10 Mayıs Perşembe

Bugünkü gazete manşetlerinde çok önemli bir şey yok. Sanırım önemli haberler daha küçük puntolarla alt sıralarda veya iç sayfalarda yer aldılar.

Belki Beşiktaşlılar için siyah-beyazlı takımın Türkiye Kupası’nı bu sene tekrar müzesine götürmesi önemli bir haber olabilir ama, o da fazla yer almamış gazetelerde.

Önemle haber kavramı elbette herkese göre değişir. Zaten bunu her gazetede farklı manşet olmasından anlayabiliyoruz. Bana göre manşetlerde biri yerli biri yabancı iki haber var.

Yerli haber, Hrant Dink cinayetinin azmettiricisi olarak karşımıza çıkan Yasin Hayal’in, Mc Donalds’ı bombaladığı zaman bir polis şefinin babasına söylediği iddia edilen sözler.

İddiaya göre bir polis şefi Yasin Hayal’in yaptığı bu kanunsuzluktan dolayı, daha iyi yaşayacağın, bayrağı yerden Yasin gibiler kaldıracağını, kendisinin hazırlayacağı raporla da fazla ceza almayacağını müjdelemiş.

İnanılması gerçekten zor… Böyle bir devlet ve devletçilik anlayışı olabilir mi? Adalet üstüne kurulmayan bir yönetimde toplumun huzuru sağlanabilir mi? Suçlunun cezasını çekmediği bir topluma, millet, onun yönetimine devlet denebilir mi?

Dış kaynaklı haber ise ABD’deki pizzacı Türk olayı. Gönlüm böyle bir senaryonun gerçek olmamasını arzu ediyor. Bu kadar sığı düşüncelerle dünyaya bakmak Amerika’da yaşayan birinin hayat görüşü olmamalı. Acaba Türkler’i de işin içine karıştırmak içir bir komplo mu kuruluyor diye de düşünmekten kendimi alamıyorum.

Nişanı, düğünü, gerdeği bir günde halleden DYP-ANAP beraberliğinin ardından CHP-DSP birlikteliğinde henüz oturmayan taraflar var. Bazı gazeteler her şeye rağmen işi olmuş bitmiş gibi gösterirken bazıları da olmayabilir de şeklinde göstermeye gayret ediyorlar.

Aslında bu birleşmenin meydana çıkaracağı en etkili sonuç, seçimlerde bazılarının seçilip bazılarının seçilememesi şeklinde olacak.

Seçimlerde harcanacak para da bazı gazetelere manşet olmuş bugün. Benim kanaatimin propogandayla değişebileceğini hiç sanmıyorum. Acaba bunca para boşa mı harcanıyor diye düşünmüyor değilim bazen. Ama yine de reklam reklamdır.

İstifa eden bürokratların durumu da manşete çıkmış. Aslında dağılımın ağır basan bir yanı yok. Fakat bunu AKP’nin kadrolaştığına delil gösterenler de var, kadrolaşmadığının göstergesi sayanlar da… Bu yüzden bir yere varamıyoruz ya zaten…

Bir de DTP’lilerin bağımsız adaylıkları meselesi var. Aslında parlamentoya girmeleri, meclisi ve devleti meşru saydıklarını göstermesi bakımından yararlı olur. Ben demokratik kurallar içinden kimsenin kimseyi yok farzetmesiyle bir yere varılacağı kanaatinde değilim.

Dilara’dan sonra Ayşenur’un da davasından vazgeçmesi dikkat çekiyor. Kişisel olarak insanlar kendilerine karşı işlenmiş bir suçu affedebilirler. Ancak ortada bir anlamda can kaybı varsa, devlet kamu davasıyla bunun hesabını sormalı, suçluya cezasını vermelidir.

Kuzey Irak konusuyla ilgili bir şey söylemeye artık utanıyorum. Kendi içimizde dertlerimizi halletmeye gücümüz yetmezken başka ülkelerin sebep olduğu problemlere çözüm üretmeye hiç gücümüz yetmez gibi geliyor. Ümitlerim ve hayallerim kırılmış demek ki…

Ülkemizin en çom satan iki gazetesinin manşetleri ise çok daha farklı bugün. Posta gazetesi, bir sosyal dramı taşımış manşetine. Eşinin kendisini fantezileriyle ahlaksız yola ittiğini düşünen genç bir kadın kocasını tek kurşunla öldürmüş. Ölen de öldüren de gazeteci… yani kültürlü bir kesimden iki fert…

Hürriyet’te ise Kemal Uzan’ın oğlu Cem Uzan’ın evinde oturuyormuş gibi ikametgah aldırdığı haberi var. Cem Uzan’ın Uzanlar’la ve Genç Parti’yle ilişkisini ben henüz tam olarak anlamış değilim.

Reklamlarda Türkiye’ye radyoyu ben getirdim, televizyonu ben açtım, barajları ben yaptım, fabrikalar kurup istihdamı ben yarattım diye işlerin hepsini üstlenen ve sahiplenen bir Cem Uzan var.

Ama kağıt üzerinde o hissedar görünmüyor, yapılanlardan habersiz ve sorumsuz. Aynı zamanda ülkeyi düzeltmeye talip bir siyaset adamı..

Siz anladınız belki onu da ben bir türlü anlayamadım.

İşe gazetelerin manşetleri:

AKP’DE DARBE DERSLERİ (Akşam). Genelkurmay’ın bildirisi sonrası politikacı-asker ilişkileri tekrar tartışılırken AKP’nin siyaset okulunda yeni ders programı. Artık ordunun caydırıcı etkisinden derin devlete eğitim veriliyor.

