Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '11

 
Kategori
Doğa Sporları
 

1.etap "Kuzey Ege" Bisiklet turu - Günlük-2

1.etap "Kuzey Ege" Bisiklet turu - Günlük-2
 

Antreman dönüşü


Bugün günlerden 04-07-2011 Pazartesi, haftanın ilk günü. Sabah saat 05.30 da uyandım. Ilık bir banyonun ardından hazırlanıp yola çıktım. Bu sabahki antrenmana Fikri katılamadı. Çünkü sol ayak adalesi biraz rahatsızlık vermiş. Zaten Pazar akşamından belliydi, kendisini son günler fazla zorlamıştı. Gereken tedaviyi uygulayıp bir günlük istirahat etmesi gerektiğini düşündü. 

 

Hava henüz aydınlanıyordu. Sokaklar o saatte bomboştu. Kuşların ötüşü sokaklarda yankılanıyordu. Cıvıl cıvıl kuş sesleri içeresinde yavaş tempoyla kendimi sahil şeridine attım. Caddelerin bomboş hali, araçların olmaması işimi biraz daha kolaylaştırıyordu. Hemen önümdeki kilometre ve saati ayarlayıp, hızımı aldım. Saat 05.45 gösteriyordu. Bakırköy’den, Yirmi dakika içeresinde Yenikapı’ya ulaşmıştım. Hâlbuki trafik akışında bu yolu bu saatte almak mümkün değildi. 

Kısa bir moladan sonra tekrar yola koyuldum. Eminönü’ne vardığımda saat 06.10 gösteriyordu. Henüz sabahın erken saatleri olduğu için, Meydan ve Yeni Camii çevresi bomboştu. Hâlbuki iki saat sonrasını bir düşünün, bisiklete binmeyi bırakın, adım atamazsınız oralarda. Köprü üzerine geldiğimde balık tutan insanların kalabalık lığını gördüm ama şaşırmadım. Çünkü ben de boş zamanlarımda, sabahın o saatlerinde balık tutmak için gelişim çok olmuştur. Hemen tanıdık birkaç arkadaşla karşılaştım. Beni orada o halde görünce çok şaşırdılar. Hemen çayımı ve sıcacık poğaçamı söylediler, muhabbet ederek ikram edilenleri afiyetle yedim. Bir amaç için böyle bir işe girişmem onları da mutlu etmişti ve desteklerini de esirgemediler. Geçeceğimiz yol güzergâhında kimin tanıdıkları varsa bana adreslerini ve telefonlarını verdiler. Hiç olmazsa yemek, çay hatta banyo masraflarımız azalacaktı. Kendilerine teşekkür ederek oradan ayrıldım. Saat 08.00 Eminönü’nden geri dönüş için aynı istikameti tercih ettim. Tahmin ettiğim gibi o tenhalık gitmiş, insanlar koşturuyorlardı, martıların bağrışları ve vapurların sirenleri ortalığı inletiyordu. 

Sarayburnu’na geldiğim de trafiğin kalabalığı bir hayli artmıştı. Yanımdan geçen arabaların hızı, beni yavaşlatıyordu. Çünkü Bakırköy istikametine giderken, sağ taraftaki kaldırım yani yaya yolu hem dar, hem de bisiklet yolu yoktu. Şehir dışı da olsa, birçok Avrupa ve Asya ülkesinde bisiklet yolları vardır. Çünkü insanlar oralarda bisiklete binmeyi tercih ederler. Hem kolay ulaşım aracı hem rahat hem de ekonomik. Şehir kirliliğine izin vermiyorlar. Egzoz dumanı atında olmaktan hoşlanmıyorlar. Ama maalesef durum bizde farklı. Herkesin altında araba. Ayrıca tehlikesi de var. Sürücüler nedense hiç de saygılı değiller. Kural bilmiyorlar veya işlerine gelmiyor. Sadece bize mi… Yayaya bile saygılı değiller… Hatta birbirlerine bile saygıları yok. Neyse, trafik akışının kesildiği bir zamanda hemen karşı yöne geçtim. Hiç olmazsa bu yönde dönüş daha rahat ve güvenliydi aynı zamanda da yaya yolu olarak kullanılan alan biraz daha genişti. Rahat yol alacaktım… Öylede oldu… Önümdeki kilometre ve saate baktım. 08. 10 gösteriyordu. Biraz hız vererek mesafeyi kapatmak istiyordum. Ortalama 15 Km ile gidiyordum. Hiç zorlanmadan saat 09.30 gibi Bakırköy’e vardım. Toplam 25 kilometre yol yapmıştım. Tabii bu yeterli değildi. Fakat dinlenmem de gerekiyordu. Eve ulaştım. Saat 16.00 ‘ a kadar yorgunluğumu attım. 

