"Vur de vuralım, öl de ölelim" ya da bozkurtlar ve mankurtlar!

Bursa'da "bozkurtlar"  liderlerine, "vur de vuralım; öl de ölelim" diye sesleniyorlar. Lider Devlet Bahçeli de "onun da zamanı gelecek" diyor.

Barış süreci yürüdükçe bu türlü çıkışlar olacak. İfrat ve istismarın en seçkin örnekleri sergilenecek. Barış'ın bilinen anlamının dışına çıkılıp bölünme, Türklüğü yok etme, Teröriste özgürlük... gibi olmadık anlamlar yüklenecek. Böylece kitlelerin tepkisiyle iktidar arayışları olacak.

MHP lidere Bahçeli, bugüne kadar, gerçekten devlet adamı sorumluluğu içesinde davrandı. Ülkücü gençliğin geçmişteki vurucu, kırıcı, fikir yoksunu imajını silmek adına çok olgun davranışlar gösterdi. Kısaca söylemek gerekirse, sokağı bozkurtlara kapattı.

Şu son Bursa mitinginde böyle bir Bahçeli'nin "vur de vuralım; öl de ölelim" sloganına karşı,"onun da zamanı gelecek" demesi, bilinen Bahçeli profilinin aksine bir görüntü verdi. Sayın Bahçeli, gerçekten de  vurup kırmanın ve ölmenin zamanının yeniden geleceğine mi inanıyor yoksa, bunu kitlelerin gazını almak için mi söylüyor.

O cenahı çok iyi bilen yazar Mümtazer Türköne bu ihtimallerin ikincisini öne sürüyor bugünki yazısında(Zaman gazetesi, 28 Mart)  MHP liderinin, bombanın pimini elinde tuttuğunu ama bunu hiç bir zaman çekmeyeceğini, söylüyor.

Elbette, Türkçülüğün siyasi merkezi olan bir partide, barış sürecini bozmak isteyenlerin sürekli "Türklük elden gidiyor" çığırtkanlığı yaptığı bir zamanda bu tür tepkiler beklenecek. Önemli olan siyasi liderlerin sorumluluk içerisinde davranması, Türköne'nin dediği gibi kitlenin önünde gitmesidir.

Çünkü, bu süreç gerçekten de çok sağduyulu, fevkalede sorumluluk sahibi akıl ve izan sahibi insanlara ihtiyaç duyuyor. İyi niyetlilerin en az kötü niyetliler kadar cesur ve kararlı olması gereken bir süreçtir barış süreci. Bunun aksi, Allah korusun, sürecin yıkılması demektir ki, bunun vebali altından kimse kalkamaz.

Eğer bu süreç başarıya ulaşmazsa ve yeniden kan dökülmeye başlanırsa, süreci baltalayanlar bunun altında kalır. Vatan ihanet edebiyatıyla barışı bitirenler gerçek anlamda vatana ihanet etmiş olurlar ki, bunun bedeli, meydanlara savurduğunuz ip'in kendi boynunuza geçmesi olur.

Bizim inancımız ve kanaatimiz odur ki, Sayın Bahçeli, asla Türklük gib bir dertleri olmadığı halde sırf süreci bozmak ve bu dumanlı ortamdan yararlanmak isteyen güya "ulusalcı"ların fitnesine meydan vermeyecektir.

Onların istediği "bozkurt"ların "mankurt"laşması ve kanlı ticaretinin yeniden başlamasıdır çünkü...