MİTİNG BASKISIYLA ZORAKİ KADIN ADAY (Birgün). Cumhuriyet mitinglerinde kadınların ön plana çıktığını gören siyasi partiler zoraki de olsa kadını keşfetti. Ancak bu ilgi listelere yansıyacak mı?

SEÇİMİN GALİPLERİ (Bugün). 22 Temmuz’da sandıktan kimin çıkacağı bilinmez ama konfeksiyoncu, matbaacı, reklamcı, lokantacı ve daha pek çok sektör seçimden kâr edecek.

BİRLİKTE İZMİR’E (Cumhuriyet). 13 Mayıs’taki cumhuriyet mitingi güçbirliği şölenine dönüşecek.

AKP YASA KAÇIRIYOR (Cumhuriyet). Çevrecilerin karşı çıktığı nükleer santrallerine önü açıldı, internete sansür geliyor.

4 MİLYON SAHTE OY (Güneş). TC kimlik numarasına göre hazırlanan yeni seçmen listesi, AKP’yi iktidara taşıyan 2002 seçimlerinde milyonlarca mükerrer oy kullanıldığını ortaya çıkardı.

KEMAL BEYKOZ’DAYMIŞ (Hürriyet). İmar Bankası davasıyla ilgili kırmızı bültenle aranan Kemal Uzan’ın 16 Nisan’da Beykoz Çubuklu mahallesi muhtarlığından oğlu Cem Uzan’ın villasında oturduğuna dair ikametgah senedi aldığı ortaya çıktı.

SOLDA BİRLİK İKTİDAR GETİRİR (Milliyet). Rahşan Ecevit, sağda güçbirliği AKP’nin oylarını düşürür. Solda güçbirliği ise, çok güçlü bir rüzgar estirir. Kurulacak hükümetin öyle veya böyle ortağı olunur., dedi.

FANTEZİ CİNAYETİ (Posta). Antalya’da yerel gazete sahibi 27 yaşındaki Esra, eşi genel yayın yönetmeni 54 yaşındaki Bulut’u yatak odasında tek kurşunla öldürdü. Teslim olan Esra, kocamın sapık fantezilerinden bıkmıştım, dedi.

ÇOK VAHİM İDDİA (Radikal). Polis şefi Mc Donalds’ı bombalayan Hayal’in babasına, o artık daha iyi yaşayacak, bayrağı yerden Yasin gibiler kaldıracak, bizim raporumuzla çok ceza almaz, demiş.

DTP BAĞIMSIZLARLA (Radikal). Demokratik Toplum Partisi seçime bağımsız adaylarla katılacak DTP’li belediye başkanları aday olmayacak eski DEP’lilere ise öncelik verilecek.

DAMADA VETO YOK (Sabah). Sezer’in CHP’den aday olan damadı konuştu. Aile büyüklerime danıştım, karşı çıkan kimse olmadı.

MUHALİF KADROLAŞMA (Star). Devlet kadrolarının seçimde MHP ve CHP’den aday olması Akparti kadrolaşıyor iddiasını boşa çıkardı.

MEKTUP SAVAŞI (Star). Hrant Dink suikastının abisi Erhan Tuncel savcıya mektup yazıp masumum dedi. Azmettirici Hayal üç mektupla cevap verdi.

İÇİMİZ SIZLADI (Takvim). Ayşenur, Cevahir alışveriş merkezinde merdiven kurbanı olmuştu. Ulema dava açarsan yavrunun kemikleri sızlar dedi. Yargıya gitmeyen baba daire kazandı.

DSP ÇARK MI EDİYOR? (Tercüman). Sezer ve ekibi Rahşan Ecevit engeline takılınca Baykal’a cevap gecikti. Vatandaş sordu: DSP cumhuriyet için bütünleşmeden çark mı ediyor?

TRİLYONLAR AKACAK (Tercüman). Türkiye’yi 22 Temmuz, siyasetçileri propoganda heyecanı sardı. Partiler reklama trilyonlar harcayacak. Vekil adayı 150 milyarı gözden çıkaracak.

KUZEY IRAK KARIŞTI (Türkiye). Barzani’nin tahrik dolu sözlerinin ardından bölge gerildi. Peşmerge lideri Türkmenler’i düşman ilan etti. Kerkük bizim dedi. Erbil ve Kerkük kan gölüne döndü. 23 ölü.

KABİNEDE ÖZAL İÇERDİ KAVGASI (Vatan). Gül’ün adaylığının açıklandığı gün, Gönül, Çankaya’ya ilk defa dindar biri çıkacak diyerek lafı Özal’ın içkisine getirince kıyamet koptu.

LADİN HAYRANI (Vatan). Beş arkadaşıyla New Jersey’deki Amerikan askeri üssünü kana bulamayı planlayan pizzacı Türk’ün bilgisayarında çok sayıda Ladin videosu bulundu.

MUHALEFET İYİ KADROLAŞMIŞ (Yeni Şafak). Milletvekili adaylığı için istifa eden birçok bürokrat Akparti’nin yanısıra CHP ve MHP’ye yöneldi. Yargı ve Üniversitelerde ağırlık CHP’de. Gül’ün müsteşarı bile MHP’den aday.

KONUT KREDİSİ KULLANAN TÜKETİCİ MORTGAGE’A GEÇİNCE KÂRLI ÇIKACAK (Zaman). Kanun çıkmadan önce konut kredisi kullananların Mortgage’a geçmesi halinde zarar edeceği iddiasına bakanlıktan yalanlama geldi.