılar.

“Halkın büyük çoğunluğu destekliyor” diye kafadan attılar.

“Biz yaparız olur” sandılar. Kasımpaşa kafasına gittiler.

Seçmenin en az yarısını temsil eden muhalefeti bile adamdan saymadılar. Afra –tafra ile yaparız dediler.

Emir yukarıdan gelmişti, yapmaları gerekti.

Ama... “Takma bacak”lar kafalarında patladı..

O vatan için verilen bedel ”takma bacak” bir zafer daha kazandı.

Vatan onlara minnettardır..

ozcanvural1933@hotmail.com

 
Toplam blog
: 453
: 1059
Kayıt tarihi
: 24.07.06
 
 

1933 Kayseri'de doğdum. Kayseri Lisesi Ankara Veteriner Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Diş Heki..