Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Eylül '09

 
Kategori
Siyaset
 

"Teşkilat" hakkında – 5

"Teşkilat" hakkında – 5
 

"Namuslular; namussuzlardan daha cesur olmalıdır!!!


1990 SONRASI FAALİYETLER VE DEĞİŞİM

1986 yıllarında Tekirdağ İl Jandarma Alay Komutanı olan Alb. Temel Cingöz’ün Jandarma Kuvvetlerinde bir geleceği kalmamıştı.Felçli olan küçük çocuğuna ihtimam etmekten başka bir düşüncesi de yoktu. Ancak o sırada ‘’Teşkilat’’ın önde gelenlerinden ve en eskilerinden olan eski asker bir ‘’abi’’yle tanışması geleceğini değiştirdi. Bu abinin işletmesi için yaptığı tüm gayretler neticesinde talihi arttı. Ankara Esenboğa’da katliam yapan Ermeni teröristlerden biri Yunanistan kapısından girmiş ve Tekirdağ’da abinin işletmesinde konaklamış ancak bu konaklama, unutulularak yasaya aykırı olarak Jandarmaya bildirilmemişti. Ancak komutan sayesinde bu iş örtüldü. !!Veli Küçük’ün yaptığı denetlemeden sonra bu komutanımız Jandarma Tuğgeneralliğe terfi ederek az sonra Adana Bölge Jandarma Komutanı oluyordu. Burada emir eri gibi yanında bulunan sivil görevlilerden biri de daha sonra Hizbullah lideri olarak vurulan Velioğlu’dur. Ancak samimi Vatansever Cingöz her ne konuda işlerini bozduysa bilahare yine ‘’Teşkilat’’ tarafından PKK taşeronu adı altında katlediliyordu. O sırada Veli Küçük Kocaeli Bölgesindedir. Kocaeli İl Emniyet Müdürü de ‘’abi’’nin has adamıdır.

‘’Teşkilat’’ angaje ettiği üniversite talebeleriyle, emniyet ve istihbarat elemanlarıyla ya da ajite ettiği terörist gruplarla vakit geçirmektense artık Jandarmaya el atmıştır. Bu arada Deniz Kuvvetlerine bağlı sadece SAT birimine el atmaları ve bunların emeklilerine hemen iş imkanları sağlamaları da dikkat çekicidir(‘’Abi’’ bu emeklilerden bir Yarbay, bir Binbaşı ve Bir Astsubayı Turistik Tesislerinde istihdam etmiştir.). İtalya’da bir zaman Gladio’ nun yönettiği Sicilya ve Napoli bölgesi Carabinieri (Jandarma) teşkilatından, bölgelerde mafya ile mücadele etmeye çalışan özel savcı ve yardımcılarının ne çektiğini bilmek gerekir.

Bunun sebepleri;

1.Darbelerde söz sahibi olan Kara Kuvvetlerinden umut kesilmiştir.

2.Jandarma en az göze batan ancak Komutanlarının terfisi en az olan bir kuvvettir.

3.Birkaç yıl sonra Güney Doğu olayları başlayacak ve orada Jandarma kullanılacaktır. (Nitekim aynı amaçla Özel Harekat Polislerine de el atılmış ve çoğu yönlendirilmiştir Bölgedeki olaylar ABD tarafından 1986’larda planlanmıştı, nitekim ABD’li sivil komutanlar, teamüle aykırı olarak Dışişlerine ve MİT’e bilgi vermeden Türkiye turuna çıkmışlardı ve ellerinde detaylı Trakya ve Ege bölgesine ait askeri tesislerin haritaları yanlarındaydı ve kırmızı kalemle işaretler yapılmıştı. Bu sivil görünümlü kişiler ‘’abi’’nin Tekirdağ’daki turistik tesisinde konaklamışlardı.

4.Neticede bölge kaçakçılık yoluyla milyarlarca doların döndüğü ve terör kolayca işlev görürken her şeyin bunun arkasına saklanması gayet uygun bir yerdi. Burada kuvvet Jandarma’ daydı.

İstanbul’da zamanında hem işlerini yürütmek, hem kendileri ve destekçileri olan para babası Holdinglere koruma sağlamak için Balcı vs. gibi Emniyet Müdürleri yetiştirmişlerdi. Nitekim bu dönemden sonra hemen bütün İstanbul Emniyet Müdürleri anormal ölçülerde yükselmişler, farkında olarak ya da olmayarak hizmet ettikleri ‘’Teşkilat’’ sayesinde Genel Müdür, Vali, Emniyet Genel Müdürü, Milletvekili, Bakan ve hatta Parti Genel Başkanı bile olmuşlardır. Bu makamlara gelenlerden bazıları bilahare yine ‘’Teşkilat’’ emrinde faal olmuşlardır.

Sovyetler, uydu aracılığıyla tespit edildiği gibi arka arkaya gelen yıllar boyu azalan tarım rekoltesinden doğan açlık sebebiyle senaryoya uygun şekilde yıkılmıştır. Dağılmayı hızlandırma ve kontrol altına alma gayretlerinden geri kalmayan ABD, yeni teşekkül eden bu ülkelere el atmış ancak ne taraftar kazanmış ne de ekmek yiyebilmiştir.Yıllar boyu Sovyet rejim ve kültürüyle yoğrulmuş bu insanlar emperyalistin birisinden kurtulmuşken bir diğerinin kucağına oturmak istememişlerdir. Rusya Güney Amerika ve Afrika üzerindeki çalışmalarını hatta Küba’ya desteğini çekecek buna karşı ABD’nin de istediği gibi Türkiye’nin süperleşerek Orta-Doğu’da önüne engel olmasını temin edecek olan Türk Devletleri yakınlaşmasını önleyecektir. Bunun üzerine Türkiye’deki müttefiki ‘’Teşkilat’’ı devreye sokmuştur. !!Teşkilat bir taraftan eski MHP’li sözüm ona liderlerden bazılarıyla ve o sıralar destek verdiği ‘’Fethullah Gülen Cemaati’’ vasıtasıyla oralara nüfuz etme çalışmaları başlatmış, diğer taraftan bu sırada liberal ekonomi modeliyle kalkınmayı hedefleyen fakat yeteri kadar yatırımcısı olmayan Özal Hükümetine de bu yeni devletleri hedef göstermişti. Ancak çok kısa zamanda işler umdukları gibi gitmemiş, oralara giden işadamları ve ‘’Cemaatin’’ şakirdanı bilmeden ABD lehine değil de Türklüğün lehine faaliyet göstererek bu Devletlerin ileri gelenlerine Türkiye Devletini sevdirmiş ve büyük Türk Birliği tehlikesi doğmuştur. Zaten ülke içinde Genel Kurmay seçimi yüzünden kapıştıkları Özal’ı sevmeyen ‘’Teşkilat’’ ABD’nin yeşil ışık yakmasıyla onu yok etmeye çalışmış ancak Özal kurtulmuştu. Bu uyarının yeteceğini düşünen ABD işin peşini bıraktırmış ancak inatla Orta-Asya programını sürdürmekten vazgeçmeyen Cumhurbaşkanını bu kez acemilere !! bırakmadan kendileri yok etmişlerdir. Sonradan gelen TC Hükümetleri de ekonomide başka sağlam Pazar bulunmadığından aynı politikalara devam etmiş TİKA bu amaçla kurulmuştur.

 
Toplam blog
: 66
: 725
Kayıt tarihi
: 24.01.09
 
 

1976 yılına kadar Adana'da yaşadım. Lise tahsili sonunda Ankara'ya geldim ve halen Ankara'da yaşı..