Tekrar hazırlanıp, fikri ile buluşmak için yola çıktım. Telefon da iyi olduğunu, dinlendiğini ve akşam antrenmanı için hazır olduğunu söyledi. Bu son çalışmamızdı. Fakat kilometre eksikliği olduğu için akşam biraz daha fazla yol almamız gerekiyordu. Buluşacağımız noktaya geldik. Birkaç işimizi hallettikten sonra, kilometreyi sıfırlayıp yola çıktığımızda saat 20.00 idi. İstikametimiz bu sefer Florya sosyal tesisleriydi. Sahil şeridini takip ederek, vızır vızır yanımızdan geçen taşıtlara aldırmadan yolumuza devam ettik. Alışmıştık, tehlikenin nereden ve nasıl geleceği belli değildi. Ama çok dikkatli davranmak zorunda olduğu muzunda bilincindeydik. Yeşilköy sahili yürüyüş parkına vardığımızda saat 20.30 du. Yavaş tempoyla, gezinircesine hareket edebiliyorduk. Çünkü insanlar, yemek ten sonra yürüyüşe çıkmışlardı. Eşofmanını giyen kendisini dışarı atmıştı. Zaten genelde bu saatler bu parkur çok kalabalık olur. Mis gibi kokan mısır arabalarının yanından geçerek boş bir banka dinlenmek için oturduk. Bu arada sütlü mısırda almayı ihmal etmedik. Her zaman olduğu gibi meraklı bakışlar arasında kaldık. Bizimle ilgilenen insanlar yanımıza gelerek hem bisikletlerimizi inceliyor hem de sorular soruyorlardı. Bisikletlerimiz üzerindeki aksesuarlar ve tasarım dikkatlerini çekmişti. Amaçlarımızı öğrendikten sonra bizlere teşekkür ederek memnun bir şekilde yanımızdan ayrılıyorlardı. Biz bunlara geçen turlarımızdan alışıktık. Fakat bu sefer bir amacımız ve hedefimiz olması insanlara değişik ve ilgi çekici gelmişti. 

Biraz dinlendikten sonra, acıkmış olduğumuzun farkına vardık. Nerede, ne ucuz yiyecek, içecek varsa onu tercih etmek zorundaydık. Teknede kızartılan uskumrunun kokusu etrafa yayıldığından hemen birer ekmek arası porsiyonumuzu söyledik. Oradaki çay bahçelerinden birine oturduk ve yine meraklı bakışlar içeresinde akşam yemeğimizi yedik. Üstüne de birer demli çay içip, dinlendikten sonra oradan dönüş için ayrıldık. Saat 23.00 olmuştu. Tekrar aynı yoldan geri dönüş yaparak Bakırköy’e vardığımızda saat 23.30 ‘ u gösteriyordu. Bir sonraki günün planını yaparak ayrıldık. 05-07-2011 Salı günü dinleneceğiz, son hazırlıklarımızı yapacağız. Çünkü ertesi gün 06-07-2011 Çarşamba günü sabah saat 07.00 de Yenikapı-Bandırma Yolculuğumuz başlamış olacak. 

Bisiklet turu bir etkinliktir. Bu bir yarış değil, doğa sporu olarak algılamak gerekir. Sosyal amaçlı bir içerik kazandırıldığı taktirde insanlara ayrı bir heyecan verir. Çünkü insanlara bir mesaj vermek için bir çalışma ve bir amaç gerçekleştiriyorsunuz. Bu da size inanan ve güvenen insanlara umut veriyor, mutlu ediyor. Yalnız olmadıklarını biliyorlar. Emeklerinin boşa gitmediklerini anlayabiliyorlar. 

 

Saygılarımızla,  

ergun-oskay.blogspot.com/ 

 
Toplam blog
: 37
: 553
Kayıt tarihi
: 03.07.10
 
 

Uzun Yol Tur Bisikletçisi. ..