Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Haziran '13

 
Kategori
Sosyoloji
 

Y Kuşağı, bu gençler Türkiye'yi değiştirebilirler

 Y Kuşağı, bu gençler Türkiye'yi değiştirebilirler
 

Sadece Türkiye değil, dünya Gezi Parkı’ndaki gençleri konuşuyor.

Bizler onları “ben ben ben kuşağı'' olarak biliyorduk. Daha düne kadar internet başından kalkmayan, marka düşkünü, asosyal, apolitik, ülke sorunlarından habersiz ve duyarsız  bir nesil olduğunu düşünüyorduk.  

Ancak sürekli “benim milletim, benim ülkem, benim …” le başlayan konuşmalar yapan Başbakan’a karşı, dünya gündemine oturan bir eyleme imzalarını attılar ve meydanları doldurdular.

Y Kuşağı olarak tanımlanan bu şahane gençler kimlerdir?

“Y Kuşağı”, genel olarak 1980 sonrasında doğanları içine alıyor. “Milenyum kuşağı” da deniliyor.  

İngilizce’de Y harfi ile sesteş ‘why’ kelimesi “neden” anlamına geliyor. Bu kuşak ismini sorgulayıcı tavırlarından alıyor. Y kuşağı hayatın her alanını irdeliyor, eleştiriyor. 

Onlar “neden” sorusunu sormayı seviyorlar. Bu soruyu sorabilen insanlar otoriteye körü körüne boyun eğmezler, haklarını korumaya çalışır ve adaletsiz olanla mücadele ederler. Onlara göre gerçek mutlak değildir, görecelidir.

Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki yeniliklerle birlikte bambaşka bir nesil doğdu. Teknolojiye açık, bilgiye anında ulaşabilen, eğitimli, medeni, dünyayı keşfetmeye çalışan gençlerden söz ediyoruz.

Y Kuşağı kendinden önceki nesillerden oldukça farklı…değişken, itirazcı, tartışmacı, itaatsiz ancak sanıldığı gibi vurdum duymaz değiller.

Y Kuşağı saygısız mıdır? Hayır, asla değildir. Sadece saygı göstermeden önce saygının kazanılması gerektiğini düşünüyorlar.  

Özgüvenleri yüksek seviyede ancak güvensiz bir dünyaya kucak açtıkları için tedirginler. Y Kuşağı için gelecek, seçeneklerle dolu bilinmeyenlerden oluşuyor. Güvenmedikleri kişiyle iletişim kurmuyorlar.

Y Kuşağı için bilgiye ulaşabilmek, bilmekten daha önemli. İnternet teknolojisi sayesinde artık ezber bilgiye sahip olmaya hiç gerek kalmadı.Gençler için bilgiye gerektiğinde rahatlıkla ulaşabilmek ve bu bilgi ile hedeflediği sonuçları elde edebilmek yeterli.   

Ancak beklemeye de tahammülleri yok. Gecikmelere toleransları çok az, yüksek tempolu bir yaşam içindeler.  Aynı anda birden fazla işi yapabiliyorlar. Örneğin ders çalışırken başka şeylerle de ilgileniyorlar. Çabuk sıkılıyorlar, dikkatleri dağınık, hiperaktifler.

Twitter ve Facebook paylaşımları Y Kuşağı için olmazsa olmazlardan. İzole olmayı sevmiyorlar, aktif paylaşımcı ortamlarda kendileri daha iyi ifade edebiliyorlar. Gençler bir kitle olarak hesaba alınacak bir gücü olduğunu sosyal medya ile fark ettiler.

Gezi Parkı direnişi de, işte bu Y Kuşağı’nın varoluş mücadelesidir.

Gençler “biz buradayız, bizi dinleyebileceğiniz bir ortam oluşturduk, konuşuyoruz ancak karşımızda sadece polisi görmek istemiyoruz” diyorlar ve sivil toplum bazlı bir tepki gösteriyorlar.

Y Kuşağını anlamak gerekiyor… Türkiye’yi de dünyayı da bu nesil değiştirecek.

Çağdaş ve demokratik bir Türkiye için Y Kuşağı’na kulak verelim… 

 

 
Toplam blog
: 476
: 2331
Kayıt tarihi
: 10.07.08
 
 

Çok eskidendi ..