1 ileri 2 geri demokrasisi

Şoför uyudu otobüs kaza yaptı yolcular öldü.

Şoför uyudu kamyon devrildi 2 kişi öldü.

Şoför uyudu araba yayaya çaprtı şu kadar kişi öldü bu kadar kişi öldü.

Mesaideki memur uyudu kuyruk oluştu gibisinden haberlere çokca tanık omuştuk ama daha önce ölmüş birisinin davasında uyuyan hakim görmemiştik.

Heralde nasılsa ölen ölmüş diye düşünmüş olacakki hakim Ethem Sarısülük davasında kendinden geçmiş, içi geçmiş.

Duruşma sırasında uymak gerçekten takdire şayan çünkü tabiri caizse kaşla göz arasında uyumak oluyor bu.

Ama malum bizde hep başkası suçlarınır suçu işleyen asıl suçlu aklanmaya çalışlır hep.

Adam karsını kesmiştir gazeteci haber yapar, gazeteciyi tehdit eder.

Rüşvet alırken yakalanan memur yakalayanı tehdit eder.

Burdada sekmedi ve uyuyan hakim değilde resmi çeken suçlanır oldu. Nasrettin Hoca hikayesi gibi "hırsızın hiçmi suçu yok birader" dedirtecek cinsten olaylar yaşıyoruz.

Fener maçına "yüceatatürk" t-short leriyle çıkan Fethiye spor takımıda federasyon tarafından futbola sisyaset karıştırıldığı gerekçesiyle disipline sevk edilmişler.

Yine aynı Fenerbahçe'nin bir maçında rabia işareti yapan Emre Belözoğlu için kimseden ses çıkmamıştı.

Yazı resmindeki afiş içinde 6 kişi "başbakan"a hakaret suçundan gözaltına alınmış. Ama çıkıpta Atatürk'e küfretseniz "demokratik hak" diyorlar.

Demekki dışişleri siyaseti ile içişleri siyasetinide birbirinden ayırmak gerekiyor.

Hep bir başkasını ötekini yargılamaya devam ettiğimiz sürece ne demokrasi olur ne de demokrasi ileri olur.

Bu olsa olsa geri demokrasi olur ancak.