Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ocak '16

 
Kategori
Deneme
 

'Yine büyüseydik, ama keşke hep çocukluğumuzda kalabilseydik.

'Çok yüksek bir ihtimalden düşmüş bir hayalın kırıkları gibiyim, acı ve umutsuz... Gereği düşünülmuş bir umutsuzluk mahkemesinin, acıyla kırılan en mutsuz kalemidir ayrılık. Kim sever ki ayrılığı?... Öyle çok hızlıdır ki bu hayatın koşu bandı. Zaman, nefes darlığında bir umutsuzluğu bıraktı yorgunluklarıma, koşamıyorum... Hayat, zamanın boğazına düğümler sizi. Yutkunamazsınız yalnızlığı. O yüzden hep kalabalıktayım sanırsınız. Halbuki hep yapayalnızsınızdır... Yapayalnız bir ankara var içimde. Benim gibi hüzünlü ve umutsuz... Varlıktan çok yoklukların yağmurudur bu şehir. Ne akşam olabiliyoruz, ne de bir sabah olabiliyoruz. Hep öylelerimizde gelip geçiyor bu zaman. Hep öyle ya da böylelerimizde umutsuzlaştırıyor bizi bu hayat... Belki de sadece yağmurları güzeldi ankaranın. Bir de her yağmur sonrası toprağının kokusu güzeldi. Benim için, gözlerim gibi kara bir andır, "ankara..." bu şehir hep yalnızdır. kalabalık gibi görünür ama, aslında ankara hep yalnızdır... Çocukluğumda bir amca vardı. hafta sonları eve geldiğim zaman hep onun bizim sokaktan geçmesini beklerdim. Bazen zaman geçer o amca hiç geçmezdi. Keçiboynuzu, iğde, leblebi şekeri satardı. Yanına da gazoz alır içerdim... Herkes birbirine çok uzak. konuşmaktan çok susmayı, ve hep içine atmayı öğretiyor bu hayat. Herkes çok seviyor, herkes çok özlüyor ama söyleyemiyor işte. Mektup yazmalar vardı eskiden. Eşik önü sohbetleri vardı. Camdan cama bakışmaların olduğu sevdalar yaşanırdı. Hatırlıyorum da, babam söğüt ağaçı kabuğundan düdükler yapardı bize. Keşke çocukluğumuzda kalabilseydik. Yine büyüseydik ama keşke hep çocukluğumuzda kalabilseydik...

//Mehmet Bakır...

 
Toplam blog
: 11
: 130
Kayıt tarihi
: 20.10.10
 
 

Adım mehmet. Görme engelliyim. Karanlık bir hayata sahibim. En iyi dosttur aslında yazmak. Konuşm..