Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Temmuz '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

"Tartışmayı bilmiyoruz-2"

"Tartışmayı bilmiyoruz-2"
 

Tartışmayı Bilmiyoruz - 2 (Tartışmada Seviyeler)

Daha önceki yazımızda tartışmayı bilmediğimiz konusunda bazı tespitlerde bulunmuştuk. Yazımızda kısaca tartışmanın odağının doğrular ve yanlışlar olması gerektiği, bu doğruların yerine gururumuzu koymamamızın doğru olmadığı üzerinde durmuştuk. Çünkü önemli olan doğruya ulaşmaktır demiştik.

Bu yazımda ise “tartışma seviyeleri” ya da "kaliteli/seviyeli tartışmalar" üzerinde durmak istiyorum. Seviyelerine göre tartışmalar, en ideal olan “doğruya ulaşmak” ile en alt seviyedeki “fikrimizi karşımızdakine kabul ettirmek, dayatmak” arasında şekillenmektedir. Burada özellikle tartışmacıların üslupları tartışmanın kalite seviyesinde belirleyici olmaktadır. Dolayısıyla tartışmayı iki temel öğe nitelemektedir;

i) Amaç: Tartışmanın kişiler için amacı

ii) Üslup: Tartışmada kişilerce kullanılan üsluplar.

Bu iki temel öğenin kombinasyonları da tartışmanın seviyesi olarak karşımıza çıkacaktır.

Kaliteli – Seviyeli Tartışmalar: Amaç bakımından taraflar konunun niteliğine göre “doğru bilgiye” veya “adaletli seçime/karara” ulaşmanın yollarını ararlar.

Örneğin iki arkadaş tuttukları takımlardan hangisinin bu sezon daha başarılı olacağını tartışabilirler. Bu tartışmada amaç iki arkadaş içinde gerçekten doğruya en yakın tespite ulaşmak ise öncelikle “başarılı olmanın” kriterleri üzerinde anlaşmaya varan bu iki arkadaş, daha sonra tuttukları takımın aleyhine de olsa sonuçları değerlendirerek hangi takımın daha başarılı olacağı üzerinde fikir birliğine varabilirler. Yine iki farklı parti mensubu bir amaç doğrultusunda değerlendirme yaparlarken aynı yöntemle objektif tespitleri paylaşarak doğru kararlara ulaşabilirler.

Orta Kalitede- Seviyede Tartışmalar: Tartışmanın seviyesinin düşmesinin birden fazla sebebi olabilir;

a- Taraflardan birisinin amacı, kendi doğrularını tartıştırmaya fırsat vermeden karşısındakine kabul ettirmektir.

b- Yine taraflardan birisinin (amacı iyi niyetli şekilde doğrularını anlatmaya çalışmak olsa bile) üslubunun gereğinden sert, öfkeli, duygusal olması veya konuyu kişisel kabul görme düzleminde ele alma durumudur. Bu üsluptaki tartışmalarda kişi (özellikle aşırı duygusallıktan dolayı);

- Gerektiğinde yalana başvurma,

- Karşısındaki kişinin bu konuyla alakalı olmayan zayıf noktalarını gündeme getirme (bel altı vuruşlar),

- Sözle kişisel özelliklere vurgulama ve imalar (kızardın, bozardın, gözün seğiriyor vb.),

- Aşırı tepkiler göstererek (masadan kalkma, masaya vurma, kapı çarpma, elindeki kalem vb. eşyayı fırlatma vs.) kendini kabul ettirme,

- Tartışmanın gidişatıyla hiç dengeli olmayan ani rest çekmeler (satmıyorum, almazsan alma ya da başkasına müdahale ederek, bırak yapmazsa yapmasın vs.) vb. davranışlar gösterebilir.

Tartışmanın kalitesiz değil de orta seviyede olmasının sebebi; tartışmadaki diğer taraf(lar)ın hayretle, şaşkınlıkla ya da bilerek durumu gözlemlemesi, ancak bu olumsuz davranışlara katılmamasıdır. Kalite sadece bir taraf için en alt seviyeye inmişken diğer taraf bunu dengelemeye çalışır ya da tartışmadan çekilir.

Kalitesiz-Seviyesiz Tartışmalar: Bu tip tartışmalarda yukarıda belirttiğim olumsuz amaç ve üsluptaki söylem ve davranışları tartışmanın her iki tarafı da kullanmaktadır. Bu tip tartışmaların seviyesizliğine genelde taraflardan ziyade izleyiciler tanıklık ederler. Taraflar bu durumun farkında değildirler ya da çıkarları gereği bilmezlikten gelmektedirler.

Özellikle karşıt çıkarlar söz konusu olduğunda tartışmaların seviyesi düşmeye başlar. Bu seviyeyi korumak tarafların elindedir ve özel çaba gerektirir. Çıkarlarla-Kalite/Seviye arasında tercih yapmak ise bilinçli bir karardır ve çoğu zaman çıkar kaybı hissedilmeye başlandığında kaliteden ödünler başlar. Burada yine tartışmanın seviyesiyle ilgili karar kişilerindir.

Örneğin televizyonlardaki tartışma programlarını bu gözle değerlendirirsek, ağırlığın maalesef orta kalitede ya da kalitesiz tartışma programlarında olduğunu görürüz. Ama bu durum kaliteli programların olmadığı anlamına gelmemelidir. Dolayısıyla tartışma kalitesi/seviyesi, program seçiciliğimizde en az tartışma konusu kadar önemli olmalıdır. Bu durum doğruyu ararken tartışacağımız kişiler için de aynı geçerliliktedir.

Seviyeli tartışmalar dileğimle,

Sevgiler.

 
Toplam blog
: 64
: 810
Kayıt tarihi
: 07.07.10
 
 

www.ibrahimkayral.com ..