12 Devin vefası ya da vefasızlığı

A millî basketbol takımımızın Fiba 2010 Dünya Şampiyonasında 2.olması tüm Türkiye’yi olduğu gibi beni de sevindirdi.Maçları televizyondan izledim.Bayram olması ve sıklıkla İstanbul dışına çıkmam nedeni ile organizasyonu salonda izleme şansım olmadı.Bu anlamda çok üzgünüm.Uzun bir süre daha bu fırsatı yakalama şansımız yok çünkü.

Üzüldüğüm bir başka nokta da millî basketbolcumuz ve Fenerbahçe Ülker’in yeni transferi Engin Atsür’ün şampiyona öncesi hazırlık turnuvası Adidas Cup’da sakatlanması nedeni ile Dünya Şampiyonasında yer alamaması oldu.Engin Atsür’ün sakatlanması nedeni ile son dakikada kadroya Barış Ermiş dahil edildi.Hatta Barış,Engin’in 6 numaralı forması ile oynadı.

Buraya kadar olan olaylar normal akışında olmasına rağmen turnuva sırasınde ve sonrasında Engin Atsür’ün sakatlanması ve adının hiç anılmaması beni çok şaşırttı.Maç bitiminde 50 milyon dolar değerindeki Hidayet’in “maddi ve manevi destek”açıklamaları ise tam bir skandaldı.Şampiyon olan Amerika’ya ve Litvanya’ya sadece ülkelerinin federasyonlarının birer plaket verdiğini düşünürsek skandal tanımını neden yaptığımı anlayabilirsiniz.

Geçenlerde Engin’in sakatlanması ve yerine kadroya dahil edilen Barış’ın toplam 34 dakika süre alarak 2,5 milyon TL’lik prim almasını Meriç Tunca “kaderin cilvesi”olarak yazdı Hürriyet’te().Bekledim ki birileri çıksın da Engin’e kuru bir teşekkür etsinler.Ama bizde bu vefa sadece İstanbul’da semt ismi olarak yer alıyor ne yazık ki.

Nowitzki’siz Almanya,Gassol’suz İspanya, Papaloukas’sız Yunanistan ve çakma(!)ABD’nin yer aldığı bir turnuvada iyi bir kura ile finale kalabildik.Yarı finalde kura sonucu ABD ile oynasaydık yeneceğimizi hiç zannetmiyorum.Hâl böyle olunca birazda duygularımızı,heyecanımızı kontrol edemeden yönetmelikler harici devlet kesesinden(aslında vergilerimizden)prim verilmesini de yadırgıyorum.Ağaoğlu gibi işadamlarının şahsi primleri olabilir,buna kimse itiraz edemez.Ama Dünya Şampiyonu olan güreşçimiz Selçuk Çebi’ye yönetmeliklerdeki 400 altın verilirken basketçilere yapılan bu ayrımı takdirinize bırakıyorum.

Dünya şampiyonu,dünya ikincisinden daha mı değersiz oluyor anlamış da değilim.Selçuk Çebi olsanız,Engin Atsür olsanız bundan sonrası için ne düşünürsünüz?Hidayet'in her maç sonrası vurguladığı gibi bu sporcuların maddi ve manevi kayıplarını kim karşılayacak.Engin'e bir kuru teşekkür edilemez miydi? Sırbistan ya da ABD maçı bir yana herhangi bir maç Engin'in için oynanamaz mıydı?Gerçekten yazık çok yazık.12 Dev Adam turnuvadaki sevincimi ve gururumu birkaç günde 12 paragöz adam imajı ile yerle bir etti.İçim biraz buru bu yüzden.

()Meriç Tunca’nın Hürriyet’teki yazısı:

http://www.hurriyet.com.tr/spor/basketbol/15770905.asp