Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Kasım '08

 
Kategori
Güncel
 

"Vurun Kahpeye" Değişen bir şey yok yurdumda !

"Vurun Kahpeye" Değişen bir  şey yok yurdumda !
 

"Toprağınız toprağım, eviniz evim ; burası için, bu diyarın çocukları için bir ana bir ışık olacağım ve hiç bir şeyden korkmayacağım"
Kurtuluş savaşı yılları , genç bir öğretmen söyler.

"Vurun kahpeye !! Vurun kahpeye !!!!"

1923 yılı sayın Halide Edip Adıvar ilk defa bu ölümsüz eserini Akşam gazetesinde yayınlamış. Eser 1926 'da eski harflerle günümüz harfleri ile 1943 yılında basılmış.
Geçtiğimiz yaz kendime bir iyilik yaptım ve Türk edebiyatının ölümsüz eserlerini tekrar okudum içlerinden biriside bu eserdi. Halide Edip 'in VURUN KAHPEYE isimli romanı.

Okuduysanız eğer bilirsiniz genç ve idealist öğretmen bir Anadolu kasabasına gider. Savaş yıllarıdır. Halk cahildir, çeteciler cirit atmakta ve düşman askerleri ile iş birliği halinde olan din simsarları boy salmaktadır Anadolunun kırsallarında. Halk zavallı ve cahildir. Her söylenene inanmakta ve dolayısıyla maşa olmaktan öteye geçememektedirler. Genç kız gelir kasabaya güzeldir idealisttir hemen ilgisini çeker tilki güruhunun ama başı diktir kimseye yar olmaz olmasına ama bedelinide kanıyla öder.
Canından çok sevdiği halk tarafından linç edlilir kitabın sonunda.

Şu son günlerde kendimi 1900 lü yılların başında gibi hissediyorum tek farkla ki roller değişmiş isimler farklı .

Hala bazılarımız maşa olmakta direniyor . Simsarlarımız var her konuda ve tabiki çetelerimiz var dillere destan. Bir yanda sonu gelmeyecek davalar , diğer yanda her gün ekonomisi biraz daha bozulan ve zavallı olan bizler cahil kalmaya mahkum olan bizler.

Ne zaman bitecek bu cehalete karşı duyduğumuz sonsuz arzu ????

Ne zaman devrin in ve out kavramlarına göre beynimizi ve çocuklarımızı geliştirmekten kurtulacağız ??

Ne zaman tarihimizi ve benliğimizi olduğu gibi kabul edip , tabulaştırmadan öğreneceğiz dahası bunu öğrenmek için gösterilecek olan çabayı hangi yüzyılda göstereceğiz ???

Bu gün olmadığı kesin ya da bu yüzyılda....

Bu gün çok üzgünüm.....

Bu gün sahte ATATÜRK' çülerden en az din simsarlığına soyunan ve gerçekte bence ateist olanlar kadar korkuyorum...

Yapmaya çalıştıkları şey bence aynı tek farkları kozları, pazarlama teknikleri ancak sonuç aynı biri dinden soğutup Kuran 'ı Kerim 'e uzak kalmamızı diğeri ise Mustafa Kemal Atatürk'ü şahsiyetsiz, cinsiyetsiz bir kişi olarak tarihin en dibinde kalmaya mahkum ediyor uzaklaştırmaya çalışıyor bizlerden ...

İnsan bilmediği tanımadığı bir şeyi benimsemez doğası gereği ve sevemez de dolayısıyla...

Bu gün ilk okul bilgilerimde kalsa idim sanırım Atamı bu kadar sevmezdim ...

Guruh olmaktan okuyarak ve her şeyi okuyarak kurtulabiliriz, birde sadece siyahla beyazı değil griyi de hayatımıza sokarak ....

Ben Can Dündar 'ı seviyorum ...

Atamı ise kelimeler yetmez sevgimi anlatmaya ...

Üzüldüğüm şey ise Mustafa Kemal Atatürk' ün adının arkasına saklanılıp Halide Edip 'in yazmış olduğu romandaki gibi ki (yüz yıl başında yazılmış) linç sahnesinin oluşturulmaya çalışılması...

Yazık diyorum alet olanlara....

Lütfen artık kullanmayın !! bu ismi alet etmeyin oyunlarınıza çünkü ne kadar uğraşırsanız uğraşın ben "erkek olan aşık olmayı ve zaman zaman yanlız kalmayı isteyecek kadar insan olan , sigarasını arkası arkasına içen , rakısı ile dost olan ve silah tutan elleriyle bir kadının ince belini kavrayarak vals yapacak kadar nazik ve romantik olan ATA'MI seviyorum , çünkü o her şeyiyle bir bütün ve bende onun sayesinde varım ..

**** HALİDE EDİP ADIVAR Vurun Kahpeye...alıntıdır
 
Toplam blog
: 200
: 959
Kayıt tarihi
: 21.04.08
 
 

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü mezunuyum . Maalesef bir tak..