Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '08

 
Kategori
Anılar
 

"Tanrı Dünya ile zar atmaz." Albert Einstein

"Tanrı Dünya ile zar atmaz." Albert Einstein
 

    -Çocuktum. -Mahallemizde yaz aylarında Kuran kursu verilirdi. -Hoş, öyle dini bütün bir aileden değildim ama. -Bütün çocukluk arkadaşlarım kursa gittiğinden, benim de ilgimi çekerdi. -Arada takılırdım. -Bana çok komik gelirdi. -Garipserdim bir takım tutum ve davranışları. -Ders veren Orhan isminde birisiydi. -Zayıf, çelimsiz bir tip. -Hani çiroz derler ya. -Öyle bir şey. -Ama sert mi sert. -Tavizsiz mi, tavizsiz. * * * * * -Bütün mahallenin çocukları, her yaz gidiyor Orhan’nın evinde Kur-an kursuna. -Ben gayri ciddi bakıyorum kurs işine. -Laf ola beri gele misali. -Ne yapacağım mahallede koca bir gün. -Herkes takkeyi geçiriyor başına, elinde bir kitap, soluğu Orhan’nın mekânında alıyor. * * * * * -Benim de aralarında olduğum bir gün, bir diyalog geçti. -Kuran kursu ya. -Orhan abi dediğimiz hoca anlatıyor. -“Tanrı Ademi çamurdan yarattı.” Diyor. -Ve devam ediyor. -“Adem’inde sol kaburgasında Havva anamızı yarattı.” -“Adem babamızla, Havva anamızın çocukları oldu.” -“Habil, Kâbil. Bir de kız çocuğu.” -“Çocuklar büyüdüler.” -“Habil ve Kâbil kıza aşık oldular.” -“Kıza sahip olmak için birbirleri ile kavgaya tutuşuyorlar.” -“Habil, Kâbil’in kafasını taşla eziyor.” -“Ve kıza sahip oluyor.” -“İnsanlık alemi de bu şekilde çoğalıyor.” * * * * * -Bunu anlatan hoca Orhan. -Dinleyenlerin arasında ben. -Hoca’ya dönüp şöyle dediğimi hatırlıyorum. -“Çamur kıtlığımı vardı. Tanrı neden bir tane daha Adem ile Havva yaratmadı.” -Herkes bir anda durakladı. -Hoca Orhan ne diyeceğini şaşırdı. -Komik bir durumdu. -Sonra konuşalım seninle bu konuyu dedi. -Tekrar derse devam etti. * * * * * -Ve ben hep bu sorunun yanıtını aradım. -Neden Tanrı bir tane daha Adem ve Havva yaratmamıştı? -Bence ciddi bir sorundu. -Neden Tanrı insanlık aleminin başlangıcını bu şekilde başlatmıştı. -Çok garibime gidiyordu. -Ortaokul dönemimizdi. -Ve ben o dönemlerde, garip garip kitaplar okumaya başlamıştım. -Liseye geldiğimde, yaşamımda çığır açan bir kitap okumuştum. -Georges Politzer'in “Felsefenin Temel İkeleri”. -Derken Nikitin’nin “Ekonomi Politiğini”. -Ve okumak bir tutku halini almıştı bende. -Ders falan çalışmıyordum. -İlgilenmiyordum derslerle. -Sadece okumak. -Başka bir şey düşünmüyordum. -Elime geçen para, sadece kitaba gidiyordu. -Hafta sonlarım Cağaloğlunda geçerdi. -O yayınevi senin. -Bu yayınevi benim. -Kitapları seyretmek bile ayrı bir keyif veriyordu bana. -Raflardan alıp içini karıştırmak eğlenceliydi. -Kimi günler sabahtan akşama kadar girdiğim kitapçıdan çıkmazdım. -Hele de Cumhuriyet Kitap Klübünden. -Halen üye kartım cüzdanımda. -Anı olarak duruyor. * * * * * -Halen bulabilmiş değilim sorunun yanıtını. -Neden Tanrı, bir tane daha Adem İle Havva yaratmamıştı. -Ama bir tane ve en önemli yanıtı buldum. -Eınstein sayesinde. -Ne diyordu Eınstein? -“Tanrı Dünya ile zar atmaz.” -Bu cümleydi aradığım.
 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..